Partilerin genel merkezleri oldukça hareketli.
Aday adayları başvurularını yapıyor, umutla fotoğraflarını çektiriyor ama;
Hiç bir dönemde olmayan belirsizlikler nedeniyle, beklenen aday adayı akını yaşanmıyor.
O nedenle de MHP'de aday adaylığı başvurusu sembolik bir rakam olan 3 bin liraya kadar çekildi.
Eğer MHP'de diğer partiler gibi 30 bin lira olsaydı, Samsun için yazıyorum, 9 kişilik liste sıralaması bile zor olurdu.
Çünkü MHP'de bütün aday adayların gözleri ilk sırada.
Sonrası zaten çok zor.
Belli ki o sıranın adayı da, sözünü almış, halen seçim bölgesi Samsun'da değil, Ankara'da ve TV'lerdeki siyaset tartışma programlarında.
Prof. Dr. İlyas Topsakal'dan söz ediyorum elbette.
Kendisi Ladikli ve aldığım kulis bilgilerine göre yüzde 99 gibi liste başı gözüküyor.
AK Parti de beklediği aday adayı patlamasını yaşayamadı gördüğünüz gibi.
O nedenle de bir hafta başvuru süresini uzattı.
4'üncü sıranın sonrası kimsenin tercihi değil.
Şahsi fikrim, listeye göre 1 eksik bir fazla olma ihtimali de var.
AK Parti İl Başkanı Av. Ersan Aksu'nun istifası ve aday adaylığı açıklaması beklenen bir şeydi sıralamada nasıl yer alır, seçilecek yere sığar mı onu bekleyip göreceğiz.
Ama sırada olsa da olmasa da, teşkilatın çalışması açısından doğru bir hamle denilebilir.
Birinci sıraya kontenjan konulursa ki; konulacak deniliyor, o isim çok önemli.
Bu mevcutlardan en az ikisi yok demektir. Nasıl etkiler sandığı o da listenin şekillenmesiyle ortaya çıkacak.
CHP'de ise 2 mevcut vekil var olması aday adaylığını oldukça kısır noktaya getirdi.
Kim kalır kim gider noktasında herkesin kafasında deli sorular, türlü senaryolar.
O nedenle de çok kısır kaldı aday adaylığı başvuruları.
Önceki gün ziyaretimize gelen Yargıtay eski Cumhuriyet Savcısı Alaçamlı Fatih Tok, sürpriz bir isim olarak sahaya çıktı.
İYİ Parti'de de benzer bir durum var.
İki mevcut ve önemli vekili var.
Sıralama nasıl olacak, ikisi de Samsun adayı mı olacak belirsiz.
O nedenle İYİ Parti'de de seçilecek yere sığar mıyım endişesi olduğundan beklenen aday adayı başvurusu olmadı.
Süreler uzatılır mı bilemiyorum.
Ama bu haliyle Türkiye böylesine önemli bir seçime giderken, aday adaylığı noktasında böylesine kısır bir süreç yaşıyor.
Peki neden bu hale geldi?
Üstte yazdıklarım önemli gerekçeler ama asıl sorun genel merkezlerde.
Her il için aynı şey olsa da Samsun özelinden anlatırsak daha açıklayıcı olur.
Partilerin genel merkezleri, yerelin hassasiyetlerini bilmeden, seçmenin nabzını hesaplamadan Ankara'da oturdukları koltuklarda hesap yapıyorlar ve liste hazırlıyorlar.
Bunu aday adaylığı düşünenler de biliyor.
Ne bir ön seçim ne bir ciddi çapraz anketler de yapmıyorlar.
Herkez kilitlenmiş, Erdoğan mı alır, Kılıçdaroğlu mu? diye.
Oysa mecliste vekil sayısı yeterli olmadan, her siyasi parti için, durum aynı.
Hele ki parlamenter sisteme geçmek isteyen 6'lı masanın bileşenleri, bu şekilde aday belirleme yöntemiyle, hepsi olmasa da bazıları ciddi sıkıntı yaşayacaktır sandıkta.
Listeyi beğenmeyen Cumhurbaşkanlığı seçiminde kendi adayına verebilir ama, milletvekili seçiminde;
Önce ittifaktaki diğer adayı deneyebilir.
Ya da alternatif farklı siyasi partilere de oyunu atabilir.
Bunu söyleyen çok duydum.
Sadece CHP ya da İYİ Parti için değil, AK Parti ve MHP içinden de duydum.
Yani böylesine önemli bir seçimde genel merkezlerdeki 'seçicilerin' halen ahbap çavuş ve hatırlı kişi ilişkileriyle aday listesi yapacak gibi bir izlenim oluşturması, inanılır gibi değil.
Yok öyle yapmayacağız diyenler olabilir.
İyi de öyle değilse, ne zaman yaptınız Samsun'da bir aday odaklı anket.
Ya da partinin dışında kimlere danışıyorsunuz?
Parti içi çekişmenin olmadığı hangi siyasi oluşum var.
O aday olursa oy vermem, diyenleri duymuyor musunuz?
Hep bunu sandıkta mı göreceksiniz?
Karşılığı olmayan liste en az bir koltuk kaybeder diye sürekli yazıyorum ya;
Bunun karşılığı da seçmenin eğilimini yakalayamayan, bir fazla alabileceği vekili de 'kaybedebilir'.
Kaldı ki, süper liste diyebileceğim bir vekil sıralaması görürsem, bunu da açıkça yazarım.
Bu liste iş yapar derim inanın.
Ben şahsen bir gazeteci olarak, ulaşabildiğim, Samsun'un sorunlarını dert edinen, çıkar ilişkileri nedeniyle sorunları pas geçmeyen, bu kent için savaşabilecek isimleri tercih ederim.
Samsunsporlu’yum diyebilecek olmasını da isterim açıkçası.
Ankara siyaseti yapsın ama bu kentin çıkarlarını da göz ardı etmeyen vekil ile 'Birlikte Samsun'a katkı vermek isterim'.
Şimdi zor soruyu soruyorum;
Ankara'da Genel Merkezde oturan yetkili siyasetçi nereden bilecek benim hassasiyetleri mi?
Benim hassasiyetlerimin aynı zaman da bir seçmen beklentisi olduğunu.
Sokakta kime sorsan benim söylediklerimi söyler; eğer futbol takımı gibi bir siyasi partinin fanatiği değilse.
Ankara'dan listeye vekili koyacak, Samsun'a katkı verecek adayları ise 'sığmadı' diyerek seçilemeyecek sıraya koyacak, ya da hiç listeye almayacak;
Sonra da 'ben yaptım listeyi sen oy ver' diyecek öyle mi?
Bakın görün olmayacak.
İyi liste kim yaparsa bir vekil fazla alacak.
Seçmenin beğenmediği liste yapan ise zorlanacak.
Peki siyasi partilerin hepsinin beklenen listeyi yapamaması halinde ne olur sorusu gündeme gelebilir.
Onun yanıtı aslında bugüne kadar yapılan anketlerde açık.
İşte o nedenle yüzde 9'un üzerinde kararsız seçmen var halen.
O yüzde 9, çok şey demektir.
Hem zirve için, hem de vekiller için.
Benden hatırlatması..
Sonuçları birlikte göreceğiz..
Bu arada bazılarıyla takım elbisesine iddiaya girdim.
Hatırlatırım, bu kez alırım.
Her seçim dediğim çıktı ama 'söz verenler bir bahane buldu'..
Bu kez alırım..
SIRA LİSTELERE GELDİ
Liderler, aday adaylarının başvurularının tamamlanması sonrası, listelerini hazırlayacak. En iyi listeyi hangi siyasi parti yapacak merak konusu.
Cumhurbaşkanı
Erdoğan
CHP Lİderi
Kemal Kılıçdaroğlu
İYİ Parti Lideri
Meral Akşener
MHP Lİderi
Devlet Bahçeli