Samsun Büyükşehir Belediyesi'nin arazi rantı konusunda ne kadar mahir olduğunu biliyoruz.
Yeşil alanları 'betonlaştırma', Alo 153 ve minibüs terminali yapma, Yalı Kafe gibi Samsunluların uğrak yerini 'Millet Kıraathanesi'ne dönüştürmelerini de gördük.
Hatta son yapmaya çalıştığı 'arazi' işi İlkadım'dan Canik'e kadar olan alanı Millet Bahçesi'ne çevirme planıyla, kentte gündem değişti.
Ama bakın bizim Büyükşehir Belediyesi, "öyle işlere imza atıyor ki', bizim çok sevgili, çalışkan ve iş bilir Büyükşehir Belediyesi Meclis üyelerini bile ters köşeye yatırdı.
Hatta bırakın yatırmayı arazi taşıma işlemini bile meclis üyeleri aylar sonra fark edilebildi.
Nasıl oldu diye merak ediyorsunuz değil mi?.
Ben yazarken bile şaşkına döndüm, siz okurken nasıl çıkacaksınız işin içinden bilemiyorum.
Şaka gibi resmen.
Ama siz siz olun köşemi okuyun ama sonra bir bilene sorun izah etsin.
Sindire sindire anlamaya çalışın.
Samsun'da neler oluyor, 'Rantlar nasıl oluşuyor'.
Çünkü normal vatandaşın anlayacağı, aklına bile gelmeyecek kadar karışık bir sistem bu.
Peki bizim çok sevgili, çalışkan ve iş bilir Büyükşehir Meclis üyeleri ne zaman tam olarak olayı anlayabildi.
O taşımalı sistemle 'al oraya, getir buraya' diye kağıt üzerinde gezdirilen arazinin 60 milyon lira bedelle konut ve ticari alan olarak satışa çıkmasıyla fark ettiler.
Peki nasıl oldu bu iş.
Kısaca anlatalım.
Bildiğiniz gibi;
Samsun Büyükşehir Belediyesi'nin merkez ilçelerde kullanılmayan arazileri tespit etmek için özel bir ekip kurmuştu.
O ekip Başkan Demir gibi işinde çok mahir olmalı.
Ne var ne yok Bafra'daki tarlalara kadar, hani yakın zamanda kiraya çıkarılan arazilere kadar buluyorlar.
Bu akıllara durgunluk veren 'taşımalı arazi sistemi de' böyle ortaya çıkmış olmalı.
60 milyon liralık rant olayı şöyle gelişti;
Büyükşehir Belediyesi yıllar önce protokol cami yapılmasıyla gündeme gelen İl Emniyet Müdürlüğü arkasında yer alan davalık olmasına rağmen yıkılan Tarım Meslek Lisesi arazisini gözüne kestirdi.
Bu araziyi Atakum Kamalı mevkiinde yer alan konut ve ticaret alanına kaydırdı.
Akıl almaz işlem böylece başladı, ama daha tamamlanmadı.
Ama ilk arazi kayması için düğmeye basıldı ve böylece 'taşımalı arazi sistemi' devreye girdi.
Şaşıracaksınız ama koca arazi resmen yürüyor, sürekli hareket halinde.
Sonra ikinci hamleye geçildi.
O Tarım Lisesi'nin taşındığı (kaydırıldığı) konut ve ticaret alanı da, Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı'na cephe 20 bin metrekare büyüklüğündeki yeşil alana kaydırıldı.
Evet yanlış duymadınız, ‘Yeşil alana’.
Bir başka deyişle vatandaşın ortak kullanımı için ayrılmış alana.
İlkadım'dan Canik’e kadar alanı ikinci Millet Bahçesi'ni yapmaya çalışan, ‘yeşil alanları daha iyi koruyacağız’ diye açıklama yapan Büyükşehir Belediyesi, 'yeşil alana, konut ve ticari alanı getirdi, yerleştirdi, ranta dönüştürdü'.
Yani Samsun'un bir yeşil alanı daha 'betonlaştırma için' heba edildi.
Uydu mu?.
Kağıt üzerinde uydu uymasına da, 'oradan kaldırılan yeşil alan bir yere konacak'.
Onun uydurulması gerekir.
Sıra ona geldi ve onu da uydurdular elbette.
Hiç şaşırmayın.
Sonuç olarak yeşil alan kaydı gitti ama bir yere gitmesi gerekiyordu.
Havada kalamaz, konacak/kondurulacak bir yere tabi ki..
Bizim işlerinde mahir Büyükşehir Belediyemiz, o işin çözümünü de düşünmüştür kesinlikle.
Peki diyeceksiniz ki o yeşil alan ne oldu, nereye gitti (kaydırıldı)?.
Bir yere kaymalı sonuçta değil mi?.
O da kaydı, kaydırdılar şip şak.
Bulvara cephe o tam 20 bin metrekarelik yeşil alan, Tarım Meslek Lisesi arazisine taşınıverdi.
Ne kadar pratik ve kolay değil mi?.
Hokus pokus işlem tamamlandı.
Ruhumuz bile duymadı.
Hepsi o kadar.
O, oraya taşındı, oradan, diğer tarafa, orada olan da ,Atakum’daki Tarım Lisesi arazine.
Anladınız mı?. Zorlanıyorsunuz, kafanız karıştı biliyorum.
Diyeceksiniz ki, tüm bu işler olurken, meclis var, üyeler var, encümen var, nasıl oldu bu iş?.
İşte en ilginç olanı da o.
