Araçlarını evlerinin ve işyerlerinin önüne koyanlar artık, yeni bir 'gider kaynağına daha kavuşmuş oldu'..
Evet gelir kaynağı değil, gider..
Vatandaş ne zaman olmuş da, yeni bir uygulama sonunda kazançlı çıkmış.. Parkomat ta daha 'acıtmadı' ama acıtacak..
Hem de nasıl acıtacak biliyor musunuz?..
1 saat park ederseniz 2 lira
2 saat park ederseniz 5 lira
3 saat park ederseniz 8 lira ödeyeceksiniz..
Ve bu bedeli ödemek için esnaflar can atmış, düşünebiliyor musunuz?..
Kim diyor; Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Kenan Şara..
Ama aynı Şara bu cümlesini 'yok sayan şu cümleyi de söylüyor'; Vatandaşı tam bilgilendiremedik, o yüzden cezalar için bir hafta erteledik..
Haydaa, buyurun işte..
Aslında durum şu. Bu uygulamaya vatandaşın desteği filan yok. Vatandaş kan ağlıyor. Ve daha henüz cepten para çıkmadığı için de 'farkında değil'..
Çay parasını vermekten zorlanan 'işyerine piknik tüp alıp çayı onda yapan' esnaf tutup ta, aman parkomat yapın diye destek verecek olacak şey mi bu..
Geçen gün, sitemize yorum yazan bir esnaf şöyle demiş.. Yani ben şimdi kendi işyerimin önüne aracımı parkediyorum diye ayda yaklaşık 526 lira mı vereceğim.. Bunun neresi adalet.
Şu destek veren esnafları gerçekten merak ediyorum..
Acaba Samsun'da mı yaşıyormuş bunlar. Böyle ücret ödeyebilecek olan esnaf kaldı mı?.. Kapanan kepenkleri de görmüyor sanırım Kenan Şara..
Şimdi gelelim işin asıl meselesine..
100. yıl Bulvarı, 19 Mayıs Bulvarları, İstiklal, Cumhuriyet Caddesi, Lise Caddesi'nde aracını park etmek istersen, ödeyeceğin miktarlar belli..
İlk saat 2 lira. Sonrasında katlamalı gidiyor..
Parkomata para vermezsen başına gelecek ise, daha Samsun'da bugüne kadar yaşamadığın bir şekilde olacak..
Aracının tekerlekleri 'kapanla kilitlenecek'..
Yerinden bile kımıldatamayacaksın..
Onun cezası kaç lira Sayın Şara söylememiş ama benim İstanbul'da bir kere başıma geldi..
Park parası 2 liraydı, ödediğim ceza 13 lira oldu..
O parayı ödemeden de açmadılar kapanın kilitlerini..
Yani Samsun'da önümüzdeki hafta araçları olanların yeni bir 'çocuğu daha oldu'..
Her saniyesi mama ister..
Bankomatın doyurmazsan başına gelecek belli..
'Cezayı yersin'..
Samsun Büyükşehir Belediyesi'nin bu yeni uygulaması önümüzdeki günlerde çok konuşulacak.
Bu projeye destek verdiği söylenen 'o esnaflar' umarım çil çil paralarla parkomatları beslerlerken 'gıkı çıkmaz'..
Gıkı çıksa ne olacak..
Genel Sekreter Kenan Şara da çıkar sorar; "Siz istediniz, destek verdiniz biz yaptık"..
Öyle oldu değil mi?...
*Zaten; Raylı Sistem'e 'zorunlu binmeyi' de biz istemiştik..
*Ring otobüslerinin 45 dakikada bir gelmesini de Pelitköylü istemişti.
*Minibüslerin gençlik parkına kadar gelmesini de 'liman Mahallesi'nde oturanlar' istemişti.
*Raylı sistemden inip, ring otobüs gelene kadar açıkta, soğukta, yağmurda beklemeyi de 'dişlerini birbirine vurdurarak, titreyen' öğrenciler istemişti.
*Saathaneye yeni proje için o bölgenin esnafı ısrarlı talepte bulunmuştu.
*Canik'e viyadük olsun diye de İlçe halkı ve Belediye Başkanı Osman Genç, Büyükşehir Belediyesi'nden talepte bulunmuştu..
Şimdi de yine esnaflar istedi, destek verdi ve Büyükşehir Belediyesi 'tabii neden olmasın. Biraz park ücreti alalım' dedi, parkomatları hayata geçirdi..
İsteyelim o zaman biraz daha..
Mesela aklıma geldi; 'Atakum sahil yolundan geçiş ücretli olsun'.. Ya da deniz manzaralı evlerden 'göz kirası alalım'..
Yok öyle bedava deniz görmek, paran yoksa, üst caddeyi kullan'...
Şaka değil, ister misin bunu da gerçek sansınlar da 'ücreti yapıştırıversinler'...
Şimdilik acımadı ki; diyebilirsiniz... Önümüzdeki hafta parkomatları beslerken görüşürüz..