Atakum Belediyesi'nin CHP'li eski belediye başkanı Cemil Deveci, 40 yıllık üyesi olduğu partisinden istifa etti.
Açık söyleyeyim;
Avukat Cemil Deveci her daim değerli ve akil insan bulmuşumdur, sohbetim iyidir.
Ama başkan seçildikten sonra hayal kırıklığı yaşamıştım.
Hatta bu konuda köşe de yazmıştım.
Zaman zaman da hatırı sayılır şekilde eleştirmiştim.
Okuyucularım takipçilerim bilir.
Bu eleştirmeler dostluğumuza asla da zarar vermedi bunu söyleyebilirim.
Hatta bir aramasında Avukat Cemil Deveci olarak arıyorum demişti ve güzel bir sohbet olmuştu.
Başkan olmadan önce CHP içinde önemli bir ağırlığa sahipti Cemil Deveci.
Rahmetli Önder zamanında da Atakum Belediye başkan adayı olmuştu.
Atakum CHP İlçe Başkanlığı var ve sonra da belediye başkanı oldu.
Şahsi fikrim hiç belediye başkanı olmasaydı sanki daha iyi olurdu.
Çünkü belediye başkanlığı döneminde bir anda dış dünyaya kulaklarını kapadı, yakınlarını iş başına getirdi, liyakata önem vermedi, bildiğini yaptı, iyi işlere de imza attı ama hatalı işleri çalışmalarını örttü.
Belediyeye aile şirketi gibi işletmek doğru bir iş değildir.
Kendi iş yerinde çalışan birini, getirip üst yetkili yapmak da doğru değildir.
Aslında Avukat Cemil Deveci işini bilen neyi neden yaptığını çok iyi analiz edebilen hatta kanaat önderi bir yapıya sahipti.
Peki başkan olunca ne oldu?
Şimdi bazılarına ne olduysa ona da o oldu.
İnanın beş yıllık belediye başkanlığı döneminde üç kere sohbetim olmamıştır, çünkü eleştirmekten sohbet etmeye zaman bulamadık.
Şimdi belediye başkanlığını bıraktı, zaman buldukça telefonla da sohbet ediyoruz.
Çalışan Gazeteciler Günü kutlamasını ilk yapan O'ydu mesela. Yeri gelir bir araya da geliriz.
Yani kısacası eski samimi, sohbetli dönemlerimize döndük diyebiliriz.
Hatta geçtiğimiz günlerde 'ben de gazeteciliğe başlayacağım' gibi bir söz söyledi, ben de 'gelip bize köşe yazabilirsin' dedim.
Bakın belediye başkanlığı Cemil Deveci'yi hangi noktalara getirmiş aslında.
Eğer liyakat açısından bakarsan var.
Bir hukuk adamı olarak her konuya hukuki kurallar çerçevesinde yaklaşsa, çevresindekilere belediye imkanlarını açmasa, kullandırmasa;
Eminim ki ikinci kez başkan adaylığı dönemini tartışmasız olacaktı, Deveci'nin.
Ancak başkanlık öyle değil işte.
Bir anda cam fanusun içine giriyorsunuz, her şeyi siz bilirsiniz diyenler sarıyor çevrenizi ve bir anda 'ne oldum ben' derken, beş yıl bir çırpıda geçiyor.
Başkan Deveci, belediye başkanlığından çok beğenilen biri olarak çıkabilirdi aslında; böyle bir kapasitesi vardı.
Ama ne oldu?
Belediyede iç hakimiyeti kurmak isterken vatandaşla ilişkisi kesildi ve yaptığı hatalar partisi içinden de kullanıldı.
Kendisine en yakın isimler yanından ayrılırken, parti içi ilişkilerini de kuramadı. Hatta karşısına geçti ve kendi eliyle ilçe başkanlığına taşıdığı isim karşısına aday olarak çıktı.
İşin sonrası kolaydı zaten. Ön seçimden çıkamayacağı net olan Deveci için adaylık süreci çok zordu.
Zaten tepkilerin odağındaydı ve ön seçimden adeta hezimetle ayrıldı.
Başkanlık sonrası disiplin kuruluna sevk edildi, öyleydi böyleydi derken Cemil Deveci 40 yıl üyesi olduğu CHP'den ayrılmak zorunda kaldı ve istifa etti.
Bir dönem belediye başkanlığının getirdiği noktaya bak.
Başkanlıkta yaşadıkları Avukat Deveci'ye de bir ders oldu ama; asıl buradan çıkarılacak derslerden umarım bazıları da üzerine düşeni alır.
Kıssadan hisse gibi bu yaşanan sonuçlarıyla kendinden sonrakilere de önemli mesajlar veriyor.
Cemil Deveci kariyeri olan, iyi kazanan bir avukat, işinin başına döndü.
Ama bazıları için ellerine gelen böyle bir fırsatı değerlendiremeyenler adına durum bu kadar kolay olmayabilir.
Yolda selam verecek adam bile bulamayanlar da olacaktır, köşesine çekilenler de.
Bunun örnekleri çok Samsun'da.
Yakın geçmişte de var uzak geçmişte de.
Her ne olursa olsun nasip olup da bazı makamlara gelenler, oraları vatandaşa hizmet yerine, kendine, yandaşına hizmet noktasına çevirirse sonuçlarına da katlanmak zorunda kalıyor.
Belediye Başkanlığı öyle bir makam ki; o bazıları için 'unutulmazlık efsanelik' de oluyor;
Bazıları için hezimete de dönüşebiliyor.
Bazıları ise makamda iken işin altında eziliyor zaten.
Olumsuzluklarıyla gündemden düşmüyor.
O nedenle kim nereye talip olduğunu iyi bilmeli?
Liyakatı, becerisi varsa bu işlere soyunmalı.
Yoksa herkes mağdur oluyor.
Kendisi geldiği gibi gidiyor ama o seçim bölgesi alamadığı hizmetlerin acısını çekiyor, işçiler mağdur oluyor ve kayıp beş yıl ile sonuçta kamu zararı da oluşuyor.
Bunların hepsini Başkan Cemil Deveci için demiyorum elbette.
Başkan Deveci'nin 'gerekliydi, gereksizdi' diyen olabilir ama bayağı da çalışması oldu.
Pandemi döneminde dar gelirlilerin imdadına da koştu.
Ama yönetimsel hataları ve yakın çevresini işin içine sokması hepsini aldı, götürdü.
Ve günümüzde maalesef halen ne yaptığını bilmeyen, yönetemeyen başkanlar var ve ne yazık ki; yine olan hizmet bekleyen vatandaşa oluyor.
Avukat Cemil Deveci'nin siyasette yeni bir yolu olur mu bilmem;
Ama köşe yazarı olursa 'bam teline iyi dokunur bundan eminim.'
Bürolarımız 30 metre mesafede.
Çaya beklerim.
Bu arada Atakum Belediyesi'nde bildiğiniz gibi aylardır şirket işçileri taksitle maaşlarını alıyordu.
Çok şükür dün tüm alacakları verildi.
Sıra bu ay maaşlarında.
Maaş günü bugün.
Hadi hayırlısı.
Güzel bir yazı tebrikler.