Müthiş olaylar izliyoruz.
Aksiyonu çok yüksek replikler de var.
Göz önünde yaşananlar
Hollywood senaryoları gibi, dakika dakika izlediğimiz 'film şeridi' gibiydi.
Geçtiğimiz cuma günü yaşananlara bakın, bir de gelinen noktaya bakın.
Masadan kalkan bir İYİ Parti Lideri Meral Akşener vardı;
Masayı yıktı, köşeli sözlerle kırdı geçti.
Bir anda hızlı tepkilerin odağı oldu;
Ancak dizinin Pazartesi versiyonu, 'akıl oyunları' dedirtecek kadar müthiş bir siyaset üretti.
Yaşanan gerilimin sonrasında olan şu;
Kısaca özetleyelim.
Öncelikle, sol seçmenin nabzı ölçüldü.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu etrafında 'sol seçmen' kemikleşti ve blok haline geldi.
Kamuoyunda ve anketlerde ortaya çıkan İmamoğlu mu, Yavaş mı seçimi Cumhurbaşkanı Erdoğan'a karşı kazanır, sorusu bir anda devre dışı kaldı.
Anketlerin hepsi çöp oldu.
Sağ seçmen, sol seçmen;
'Yavaş aday olursa oy veririm,
İmamoğlu aday olursa oy veririm,
Meral Akşener'in yanındayız, olmazsa olmaz diyenler,
Ve Kılıçdaroğlu aday olmazsa oy vermem diyenlerin hepsi bir anda kendini 6’lı masanın yanında buldu.
Ortak formül ‘az sonra’ dedirtecek kadar, aksiyon doluydu.
İmamoğlu ve Yavaş'ın ikisi de 'eşit şartlarda' Cumhurbaşkanı Yardımcılığı sözü aldı.
Böylece İmamoğlu ve Yavaş taraftarları 'aynı noktada birleşti'.
Kararsız seçmenlerin birçoğunu da etkileyecek bir 'sonuç ortaya çıktı'.
Yumuşak kişiliğiyle bilinen CHP Lideri Kılıçdaroğlu, '6'lı masada çıkan kriz sonrası',
Millet bunu aşar dedi.
Sosyal medyada, televizyonlarda herkes ‘krizi masaya yatırdı’, üzerine konuştu.
Herkes ‘oyun bozan kim’ diye düşünürken,
Ve dün Meral Akşener, masaya onurlu bir dönüş yaparak;
Dağılmış gibi görülen parçaları, 'İmamoğlu ve Yavaş'ın da masanın içinde olduğunu göstere göstere 'masaya geri döndü'.
Böylece öyle 'bir akıl oyunu gerçekleştirildi ki';
Masanın dışında 'kimse kalmamış oldu'.
Herkes masanın etrafında birleşti.
Yorumcular ters köşe.
Anket firmaları ters köşe.
Köşe yazarları ters köşe.
Televizyon kanallarının 'büyük siyaset uzmanları' ters köşe.
Muharrem İnce,
Ersan Şen,
Ümit Özdağ,
Hepsi ters köşe.
Aslında olmayan bir kriz mi, kim başlattı, kim yönetti tüm bu gelişmeleri, o 6’lı masanın, bileşenlerinin ya da tüm detaylardan haberdar olanların sırrı.
Sonuçta iyi bir siyaset ürettiler bu bir gerçek.
Ama depremin yaralarının sarılacağı sırada 'o bölgeyi bile unutturacak kadar' Türkiye'nin gündemine oturan konuyu herkes konuştu.
Ve çıkan sonuç;
3 günlük akıl oyunları dizisinin;
Sonu mutlu şekilde tamamlandı..
14 Mayıs'ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi seçimlerini bu sonuçlar nasıl etkiler, onu yakında göreceğiz.
AK Parti'yi nasıl etkiler o da önemli.
Ancak bu akıl oyunlarının 'senaryosunun üç günde' bu şekilde noktalanması şu gerçeği de ortaya koymuştur.
Türkiye'nin başını döndürmeyi başardılar.
Ve en başa 'daha güçlü döndüler'.
İtiraf ediyorum; bu kadarını beklemiyordum.
Kırılanlar nasıl toplanır, kimse bu kadarını düşünmemiştir.
Günün sonunda ‘tüm karakterlerin toplandığı’ bir film finaliydi resmen..
"Tek kelimeyle müthişti".
6'lı masa daha da büyüdü
ABB Başkanı Mansur Yavaş
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu