BENDEN SONRA...

Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir'in, KDV ödememek için aldığı lüks makam aracıyla ilgili yaptığı açıklamaları izliyorsunuzdur sanırım;

Beyaz perdenin komedi ustası Şener Şen'in 'yaptım ama bir sor niye yaptım' dediği filmleri vardı ya onlar aklıma geliyor; Başkan Demir'in söylediklerini duyunca.

Devlete KDV ödememek için 'lüks makam arabası alındığını atlamış mesela 'büyük usta'.

O daha çok, 'ne için yaptın söyle bakalım' sorusuna yanıt olarak;

"Senin için yaptım derdi', bir başka komedi ustası 'İlyas Salman'a.

Güzel repliklerdi.

Çok gülerdik.

Defalarca da izlemişimdir.

40 yaş üstü hatırlamıştır sanırım filmin o güzel sahnelerini.

Onlar bunu filmlerde yaparlardı elbette.

Günümüze uyarlanması zor.

Çünkü o filmleri çok izledik. Uyandı artık hemen herkes.

Ama Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi'nde de böyle garip ve benzer açıklamalar yetkili ağızlardan gelince, insanın aklına 'o replikler ve komedi ustaları da gelmiyor değil’.

Başkan Mustafa Demir, elbette film filan çevirmiyor. Gerçek hayatta açıklamalar yapıyor.

O Samsun Büyükşehir Belediyesi gibi bir makamda oturuyor ve SBB Meclisi'nde 'söylediği sözlerle de gündeme gelmesi doğal.

İlginç ve daha önce belediye literatüründe olmayan, belediye meclisinde tartışılmayan, bildiğim kadarıyla gündeme bile gelmeyen şeyler söylüyor.

Mesela bana göre;

Devlete KDV ödemek yerine, 7,5 milyon liralık makam aracını 4 milyon liraya aldık demesi bana çok şaşırtıcı geliyor.

Hatta yanlış anlamalara sebebiyet vereceğini düşünüyorum.

Ya da 'Kendime almadım benden sonraki başkana aldım demesi de'.

Ne hikmetse gülemiyorum da bu söylediklerine.

Çünkü Büyükşehir bütçesi de 'vatandaşın ödediği vergilerden aldığı payla oluşuyor'.

Bir belediye nasıl olur da KDV ödememek için lüks makam aracı alıyor ve bunu da devletin makamında oturan Başkan açık açık söylüyor anlamıyorum.

Ya da kendisinden sonra gelenin lüks makam aracı tutkusu olup olmadığını bilmeden 'Benden sonraki başkan için aldım' nasıl diyebiliyor?

Mesela rahmetli SBB Başkanı Muzaffer Önder'in hiç böyle lüks makam aracı sevdası olmamıştı.

Ben Yusuf Ziya Yılmaz'ın da olduğunu hatırlamıyorum.

Ya da Zihni Şahin'in.

Hiç böyle bir konu gündeme geldi mi hatırlamıyorum bile.

Kaldı ki; Yılmaz'dan ve Şahin'den kalan araçlar ne oldu onu da bilmiyorum.

Başkan Mustafa Demir'in 'Benden sonrakine bırakacağım' sözleri, lüks makam araçları ya da mahkemelik projeler olacağına, Samsunlunun takdir edebileceği hizmetler olabilseydi keşke.

Rahmetli Önder denilince aklınıza ne geliyor gerçekten sormak isterim;

Benim çok güzel şeyler geliyor.

Kasketini giyip, halkın içinde korumasız ve makam arabasız yürüyerek gezmesi..

Çay ocağında oturup çay içmesi..

Yapılan hizmetleri görebilmek için gece karanlığında şoförüyle gezmesi..

Basına saygı duyması ve 'onların eleştirilerini' halkın haber alma özgürlüğü olarak görmesi..

Ve sonuç olarak hepsinden bağımsız;

Abi olabilmesi..

Muzaffer abi..

Başkan Yılmaz dönemine bakınca da, eleştirdiğim bir çok projesi olmasına rağmen, Samsun'un bazı konularda kabuğunu kırması olarak görebiliriz de...

Başkan Şahin dönemi ise Samsun'un Önder'den sonra 'ikinci abi' dönemidir.

Samsun ve Büyükşehir Belediyesi arasında normalleşmenin, diyaloğun, uzlaşmanın olduğu süreçtir.

Hatta dar gelirliyi sevindiren suda yüzde 15 indirim onun başkanlık dönemindedir.

Ancak Mustafa Demir'in dönemi çok ama çok farklı bir zaman dilimi ve farklı olmaya da devam ediyor.

*Ben yaptım oldu zihniyetinin tavan yaptığı,

*Eski yapılanların bazılarının yıkıldığı,

*Değiştirildiği, eski haline döndürüldüğü,

*Yap-boz dönemlerinin yaşandığı,

*Bazı yeşil alanların betonlaştırıldığı,

*Yargı kararlarının 'plan değişiklikleriyle' uygulanmadığı,

*Hatta yargının durdurma kararı verdiği beton kütlelere kurdele ile açılış yapıldığı bir süreçtir.

SBB Meclisi'nin en çok gerildiği dönem olarak tarihe geçebilir.

Ve KDV ödememek için lüks makam aracı alınan bir belediye olarak 'Ticaretin mahir kurallarının' işletilmesiyle gündeme gelen çok ama çok farklı bir döneme şahitlik yapıyoruz.

O nedenle de zaten olumsuzlar içeren bu konularla sürekli gündeme geliyor Başkan Demir..

Ve diyorum ki keşke;

Kendinden sonrakine bir şey bırakacaksa Başkan Demir;

Öncelikle şu mahkemelik beton yapılara artık harcamaları durdursa; kendisinden sonra gelene 'dava dosyaları bırakmasa',

Lüks makam araçları alınacağına, oralara verilen paralarla dalgaların yuttuğu güzelim sahilimiz kurtarılabilse,

Yeşil alanlar üzerine 'beton yapmayı bıraksa, Samsun'un kazanımlarını korusa..

Olmaz mı?..

Bu saatten sonra, Mustafa abi olmak zor elbette ama;

Kentin ortak aklıyla hareket etmesini de bilebilen, "Bir Mustafa Başkan geçti Samsun'dan" dedirtebilecek işlere imza atamaz mı?..

Çok mu geç...

Bana göre mümkün..

İyi niyetle başladığı projelerin 'yargı kararlarına' uymadığını, o nedenle mevcut sorunların çözümüne belediyenin parasını ve enerjisini harcayacağını söyleyerek;

5 yıllık başkanlık dönemi tamamlanana kadar, çok şeyin üstesinden gelebilir.

O makamlar, lüks makam araçları gelip geçici...

Kalıcı olan Samsun'dur..

Herkes yaptığıyla anılır..

Hepsi bu kadar.

Samsun'da herkesin Muzaffer abisi oldu