Gençler Yapay Zekâlı Eğitime Umutla Yaklaşıyor

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi tarafından yürütülen bilimsel bir araştırma, üniversite öğrencilerinin yapay zekâ temelli eğitime yönelik yaklaşımlarının yaşa göre farklılık gösterdiğini ortaya koydu.

GENÇLER UMUTLU, YAŞ BÜYÜDÜKÇE ENDİŞELER ARTIYOR

OMÜ Sosyal Hizmet Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ercümend Ersanlı ve ekibince 540 öğrenciyle yürütülen çalışmada, 21 yaş altı öğrencilerin yapay zekâya daha olumlu baktığı, bu grupta umut ve pozitif duygu skorlarının yüksek olduğu belirlendi.

Buna karşılık, 25 yaş üstü öğrencilerde etik belirsizlik, yalnızlaşma ve sosyalleşme kaybı gibi kaygıların arttığı görüldü. Özellikle yapay zekânın sosyal bağları zayıflatabileceği endişesi, ileri yaş grubunda belirgin şekilde öne çıktı.

"KİŞİSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM BEKLENTİYİ ARTIRIYOR"

Araştırma, yapay zekâ araçlarının kişiselleştirilmiş eğitim modelleri sunduğunu; bu durumun bazı öğrencilerde başarı beklentisini artırırken, bazıları için sosyal izolasyon kaygısı doğurduğunu ortaya koydu.

Veri analizi sürecinde GPT-4 destekli modelleme, Monte Carlo simülasyonu ve karar ağacı yöntemi kullanıldı. Elde edilen bulgular, eğitimde teknolojiye adaptasyonun duygusal ve sosyal boyutlarını da gündeme taşıdı.

"HİBRİT MODEL VE ETİK ŞEFFAFLIK GEREKİYOR"

Prof. Dr. Ersanlı, "Yapay zekâ eğitimde erişilebilirliği artırsa da sosyal bağları zayıflatabilir. Hibrit modeller ve etik şeffaflıkla denge sağlanmalı" değerlendirmesinde bulundu.

Araştırmada ayrıca, üniversitelerde yapay zekâ pedagojisine yönelik derslerin müfredata eklenmesi, öğretim elemanlarının sosyo-duygusal yaklaşımlar geliştirmesi ve politika yapıcıların etik düzenlemeleri hızlandırması gerektiği vurgulandı.

İhlas Haber Ajansı