31 Mart'tan sonra göreve gelen başkanlar, şu an yaptıkları her iyi veya tepki alabilecek işleriyle vatandaşın gözlemi altında.
Başkan olup koltuğa oturduklarında, değiştiler mi, değişmediler mi,
Vatandaş ulaşabiliyor mu, ulaşamıyor mu?
Hepsi izleniyor, konuşuluyor ve hafızalara not ediliyor elbette.
*Yani çalışan, çalışkan,
*Çalışmayan, makama yapışan,
*Vatandaşı düşünen, üreten,
*Kendini düşünen, kendine çalışan,
*Halkına katkı veren, vermeye çabalayan,
*Çevresini nemalandıran, kadrolaşan,
*Halkın parasını hizmette iyi kullanan, kullanmayan,
*Kendi yaşam standartlarını yükselten,
*Bir de bu lüksleşmeyi vatandaşın gözüne sokar gibi yapan.
*Seçmenini şaşırtan hayal kırıklığı yaşatan,
*Seçmeninin beğenisini alan.
*Ve halen parti rozetini çıkarmayan...
Samsun'da yukarıda yazdığım kriterlere uyan belediye başkanları bulmak mümkün.
Büyükşehir ve 17 ilçedeki belediye başkanlarına bakın, yorumlayın yukarıdaki olumlu veya olumsuz örneklere uygun başkanları görmek mümkün.
Seçimden önce verdiği sözlerle ilgili kıpırdamayanları da izliyoruz,
Seçimden sonra 'güzel dokunuşlarla halkın beğenisini kazananları da.'
Samsun gündemine 'vatandaş odaklı işleriyle geleni de' görüyoruz,
'Farklı olumsuz konularda şahsi odaklı olanları da.'
Şaşırtıcı elbette.
Her zaman derim o makamda bir şey var.
Çevresini saranların 'Siz başkansınız efendim, size yakışır, siz yaparsanız olur' diyenler nedeniyle 'Cam fanus' içine girdiklerini düşünüyorum.
Bunu daha önce SBB'nin geçmiş dönem yönetimi için de yazmıştım.
'Ben yaptım oldu zihniyetinin' sonucu geçen dönem başkan adayı yapılmayan eski başkanlar da oldu, tek dönemlik başkanlar da.
Daha önce yazdığım 'Bir belediye başkanının 6 aylık performansı önemlidir, halk severse kredini artırır, sevmezse, ağzınla kuş tutsan olmaz diye.'
Kaldı ki bu söz bana ait değil; AK Partili eski önemli bir siyasetçiye ait.
Bu sözü de 'daha önce tek dönemlik aday olan bir başkana söylemiş', o da bana iletmişti.
Beğendim o sözü.
Çünkü ilk 6 ayı iyi bir şekilde atlatırsan, makamın 'burun büyüklüğü yapacak yer değil', 'halka hizmet makamı' olduğunu idrak edebiliyorsun.
Çevredeki yalakalar da ilk altı ay içinde verdikleri 'gazla' hüküm sürebiliyor.
6 ay sonra ilk anketler gelmeye başladığında herkes boyunun ölçüsünü alıyor ama 'iş işten de geçmiş oluyor.'
Ağzınla kuş tutsan hükmü yok.
O nedenle şu an için;
İsim vermeden, herkesin 'anlayanın anlayacağı dille' bir hatırlatma yapmak istiyorum.
Vatandaşın aynı zamanda seçmen olduğunun bilinciyle hareket edenler ilk 6 ayı iyi atlattı.
*Bazısı kenti hareketlendirdi, ışıldadı.
* Samsunspor'a yapması gereken sahiplenmeyi yaptı,
*Hatta esnafın yemek ihtiyacı için uygun lokantalar açtı.
*Geçmiş dönemde kapatılmış olan sosyal tesisleri yeniden halka açtı.
*Bazısı düğün salonlarını dar gelirliye ücretsiz açtı.
*İlçenin temizliğine önem verdi, yağlı ihale dönemini kapattı ve kendi öz kaynaklarıyla yeni ekipmanlar aldı,
*Ve parkları çocuklara ve ailelere daha güvenli hale getirmek için polise bağlı kamera sistemleri kurdu.
*Bozuk yol kalmayacak hedefiyle dikkat çekti.
*Bazısı ilçesindeki gençlere öğrencilere adeta 'destek yağdırdı.' Eğitime katkısıyla örnek oldu.
*Ve bilim teknoloji hamleleriyle çocukların önünü açtı.
*Yeni bölgelerde modern yapılaşma için yol çalışmalarını hızlandırdı. İlçeye cazibe kazandırdı.
*Bazısı 'ilçesinde yeniden iş başı yaptı, eksikleri tamamlamak için' kolları sıvadı.
*Önce rahat yollar ve kaldırımlar diyerek, hummalı çalışma başlattı.
*Bir başkası, turizm hamlesi için 'ilçenin potansiyelini harekete geçirmek amacıyla yatırımcı aramaya başladı.'
Ve ilginçtir;
*Bazıları borçlarla,
*Belediyenin yaşadığı icralarla,
*Vatandaşın kademeli olarak randevu almasıyla, ulaşılmakta zorlanılmasıyla,
*Belediyecilik dışındaki icraatlarıyla,
*Siyaset rozetini çıkaramamasıyla,
*Belediyenin taşınmazlarının satılmasıyla,
*Belediyenin borçlanma teklifleriyle, meclisten aldığı yetkilerle,
*Makam otosuyla,
*Lükse düşkünlüğüyle,
*Tasarruf tedbirlerine umursuzluğuyla,
*Ve en önemlisi ben neymişim bakış açısıyla,
Vs. vs..
Gündeme geliyor.
Buradan bakınca, vatandaştan dinleyince;
‘İlk 6 ayda ne yaparsan, 5 yıl sonuna kadar onunla hatırlanırsın’ sözünü de dikkate alarak;
Tek dönemlik başkanları görmek mümkün olabiliyor.
İsim isim saymama gerek var mı?
Anlayan anlamıştır.
Ben de zaten 6 ayın sonuna yaklaşırken;
Kıssadan hisse hatırlatmak istedim.
Cam fanusa girip de çıkamayanlara.
Herkes belediye başkanı olur, olabilir ama “BELEDİYECİ” olamaz. Her seçilen başkan “BELEDİYECİLİK” yapamaz. Lakin, eğer bir belediye başkanın “yöneticilik, idarecilik” yanı, kabiliyeti, yeteneği varsa, başarılı olması/olabilmesi mümkündür. Belediyecilik ekip işidir, Sn; Cabbar bahsettiğiniz gibi iyi bir yönetici ilk altı ayda belediyede ekibini kurmuştur/kurabilmiş olmalıdır, ilk altı ay adeta sonraki günlerin/ayların aynısı gibidir, size katılıyorum. Selamlar/İyi çalışmalar