Bazı kuruluşlar hükümeti kâle almıyor mu? Bu herkesin merak ettiği ve dilden dile dolaşan bir konu.
Bankalar hükümeti kâle almıyor mu?
Özel hastaneler hükümeti kâle almıyor mu?
Gıda üreticileri ya da zincir market yöneticileri hükümeti kâle almıyor mu?
Sıkıntılı bir süreçten geçtiğimiz şu günlerde yukarıda saydığım kuruluşlar hükümetin gıdada, “Fahiş fiyat uygulamayın” uyarılarına;
Bankalar, “Geciken kredi ödemelerini altı aydan önce takibe almayın ve bazı hizmetlerden ücret alamazsınız” uyarılarına,
Özel hastaneler, “Ek ücret ve korona hastalarından fark alınmaması” konusunda sürekli uyarılar yapıldığı ve hatta ciddi cezalar kesildiği halde neden uyulmuyor?
Bu sorunun iki cevabı olabilir. Birincisi bu kuruluşlar uyarıları kâle almıyorlardır. İkincisi de uygulanan cezalara rağmen avantajları vardır yani bir nevi danışıklı dövüş gibi bir durum vardır.
Kimseye haksızlık etmek istemeyiz ama durum biraz tuhaf. Mesela bankaların uyarıları dikkate almayıp ceza yemesi neden olabilir?
Ya hükümetle mağdur olan vatandaşın arasını açmak isterler ya da kesilen cezanın çok üzerinde haksız kazançları vardır kesilen cezayı önemsemiyorlardır.
Gıda fiyatlarının artışı iki açıdan değerlendirilmeli yani hem üretici ve hem de satıcı açısından değerlendirmek daha doğru olacaktır. Üreticinin, üretim maliyet artışını yok sayıp makul fiyat artışını bile eleştirmek haksızlık olur fakat satıcının ya da marketlerin aldığı ürünü en az iki misline satması fırsatçılıktır. Bu fahiş fiyat artışlarına cezalar kesildiği halde neden bir sonuç alınamıyor da fiyatlar bu kadar artıyor merak konusudur.
Özel hastanelere gelince orada durum biraz karışık gibi ama en çok cezayı da onlar yiyorlar. Pandemi hastalarından fark alınmaması ve bazı kalemlerden katkı alınmaması yönünde sürekli uyarıldıkları halde bu uyarıları kâle almayışlarının sebebi ne olabilir?
Ya devletin ön gördüğü fiyatlar hastaneleri kurtarmıyordur ya da fazla para kazanma isteği olabilir. Peki sürekli ceza yedikleri halde neden kurala uymuyorlar? Belki de kesilen ceza alınan farkın yanında devede kulak gibidir.
Ve fakat şu durum da unutulmamalıdır: Bir özel hastane kurup onu işletebilmek ve bu hizmetleri verebilmek hiçte kolay değil. Özel Hastaneler ama öyle ama böyle birer işletmedir ve kar hesabı güderek faaliyet yürütür ve tedavi almak isteyen hastalara vereceği hizmet tutarını tedaviye başlamadan bildirmektedir. Yani bir bakıma vatandaşa “benden bu hizmeti alacaksan fiyatı budur” denmektedir.
Devlet ancak kendi ürettiği ürünün ve hizmetin fiyatını belirlemelidir. Kendi uhdesinde olan akaryakıt, doğalgaz, elektrik, su ve vergilerde sürekli artış yapıp vatandaşın ürettiği ürünün maliyetinin artmamasını talep etmelerini anlamakta güçlük çekiyoruz.
Hiç olmazsa pandemi süresince devlet vergi artışı ve yukarıda yazdığım hizmetlerde fiyat artışı yapmamalıdır ki, diğer ürünlerin de fiyatı makul seviyede kalabilsin.