Dün Yakakent'teki göçmen kaçakçılığı skandalı ile ilgili biraz çalışma yaptım.
Yakakent'te tanıdıklarım var. Gidip geldiğimiz bir yer.
Belediyenin gezisinde yurt dışına gidip de dönmeyen 63 kişiyi "tanıyor musunuz?" diye sordum.
"Ne zaman gitmişler ki" diyenler de oldu,
"Bizim buralarda gidip de gelmeyen, ailesinden bu konuda bir serzeniş duyduğumuz kimse yok" diyenlerde.
Hatta "bizim buralardan olmayabilir o gidenler" dediler.
Olay medyaya düşünce zaten Yakakent'te şöyle bir gelişme yaşanmış.
Özellikle kahvehanelerde insanların sayısı artmış.
Çünkü hemen her Yakakent yaşayanı, "bu yurt dışına gidenler kim" diye merak etmeye başlamış.
Bakkallarda, bürolarda, sokakta, köşe sohbetlerinde herkes birbirine soruyor;
'Gidip de dönmeyenlerden tanıdığınız var mı diye'..
Hatta Gazetemiz yazarımız İsmail Başaran da, Samsun'a dönmüştü bir ay önce ama o da bu olayı duyunca meraklanıp Yakakent'e gitti.
Dün kendisiyle konuştum; şaşırmış vaziyette.
Bizim burada kahvehanelere köylerin muhtarları gelir onlar da bilmiyor gidenler kimdir. Hatta gidip dönmeyen ya da köyden kaybolan biri olsa köyümüzde biliriz. Herkes yerli yerinde diyorlarmış.
Dün Cuma namazında bile birbirlerine sormuş cemaat. "Siz tanıyor musunuz o gidenleri" diye.
İnanın tek bir kişiye bile rastlanmamış.
Meraklandı haliyle Yakakent halkı.
Bizim buralardan gidip de dönmeyen yoksa, bu yurt dışına kaçanlar kimlerdi, diye sormaya başlamışlar şimdi de.
Konuştuğum bir kişi ilginç bir şey söyledi.
"Onlar hiç Yakakent'e de gelmemiş olabilir. Pasaportlar o kişilere bir şekilde ulaştırılmıştır. Bu iş, kültür gezisine ya da festival gibi bir heyetle gitmeye benzemiyor."
Evet benim de şahsi kanaatim bu iş farklı bir iş.
Bu işin altında kesinlikle var bir çapanoğlu.
AK Parti İl Başkanı Ersan Aksu mesela, bu iddialar karşısında neden susuyor çok anlamış değilim.
Bence çoktan çıkıp bir açıklama yapmalıydı.
Sonuçta Yakakent Belediyesi partisinden.
Ya Yakakent Belediye Başkanı Hüseyin Kıyma'ya ne dersiniz?.
Sanki onun belediye başkanı olduğu ilçeden söz etmiyoruz.
Ortalarda yok.
İçişleri Bakanlığı 8 bin nüfusa sahip Yakakent ilçesinde yaşanan skandal olay ile ilgili soruşturmayı sürdürüyor.
Yaygın ve yerel medyanın manşetlerinde geniş yer bulan olay, Samsun’da öyle sahipsiz kaldı ki;
Bana göre Samsun Valiliği de bu konuda bir açılama yapmalıydı.
Yakakent Kaymakamlığı da.
Vali Zülkif Dağlı’dan, bu konuda bir açıklama bekliyor kamuoyu.
Halen kimler gitti, yani 68 kişi kim idi. Kimler geri dönmedi bir liste yok ortada.
Liste açıklansa, bu kişiler Yakakentli mi, yoksa ilçe ile hiç alakası yok mu ortaya çıkacak.
Ama liste de yok ortada.
Özellikle bu tür organizasyonların yurtdışı bağlantılı bir örgüt tarafından düzenlediğini iddiası ise bir başka boyut.
Eğer öyleyse bunu adı resmen göçmen kaçakçılığıdır. Ve bu iddia sonrası kaçırılan isimler daha da önem kazanmıştır.
O nedenle daha önce de söyledim.
Soruşturmanın selameti açısından Yakakent Belediye Başkanı görevden alınmalı ve yerine kayyum atanmalıdır.
Olay basit bir vaka değildir.
Göz göre göre bazı insanların yurt dışına kaçmasına imkan tanınmış bir olaydır.
Ve bu kadar sessizlik, hiç bir şey olmamış gibi davranmak, soruşturma yazısının altında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun imzası olmasına rağmen nedendir anlamak zor.
Olay 'organize bir iş gözüküyor'.
Ucu nereye kadar çıkar belli değil.
Yakakent İlçesi'nde yaşanan olaydan Yakakentliler bile gazete haberinden haberdar oluyorsa;
Durumun vahameti ortadadır.
Kaçakların listesinin sır gibi saklanması ise ‘işin boyutları hakkında ipuçları veriyor’.