Bizim olanı, bize sormadan, kaydırıp duruyorlar da, bir de işin halkın temsil edildiği belediye meclisi var değil mi?..
Şöyle söyleyeyim, ya da izah edeyim.
Olduruveriyorlar bir şekilde.
Bizim çok sevgili, çalışkan ve işbilir Büyükşehir Belediyesi Meclis üyelerimiz, Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı'na cephe yeşil alanın 'kaydırmayla' bir anda 20 bin metrekarelik konut ve ticaret alanına dönüşüp satışı için Encümene yetki verilirken, birden bire ‘kabus görmüşler gibi’ uyanıverdiler.
Neler olmuş ya, dercesine.
Bazıları halen uyuyor, bazıları da uyanmak bile istemiyor belki de.
Öncelikle bazı CHP'li meclis üyeleri uyandı.
Hop ne oluyor, bu nereden çıktı derken, burası yeşil alandı gibi tartışırken;
İtiraz filan da ettiler ama, atı alan Üsküdar'ı geçti tabi ki.
Kaydırmalar sonucu elde edilen, yeşil alan üzerine konut ve işyeri yapılacak arazinin fiyatı da belirlendi.
Tam 60 milyon lira.
Samsunluların çok sevgili, çalışkan ve iş bilir Büyükşehir Belediyesi Meclis üyeleri, baktılar ki, 'taşımalı sistemle, araziler yürümüş, rantlık alanlar oluşturulmuş; 20 bin metrekarelik yeşil alan paraşütle Tarım Lisesi'nin arazisine kadar gelmiş;
Mimarlar Odası'na konuyu taşımış bazıları.
Mimarlar Odası Samsun Şube Başkanlığı da İl Encümenine satış yetkisi veren karar ile Atakum ilçesi sınırlarında kullanım alanı kararlarının yeniden düzenlenmesine ilişkin imar planı değişikliklerinin iptali için konuyu yargıya taşımış.
İyi de yapmış.
Samsun İdare Mahkemesi'nde dava görülüyor.
Peki biz bu kentin mülkünün gerçek sahipleri Samsunlular olarak, ne zaman haberimiz oldu.
Sizlerin şimdi oluyor.
Biz de dün öğrendik. Gazetemiz de sizleri haberdar ediyor.
Zaten Samsun'da işler bir süredir böyle yürüyor.
Yeşil alanlarımız nasıl korunuyor,nasıl taşınıyor, nasıl ranta dönüşüyor bir kez daha birlikte şahit oluyoruz.
Yürüdüğüne, taşındığına ilişkin ise 'Ben açıkçası bazen duyardım ama böylesini ilk kez gördüm, duydum'.
20 bin metrekarelik 'bizlere geçmişten emanet edilen, gelecek nesle de borçlu olduğumuz' o yeşil alanın şimdi peşine düştük.
Kurtarabilir miyiz, bilmiyorum.
Kaydırmaları önleyebilir miyiz, hiç bilmiyorum;
Çünkü bizim çok sevgili, çalışkan ve iş bilir Büyükşehir Belediye Meclis üyelerimiz, ya konuyu bile bilmeden 'sadece siyaseten evet ya da hayır diyor', ya da geç uyanıyorlar.
Hiç kırılmasınlar. Ortak paydamız Samsun açısından ‘düşünsel farklılıklarımız var’.
Ne hikmetse hemen her zaman ‘tam kayarken’, ucundan, kuyruğundan zor yakalıyoruz.
O nedenle Mimarlar Odası'nın çabasına da teşekkür ediyoruz.
Mimarlar Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi İshak Memişoğlu'nun sözleri çok önemli;
"Yerel yönetimler kaydırma yöntemi ile rant alanları oluşturuluyor. Halkın kullanımında olan arazileri kaydırma yöntemi ile kendilerine çıkar sağlama yoluna gidiyorlar. Biz Mimarlar Odası olarak Büyükşehir Belediyesi'nde alınan kararları çok ince detayına kadar gece gündüz inceliyoruz".
Ne kadar önemli sözler değil mi?.
Duymasak, görmesek neler olacak sanki bunların habercisi gibi.
Şimdi 2. Millet Bahçesi oluşumuna girişen Büyükşehir Belediyesi'nin bu kararına daha dikkatle bakmalıyız değil mi?.
Kaydırmalar, gezdirmeler, taşımalar derken, ne olmaz, ne olmaz.,
Başkan Mustafa Demir'in iki cümlelik söz ile mecliste söylediği "Yeşil alanları daha iyi koruyacağız, spor tesislerine dokunmayacağız" sözlerine 'gözümüz kapalı inanalım mı yani'.
Hem de rantın 'kol gezdiği' Samsun'da.
O nedenle uyanık olacağız.
Encümende uyanmayacağız.
Hep uyanık, sürekli uyanık duracağız.
Kamu görevi gibi, ödevimize iyi çalışacağız.
Samsun'un geleceğinin kayıp gitmesine 'izin vermeyeceğiz'.
Samsun'umuzun çıkarları için, geleceğin emanetleri için;
Gerekirse, '24 saat nöbet' tutacağız.
BİZ NÖBETTEYİZ..
EL ÇİZİMİYLE BAKIN O KAYDIRMA
Samsun Tarım Lisesi arazisinin başka bir yere kaydırılması ve 20 bin metrekarelik yeşil alanın, kaydırmayla konut ve işyeri alanına çevrilmesini 'sözlü anlayamadım, bire bile çizdirdim. Umarım anlamanızda size de yararı olur'.
SBB Başkanı Mustafa Demir
Mimar İshak Memişoğlu 'O kaydırmaya dava açtık