Gazetemizin ekibinin rutin kahvaltıları son günlerde biraz hızlandı. Hızı veren biz değiliz.. Şu an sanırım önümüzdeki iki hafta dolu..
Çünkü iyi şeyler yaptığımıza inanıyoruz. Ve bu iyi şeyler yaptığımıza inandığımız konular da 'karşılığını buluyor'..
'Yıldızlar çabuk söner' sözünü severim..
Ama 'Samanyolu bir yıldızlar topluluğudur, biri sönse fark etmez, çünkü her zaman ışıl ışıldır' sözünü daha çok benimserim..
Oldum olası ekip çalışmasını benimsemişimdir.. Ekip çalışması yapanlara hayran kalmışımdır.. Çünkü onları hep Samanyolu'na benzetirim..
Evet biz de bir ekibiz.. Belki Samanyolu gibi yıldızlar topluluğu değiliz ama birinin ışığı biraz azalsa, diğerinin onu aydınlatmaya çalışacağı kadar enerjiye sahibiz..
Kimse ne bir adım önde, ne de bir adım geride... Herkes ekibin bir halkası..
İşte yapmaya çalıştığımız da bundan ibaret...
Dünkü kahvaltımızda da 'iyi organize olmuş ve gözleri ışıl ışıl olan bir ekiple birlikte olduğumuz için' böyle bir giriş yapmak istedim..
Çünkü açıkçası imrendim o ekip çalışmasına.. Bizim ekibi de gözden geçirdim o nedenle..
Dün AK Parti Yönetim Kurulu üyesi, Çarşamba İlçesi kurucu başkanı, ömrünü bu hareketin öncesi ve sonrasına adamış ve muhtemelen Nisan ayında yapılması planlanan AK Parti İl Başkan adayı olacak olan Mustafa Acar ve ekibinin misafiriydik..
Kahvaltı için bir araya geldiğimiz yer ise çalışma ofisiydi.. Sohbet önce ısınma hareketleriyle başlayacak gibi oldu ama 'ısınmaya gerek kalmadı'..
Çünkü; AK Parti İl Başkanı Osman Çetinkaya'nın il başkanlığı için 'kimse elini ovuşturmasın' sözünün yer aldığı gazetemiz kahvaltı masasının her yerindeydi.. Herkesin gözü o söze takılıyordu..
Mustafa Acar yanlış mı okuyorum diye bir ara gözlüğünü taktı. Baktı söz doğru.. "Hiç böyle bir dönem yaşamadık AK Parti içinde" dedi..
Sıkılmıştı hatta sinirlenmişti ama 'sözlerine parti disiplini içinde yer vermek için özenle seçti kelimelerini'..
Başbakan Tayyip Erdoğan’la birlikte partinin kurulduğu ilk yıllardan girdi söze.. "Ne günlerimiz oldu. Sevgi ve kardeşlik adına birbirimize sarıldık. Kapı kapı dolaştık. Nasıl bir ekip çalışması yaptık, köylerin, kırsalın dili olsa da konuşsa" dedi.
Eşiyle birlikte verdikleri mücadeleyi, Milletvekilleri Mustafa Demir, Cemal Yılmaz Demir, Bakan Kılıç ve diğerleriyle anılarını anlattı..
"Bu hareketin her kademesinde olduk" dedi ve şimdi neden İl Başkanlığı için aday olmasının gerektiğini anlattı..
"Çok kırgın var. Küstürüldü birçok kişi. Üye olmak isteyenler yapılmadı. Mahkemelik durumlar bile var. Ama parti bunu çözmeli. Teşkilatımız sevgi çemberi içinde kuruldu. Genel Başkanımızın enerjisiyle de iktidar oldu. İvme sürekli büyüyor. Sandıkta Türkiye genelinde oylarımız artıyor. Peki Samsun'da teşkilat bazında ne bu gerginlik, kimden kaynaklanıyor' diye soruyor..
Belli ki içi dolu.. Söyleyeceği çok şey var. "Kongre sürecinde konuşacak çok şey var. Ama mevcut İl Başkanı, benim gibi aday olmayı düşünenlere bu sözü söylediyse, çok kırıldım. Biz ne için el ovuşturacağız ki. AK Parti'nin il başkanına yakışır mı bu sözler. Kendisinin de hoşuna gitmediğine eminim" dedi.
Kırgın var mı diye sormaya gerek bile duymadım. Anlaşılan kırgın çok. Önce kendisi kırgın. Yönetim kurulu üyeliğinin devam etmesine rağmen, bilgi mesajlar kesilmiş..
Sonra birlikte resimlere baktık.. O resimlere bakarken, günü gününe anılarını yaşadı.. Uykusuz geceleri, iktidara yürüyen yolda nasıl fedakarlıklar yaptıklarını anlattı..
Ortamı biraz yumuşatalım dedik ve 'Nasıl olacak kongre süreci diye sorduk'..
Ekibi çevresinde.. Şurada gördüğünüz bir kaç kişi sadece gönüldeşlerimiz.. İnanın onlarca arkadaşımız var.
İlçeleri, köyleri dolaşıyoruz. Zaten hemen hemen tüm üye ve delegeleri biliriz.. Taban bizi sever biz de onları. Bugünlere nasıl geldiğimizi bilmeyenler vardır aramızda belki ama 'onlara da günü gelince anlatacağız" dedi.
Çetinkaya'nın da 'çok eskiye dayalı bir çalışma süreci varmış' diye sordum, ilginç bir yanıt aldım..
"Ben hatırlamıyorum kendisini.. Belki vardır ama etkin miydi bilmiyorum. O dönem bizlerle birlikte çalışanları isim isim sayarım ama Çetinkaya Başkan'ı çıkaramadım.. Belki sonra ki yıllarda. AK Parti İktidar olduktan sonra olabilir"...
Sohbet öğle saatlerine kadar sürdü. Samsun'un eksiklerine vurgu yaptı Mustafa Acar. Burada aslında bir öz eleştiri de yaptı. "Ben de bu mevcut yönetimin bir üyesiyim. Şu an kongreyle ilgilenebiliriz. Ama Samsun'un sorunları var. Teşkilat işleriyle uğraşıldığı kadar Başkan Çetinkaya'nın yönetimi toplayıp, bu sorunlarla da ilgili çalışma yapılmasını sağlaması gerekir. Ama son dönemde yok böyle bir çalışma. Varsa yoksa "tek liste çağrısı"..
Aslında haksız sayılmaz.. İyi bir ekip çalışması yapan Acar'ın önümüzdeki günlerde çalışmalarını kamuoyuyla da paylaşacağı anlaşılıyor..
Ve bir şey daha çok iyi anlaşıldı..
Samsun'da AK Parti İl Kongresi tek liste olmayacak gibi gözüküyor..
En az iki liste... Çetinkaya'sız bir 'tek liste' ile kongreye gidilebilir mi; onun yanıtı daha da ilginç;
Muhtemel..