“Asım’ın nesli... diyordum ya...nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek.
Şüheda gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
O, rüku olmasa, dünyada eğilmez başlar...
Vurulmuş tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!
Gökten ecdad inerek öpse o pak alnını değer.”
Diyor ya milli şairimiz merhum Mehmet Akif Ersoy Çanakkale Şehitlerine Şiirinin bir bölümünde işte o dünyaya meydan okuduğumuz Çanakkale yine dünyanın gündeminde.
Şiirlere, destanlara, kitaplara ve filmlere konu olan, dost düşman herkesin “Çanakkale’de dünyanın en vicdanlı savaşı yapıldı,” diye söylenen o Çanakkale bu seferde dünyanın en büyük asma köprüsüyle tarih sahnesindeki yerini aldı.
Çanakkale tarihimizde çok önemli bir yere sahiptir. Her sene 18 Mart Çanakkale Zaferinin yıl dönümünde şehitlerimizi rahmet ve minnetle anarız. Çanakkale zaferi Kurtuluş Savaşımızada bir bakıma örnek ve ilham kaynağı olmuştur.
İşte o Çanakkale şanına yaraşır bir köprüye kavuştu. Köprü yap işlet devret modeliyle ikisi Türk ikisi de Koreolmak üzere dört ortaklı bir konsorsiyum ile yapıldı. Köprü çok büyük paralara mal oldu. Tabii ki ilk etapta köprü geçişi pahalı olduğu için cazip gelmeyebilir. Mevcut geçen araç ile garanti verilen araç arasında uçurum olabilir fakat bugün olmasa da birkaç yıla kalmaz kendini karşılar duruma gelebilir.
Yatırım çok büyük ve çok heybetli, insan bakınca gurur duyuyor. Keşke Türkiye bu yol, köprü, tünel, havaalanı ve metro yatırımlarını yıllar önce yapabilmiş olsaydı belki de şimdi kalkınma için uğraşabiliyor olurdukfakat bir yerden başlanması gerekiyordu başlandı ve yapılıyor çok şükür.
Ben de biliyorum keşke üretim yapabilecek işletmeler kurulsa ve o üretimden kazanılan paralarla bu yatırımlar yapılabilse ama artık dünya serbest piyasa ekonomisi ile yönetiliyor. Yani kamu artık fabrika kurup işletmiyor. Olabildiğince özel müteşebbisler destekleniyor, onların fabrikalar kurup üretim yapması arzulanıyor.
Aslında yap işlet devret modeli çok mantıklı ve güzel bir model. Muhalefet eleştiriyor ama onlar ülkeyi yönetiyor olsa onlarda bu işleri yapmayı düşünürse bu sistemle yapacaktır. İnanmayan var ise Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun İBB adaylığı dönemindeki vaatlerini tekrar gözden geçirebilir.
Ben Cumhurbaşkanımızın yerinde olsam, yap işlet devret ihalelerinde süreyi kısa tutup on yıl sonra gelecek hükümetin elini güçlendirmek yerinesüreyi uzun tutup geçiş ya da yolcu garantisi diye aldığım bu eleştirilere mağdur kalmamak için garantiyi azaltırım ya da hiç vermeyecek bir metot bulmaya çalışırım.
Bu yatırımı kamu yapsa özelden pahalıya mal olmayacak mı? Ve paranın tamamı şu anda harcanmış olmayacak mı? Peki kamunun harcadığı para kimin cebinden çıkacak? Tamamı milletin cebinden çıkacak. Şimdi hiç olmazsa çoğu kullanandan çıkacak. Sanki kamu yapsa parayı Almanlar ödeyecek bize beleş olacak. Sakın "O zaman yapılmasın," demeyin. Memleket böyle diyenlerin yüzünden bu halde değil mi zaten?
