Ülkemiz ekonomik olarak sıkıntılı bir süreçten geçiyor. Biz ekonomist değiliz ama gidişatın sıkıntılı olduğunu görebiliyoruz. Bu sıkıntıların sebebi Rahip Brunson gibi görünse de,aslında sebeplerden birisi budur ama tek sebep bu değildir. Brunson için ABD’nin istediği şartlar hiçbir şekilde kabul edilemez. Bu bağımsız bir devletin kabul edebileceği bir durum değildir. Bu,bir ülkenin bunları kabul etmesi durumunda bağımsızlığının inkarı bir durumdur.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bu şartları kabul etmesi mümkün değildi ve de çok şükür ki kabul etmediler zaten. Ama bunun bir bedeli olacaktı şuan bu bedeli ödüyoruz. Zaten bedel ödemeden bir şeye sahip olmak mümkün değildir. Bunun için bir bedel ödenecekse bu bedelden kaçamazdık ve kaçamadık. Ama kurtuluş için bir bedel ödenecekse bir an önce ödeyip kurtulmak ülkemiz için en hayırlısıdır diye düşünüyoruz. Türkiye yıllardır ABD’nin boyunduruğu altından kurtulmaya çalışıyordu. ABD bunu engellemek için işbirlikçileri aracılığı ile çeşitli girişimler ve 15 temmuz darbe görünümlü işgal girişimini yaptırmıştı. En sonunda Rahip Brunson bahane edilerek bu ekonomik yaptırımlar gündeme geldi.
Trump’ın yaptırımlarının bütün dünyayı sıkıntıya soktuğu aşikar...Bütün dünyada dolar karşısında paralar değer kaybediyor ama malesef ki bizim paramız biraz daha fazla değer kaybediyor. Tabii ki bununda sebeplari var. Ülkemiz, yıllardır doğru dürüst üretim yapamamış ya da yapmış ve birileri pişmiş aşa su katmış olmalı ki uçak üretmişiz engellenmiş, motor üretmişiz engellemek için herşey yapılmış, otomobil üretmişiz trajikomik bir şekilde vazgeçilmiş. Yani önemli kalkınma hamleleri olabilecek projeler yapılmış ama bir bir rafa kaldırılmış. Sebepleri belki ayrı ayrı yazı konusu olacak konular bunlar ama bunları şimdi yüzeysel geçiyoruz.
Ülkede ne hammadde üretebiliyoruz nede kendimize yetebiliyoruz. Bu tabii ki bu günün sorunu değil ama geçmişte yapılan hataları düzeltme adına da birşeyler yapılmamış. Hammaddenin ve petrolün döviz ile ithal edilişinden dolayı dolardaki artış herşeyi olumsuz etkiledi kabul. Bundan dolayıdır ki elektirik ve doğal gaza hatırı sayılır bir zamda yapıldı buda kabul. Ama bazıları öyle zamlar yaptı ki bu fırsatçılığında ötesinde ülkemizin birliğine adeta dinamit koyuyorlar gibi bir durum oluşturdular.
Hükümet karşıtlarının bir kısmı ise hükümeti yıpratma adına Trump’ın yapmaya çalıştığı ama gücünün yetmediği alçaklığın kat be kat fazlasını yaptılar. Bazı sosyal medya kullanıcıları da yağmur duasına çıkmış kavruklar gibi memleket batsın diye duaya çıktılar. İnşallah bu krizi az hasarla atlatıp ülkemizi düzlüğe çıkarırız ve daha önce yaptığımız hataları yapmayız. Bunun için seferberlik başlatmalıyız, bunun için elbirliği ile çalışıp yeni değerler üretmeliyiz. Bunun için çok çalışmalıyız, çok üretmeliyiz. Ağustos böceği gibi yaşayıp başkasının parasını yiyerek belki ekonomimizi büyütebiliriz ama kalkınamayacağımız ve refaha ulaşamayacağımız kesin. Onun için herkes şapkasını önüne koyup düşünmeli.’Biz neyi yanlış yaptık?’,’Neyi yapmadık?’,’Neyi yapmalıydık?’diye kendisine sormalıdır. Bu bir bağımsızlık savaşı ise bu savaşta taraflar belli, bizler yapılan bütün hatalara rağmen yine de tabii ki devletimizin yanında yer alacağız.