Samsunspor’un efsane kaptanı ve başkanlarından Emin Kar’ın oğlu Avukat Mustafa Kar, kulübün Süper Lig’den düştüğü 2011-2012 sezonuna dair anılarını sosyal medya platformu X'te paylaştı. Kar’ın satırları, Kırmızı-Beyazlı taraftarlar arasında geniş yankı uyandırdı.İşte Mustafa Kar’ın yazı dizisi:1- Bazen twitlerime gelen cevaplardan yaşlandığımı anlıyorum. 10 - 15 sene önce ilkokula giden kardeşlerimiz büyüdüler ve beni sadece Emin Kar’ın oğlu olarak tanıyorlar. O konuya da sonradan geleceğim ama şimdi 13 sene öncesine dönmemiz lazım. Konumuz; İNTİKAM!
2- İntikam dediysem, tamamen sahada alınacak bir intikamdan bahsediyoruz. 7 Nisan 2012. Deplasmanda Beşiktaş’ı yenmişiz. Son maç Samsun’da Sivasspor ile oynayacağız, Fenerbahçe kendi sahasında Antalyaspor ile. Kazanan kümede kalıyor, ikimiz de kaybedersek biz düşüyoruz.
3- Kaderin cilvesi, Sivasspor bizi yenerse Avrupa’ya gidiyor! Stajımın sonu gelmiş, İstanbul’dan Samsun’a gelemiyorum maça. Maç başlamadan babamla konuşuyoruz telefonda her zamanki gibi. Gerginliği sesinden belli oluyor, ‘arabada izleyemeyeceğim ya galiba’ diyor.4- Baba aman diyorum sadece. Daha önce 1-1 berabere bitip kümede kaldığımız Malatyaspor maçını da sandalyede izlemişti, devre arasında maçın gözlemcisini elinden zor almıştım çünkü.5- Neyse maç başlıyor. Fink’in golüyle öne geçiyoruz, sonra bir net penaltımız verilmiyor, ilk yarı bitmeden 1-1 oluyor, maçın sonunda 1-2 mağlup olup küme düşüyoruz.6- Üzüntüden kimseyle konuşasım yok. Bir zaman sonra güç bulup babamı arıyorum, açmıyor. O zamanlar Facebook popüler. Girdiğim gibi bu fotoğraflar düşüyor önüme. Tekrar telefona sarılıyorum, açıyor bu sefer. Söyledikleri dün gibi aklımda ama birebir yazma şansım yok tahmin edersiniz.
7- Özetle, sahada bir tane duruma isyan eden kavga eden oyuncumuz olmadığına, Sivasspor’un da Avrupa’ya gitmek için değil de bizi düşürmeye çalışır gibi hırslı olduğuna hele 2. gollerinden sonra çılgınca sevinmelerine delirip, kulübelerine biraz (!) uyarıda bulunmaya gidiyor sandalyesiyle.8- Sivas kulübesinde oyundan son çıkan oyuncularının da sözlü ve su fışkırtmalı saldırısına da maruz kalınca iyice geçiyor kendinden. Ondan sonrasını zaten fotoğraflar anlatıyor.
9- Ben o günü o geceyi 13 senedir hiç unutmadım, babamın göğe bakıp bir 10 dakika ayağa kalkabilseydim demesini hiç unutmadım. Eğer bir intikam senaryosu yazabilseydim tam olarak bu şekilde olurdu!10- Takımdan bir galibiyet isteme hakkım olsa önümüzdeki maç için olurdu. Tüm şehir olarak stadı dolduracağımız, cehennemi yaşatarak alacağımız galibiyetle bu sefer mutluluk gözyaşları akıtacağımız bir galibiyet! Eminim o galibiyet gitmesi gereken yere de gidecektir.
Davut Aktaş
2- İntikam dediysem, tamamen sahada alınacak bir intikamdan bahsediyoruz. 7 Nisan 2012. Deplasmanda Beşiktaş’ı yenmişiz. Son maç Samsun’da Sivasspor ile oynayacağız, Fenerbahçe kendi sahasında Antalyaspor ile. Kazanan kümede kalıyor, ikimiz de kaybedersek biz düşüyoruz.3- Kaderin cilvesi, Sivasspor bizi yenerse Avrupa’ya gidiyor! Stajımın sonu gelmiş, İstanbul’dan Samsun’a gelemiyorum maça. Maç başlamadan babamla konuşuyoruz telefonda her zamanki gibi. Gerginliği sesinden belli oluyor, ‘arabada izleyemeyeceğim ya galiba’ diyor.4- Baba aman diyorum sadece. Daha önce 1-1 berabere bitip kümede kaldığımız Malatyaspor maçını da sandalyede izlemişti, devre arasında maçın gözlemcisini elinden zor almıştım çünkü.5- Neyse maç başlıyor. Fink’in golüyle öne geçiyoruz, sonra bir net penaltımız verilmiyor, ilk yarı bitmeden 1-1 oluyor, maçın sonunda 1-2 mağlup olup küme düşüyoruz.6- Üzüntüden kimseyle konuşasım yok. Bir zaman sonra güç bulup babamı arıyorum, açmıyor. O zamanlar Facebook popüler. Girdiğim gibi bu fotoğraflar düşüyor önüme. Tekrar telefona sarılıyorum, açıyor bu sefer. Söyledikleri dün gibi aklımda ama birebir yazma şansım yok tahmin edersiniz.7- Özetle, sahada bir tane duruma isyan eden kavga eden oyuncumuz olmadığına, Sivasspor’un da Avrupa’ya gitmek için değil de bizi düşürmeye çalışır gibi hırslı olduğuna hele 2. gollerinden sonra çılgınca sevinmelerine delirip, kulübelerine biraz (!) uyarıda bulunmaya gidiyor sandalyesiyle.8- Sivas kulübesinde oyundan son çıkan oyuncularının da sözlü ve su fışkırtmalı saldırısına da maruz kalınca iyice geçiyor kendinden. Ondan sonrasını zaten fotoğraflar anlatıyor.9- Ben o günü o geceyi 13 senedir hiç unutmadım, babamın göğe bakıp bir 10 dakika ayağa kalkabilseydim demesini hiç unutmadım. Eğer bir intikam senaryosu yazabilseydim tam olarak bu şekilde olurdu!10- Takımdan bir galibiyet isteme hakkım olsa önümüzdeki maç için olurdu. Tüm şehir olarak stadı dolduracağımız, cehennemi yaşatarak alacağımız galibiyetle bu sefer mutluluk gözyaşları akıtacağımız bir galibiyet! Eminim o galibiyet gitmesi gereken yere de gidecektir.Davut Aktaş 
