Bir seçim düşünün ki;
Halen 'kararsızım diyen seçmen olsun'..
Bir seçim düşünün ki;
Birbirinden bağımsız ' anket firmaları' farklı farklı sonuçlar ortaya koysun
Bir seçim düşünün ki;
Halen ilk turda mı biter, ikinci tura mı kalır diye TV'lerde, anket firmalarında, basında tartışılsın.
Bir seçim düşünün ki;
Halen 'ama diye başlayan' cümlelerle, seçim sonuçları için taban tabana zıt tahminler yapılsın.
O kadar seçim gördüm ilk kez bana biri seçim sonuçlarıyla ilgili bir şey sorsa;
'İlk cümlem sonrası ama diye devam ediyorum'.
Bir gazeteci olarak, vatandaşla bire bir görüşen biri olarak, analiz yapmakta zorlanıyorum.
Ağzıyla bir partiyi söyleyen vatandaşın, 'asıl oy rengi anlarım diye' gözlerini benden kaçırdığını görüyorum.
Sahaya çıktık, vatandaşla anketler yaptık, ortalıkta sorduk, kenarlarda baş başa görüştük ancak;
Sonucunu kestiremediğim ilk seçim diyebilirim.
Sokaktaki seçmenden farkım yok adeta.
Ankete katılan vatandaşın verdiği cevaplar gibi mırıldanarak yanıt veriyorum;
Bazen kendi kendime sorduğum sorular bile oluyor.
Anket firmalarının açıkladıkları sonuçları görünce, "Biri bilirse diğeri yanılacak bir görüntü var ortada'.
Yani onların da benden, sokaktaki vatandaştan farkı yok.
Aslında kimse bilmiyor vatandaşın kafasındaki kararı.
Söylemiyor seçmen bu kez.
Telefonla yapılan anketlere hiç itibar etmeyin.
Yüz yüze söylemeyen 'kimle konuştuğunu bile bilmediği kişiye doğruyu söyler mi?'
Hiç sanmam. Bana göre söylemez.
Sahayı bilen biri olarak kestiremiyorum sonuçları bu kadar açık.
Bu anlattıklarımı gün içinde 'seçim sonuçlarını nasıl bekliyorsunuz' diye arayan en az 10 kişiyle de konuşuyoruz.
Çoğu da siyasi parti temsilcisi ya da aday.
Kendi durumunu merak ediyor, kaç kişi gideriz meclise diye düşünüyor, Cumhurbaşkanlığı seçiminin sonuçlarını sorguluyor.
Hepsi beyin jimnastiğinden ibaret.
Çünkü kimsenin 'kafasıda net değil'.
Mesela eski seçimlerde 'sonuçlar için' iddialara girilirdi.
Çok iddia kazandım bu seçime kadar.
Çok takım elbise, yemek alacağım var.
Ama ilk kez, iddiaya da giremiyorum, zaten kimse de girmek istemiyor.
Amalar, fakatlar..
14 Mayıs akşamı sandıklar açılana kadar 'tüm tahminler' boş.
Seçimin kazasız, belasız, olaysız demokratik bir şekilde, sonuçlanmasını dilemek en doğru olan.
Provokasyonlara bu süreçte 5 gün kala çok dikkat edilmeli.
En önemlisi de bu.
Sağduyu hakim olmalı.
Sonuçta 'millet sandıkta ne derse o olacak'..
Sandığa sadece 5 gün kaldı