10 gün önce yani 17 Aralık tarihine gelene kadar, bırakın Samsun'u Türkiye'de seçimin 'açık ara galibi' belli gibiydi..
Takım elbisesine bazı ilçeler için iddiaya girdiğim arkadaşlar oldu..
Ama gel gör ki; Bakan çocuklarının adının karıştığı, ikisinin Halk Bankası'nın genel müdürüyle birlikte tutuklandığı operasyondan sonra yaşananlar 'siyasi ders olacak nitelikte'..
Sonuç faturalarına bakarak elbette..
Operasyon ile birlikte bakanlar istifa etse, Başbakan Erdoğan da 'Aklanın gelin. Biz AK Partiyiz' vurgusuyla krizden fırsat çıkarmış olabilecek ve en azından kamuoyu vicdanında oy oranıyla ilgili sıkıntı olmayacaktı.
Peki ya şimdi..
Şimdi durum şu noktada.. Sokakta vatandaşın konuştuğundan söz ediyorum..
*Emniyette görevden almalar yanlıştı..
*Savcılarla girilen polemik de hatalıydı..
Çünkü aynı savcılar daha önce kamuoyunda 'devletin içindeki devlet yapılandırmasını' çökerten isimler olarak geçiyordu..
Bakanlar önceki gün istifa edince, 'durum biraz kontrolden çıktı' gibi..
Bakan Erdoğan Bayraktar'ın açıklamaları ilginç..
Eski Bakan İdris Naim Şahin'in sert istifası daha ilginç..
Kabine değişikliği ise istifalar zamanında alınmadığı için muhalefetin, özellikle de CHP'nin başarısı olarak algılandı..
Yani bir bakıma 'hepsinin üstüne tuz biber oldu'..
Ve dün yankılar devam ediyordu. Operasyonu yürüten bir savcının açıklaması 'hükümeti daha da zora soktu'..
Başbakan Erdoğan'ın bir zamanlar en yakınındaki isimler şimdi en uzaktakiler gibi oldu..
Bahsettiği hükümet ve ekonomi üzerindeki ameliyatta yer alan 'cerrahların' durumuna düştüler..
AK Partililer, hem Şahin'e hem de Bayraktar'a tepkili olsa da 'AK Partili olmayıp istikrar nedeniyle oyunu AK Parti'ye veren o yüzde ellinin içindeki bazıları', çözülmedeki istikrarı ve 'sıcak gelişmeleri' izlemeye başladı..
Kafalar karıştı..
TCDD'deki yolsuzluk operasyonunun ucunun nereye uzanabileceğini tahmin etmek zor değil..
Ulaştırma Bakanlığı'ndan İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Binali Yıldırım'a zarar verir mi, elbette verebilir..
Peki bu gelişmeler yerel seçimleri etkiler mi?..
Kuvvetle muhtemel etkileyecektir..
Çünkü muhalefet yapamıyorsunuz denilen CHP şu an için 'en sert muhalefeti yapıyor'..
Elinde de malzeme var..
Yatırımlar, hizmetler değil, devletin içinde devlet yapılanması, ihaleler, yolsuzluk suçlamaları gibi konularda yaptığı tartışmalarla ve belge ortaya çıkarmakla usta bir isim CHP'nin Genel Başkanı..
Kemal Kılıçdaroğlu..
Ve son günlerde her açıklaması olay yaratıyor..
Polislere sahip çıkacağız, savcıların yanındayız' çıkışları kamuoyunda alkış buluyor, olumlu tepkiler alıyor...
Ve o havayla da 28 Aralık günü Samsun'a geliyor..
CHP'nin etkin muhalefeti, AK Parti'nin partiyi ayakta tutma çabası, emniyetteki revizyon hareketi, Samsun CHP İl ve ilçe teşkilatlarını da bir hayli heyecanlandırmış ve seçim havasına sokmuş durumda..
Açıklamalar, toplantılar, yerel gündem derken 'gündemdeler sürekli'..
Büyükşehir Adayı Tarık Cengiz, adeta nefes nefese koşuşturuyor.. İlçe ilçe geziyor.
Atakum Belediye Başkanı Metin Burma, genel siyasete girmese de yerelde seçmeniyle barışık ve 'etkili'..
İlkadım Adayı Vedat Yılmaz ise "Başkan Necaattin Demirtaş'ı görüp, "sıra bende başkan" takılması bile iddiasını ortaya koyar nitelikte..
Hatta İlkadım'da sokakların planları üzerinde 'nereden yeşil alan çıkarırız' çalışmasında..
Yani seçim kızıştı..
AK Parti'nin 10 gün önceki ağırlığı 'şimdilerde sıkıntılı' hal almış durumda..
Bu aday adayları üzerinde de etki yapıyor..
Adaylar açıklanınca yerel siyaset, olayın nereye gittiğini gösterir ve genel siyasetten bir nebze olsa da kopar ama Ankara ve İstanbul'daki gelişmeler nerede duracak belli değil..
Samsun'un AK Parti adına yaşanan olumsuz son gelişmelerden tek kazanımı vardır..
Kabine değişikliğinde Akif Çağatay Kılıç'ın Gençlik ve Spor Bakanı olmasıdır..
Başbakan ile yakın ilişkileri bulunan Kılıç'ın, ağabey Kılıç'tan devraldığı koltuk önemlidir..
Ve Çağatay Kılıç'ın, seçmene ve basına pozitif yaklaşımı 'yerel siyasette de' önemli bir gelişmedir, diye düşünüyorum..
Yanılmadım zaten bakanlığını bekliyordum ve dünkü yazımda da belirtmiştim ama Kılıç için 2011 genel seçimlerinde aday olmasının ardından yazdığım yazıda 'bugün yaşanan bakanlık koltuğuyla' ilgili bir öngörüm olmuştu zaten..
O zaman şöyle yazmıştım..
Çağatay Kılıç, Samsun'un gelecek 15 yıllık siyasetinde var olacak bir isimdir'..
Aynen bu sözümü devam ettiriyorum..
Hayırlı olsun diyor ve başarılar diliyorum...