Samsun'da eşinin ölümünden sorumlu tuttuğu Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Mustafa Erdem'i silahla rehin alarak kaçıran ve operasyonla yakalanan G.E., önceki gün çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı. Samsun Tabip Odası Başkanlığı'na üye doktorlar, Eğitim Araştırma Hastanesi önünde gerçekleştirdiği eylemle sağlıkta şiddetin son bulmasını talep ederken, Ankara Tabip Odası Başkanlığı kınama mesajı yayınlandı. 'SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM
SONA ERMELİ'ATO tarafından yapılan yazılı açıklamada Türkiye'de yaşanan sağlıkta yaşanan sağlıkta şiddet vakaları sıralanarak şunlar kaydedildi;" Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görevli Genel Cerrahi Uzmanı meslektaşımız, silahla rehin alınıp kaçırıldı. Kimi durumlarda cinayete teşebbüse varan, kimi durumlarda cinayetle sonuçlanan şiddet karşısında, başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere idareciler seyirci kalmaya devam ediyor. Sağlıkta şiddetin ivme kazanmasına yol açan en önemli neden, Sağlıkta DönüşümProjesinin hastayı müşteri, hastaneleri AVM gibi gören piyasa mantığıdır. 2021 yılı itibariyle birinci, ikinci, üçüncü basamaklarda 675 milyonu geçen kışkırtılmış sağlık talebi şiddete davetiye çıkarmaktadır. Hastane ve hekime başvuru sayılarının artışı sistemi kilitleyerek muayene sürelerini 5 dakikaya çekmekte, kimi branşlarda randevu krizine yol açmaktadır. Tedavi olamayan veya kendisiyle yeterince ilgilenilmediğini düşünen yurttaşlarımız sisteme yönelik öfkesini en yakınındaki sağlık çalışanlarına yansıtmaktadır.
Samsun Tabip Odası Başkanlığı'na üye doktorlar, Eğitim Araştırma Hastanesi önünde gerçekleştirdiği eylemle sağlıkta şiddetin son bulmasını talep ederken, Ankara Tabip Odası Başkanlığı kınama mesajı yayınlandı. Acil servislerde alarm zilleri çalmaktadır. Yılda yaklaşık 150 milyonun üzerinde acil servislere başvuru olmaktadır. OECD ortalamasının çok üzerinde seyreden bu durum acil servislerde şiddete yol açmaktadır. Acil Servislerde Şiddeti Önleme Raporu’na göre, acil tıp uzmanlarının hemen hemen tamamı meslek yaşantıları boyunca en az bir kez şiddete maruz kalmıştır.Siyasetçilerin, medyada görünür simaların ve sosyal medya fenomenlerinin sağlıkta şiddeti olumlu gösteren konuşmaları ile basın kuruluşlarının sağlıkta şiddet haberlerini verme şekli, şiddet ikliminin yükselmesinde önemli bir faktördür. Hekimlerin ve sağlık çalışanlarının sağlık sistemindeki aksaklıkların failleri olarak resmedilmesi ve şiddetin olağan bir tepki olarak sunulması, yeni şiddet vakaları için meşruiyet zemini hazırlamaktadır. Cezasızlık kültürünün yaygınlaşması şiddeti kaçınılmazlaştıran bir diğer faktördür. Pek çok saldırganın mahkemeler tarafından serbest bırakılması veya çok düşük para cezalarına çarptırılması, başka saldırganları cesaretlendirmektedir."'YAŞAMAK VE
YAŞATMAK İSTİYORUZ'Sağlıkta şiddetin önlenmesi için izlenecek temel adımları açıklayan ATO şunları kaydetti; "Türk Tabipleri Birliği tarafından taslağı hazırlanan Şiddet Yasa’nın hayata geçirilmesi, Sağlıkta Dönüşüm Projesi’nin sona erdirilmesi ve toplum sağlığını önceleyen kamucu planlı eşit bir modelin uygulanması, sağlığın siyasi popülizmin bir nesnesi olmaktan çıkarılması ve sağlık okur-yazarlığı eğitiminin verilmesi gerekiyor. Görevimizi yerine getirirken her an şiddete uğrar mıyız korkusuyla yaşamak istemiyoruz. Yaşamak ve yaşatmak istiyoruz! "Zekeriya Fırat
SONA ERMELİ'ATO tarafından yapılan yazılı açıklamada Türkiye'de yaşanan sağlıkta yaşanan sağlıkta şiddet vakaları sıralanarak şunlar kaydedildi;" Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görevli Genel Cerrahi Uzmanı meslektaşımız, silahla rehin alınıp kaçırıldı. Kimi durumlarda cinayete teşebbüse varan, kimi durumlarda cinayetle sonuçlanan şiddet karşısında, başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere idareciler seyirci kalmaya devam ediyor. Sağlıkta şiddetin ivme kazanmasına yol açan en önemli neden, Sağlıkta DönüşümProjesinin hastayı müşteri, hastaneleri AVM gibi gören piyasa mantığıdır. 2021 yılı itibariyle birinci, ikinci, üçüncü basamaklarda 675 milyonu geçen kışkırtılmış sağlık talebi şiddete davetiye çıkarmaktadır. Hastane ve hekime başvuru sayılarının artışı sistemi kilitleyerek muayene sürelerini 5 dakikaya çekmekte, kimi branşlarda randevu krizine yol açmaktadır. Tedavi olamayan veya kendisiyle yeterince ilgilenilmediğini düşünen yurttaşlarımız sisteme yönelik öfkesini en yakınındaki sağlık çalışanlarına yansıtmaktadır.

YAŞATMAK İSTİYORUZ'Sağlıkta şiddetin önlenmesi için izlenecek temel adımları açıklayan ATO şunları kaydetti; "Türk Tabipleri Birliği tarafından taslağı hazırlanan Şiddet Yasa’nın hayata geçirilmesi, Sağlıkta Dönüşüm Projesi’nin sona erdirilmesi ve toplum sağlığını önceleyen kamucu planlı eşit bir modelin uygulanması, sağlığın siyasi popülizmin bir nesnesi olmaktan çıkarılması ve sağlık okur-yazarlığı eğitiminin verilmesi gerekiyor. Görevimizi yerine getirirken her an şiddete uğrar mıyız korkusuyla yaşamak istemiyoruz. Yaşamak ve yaşatmak istiyoruz! "Zekeriya Fırat