İstanbul seçiminde, İstanbul ve ülkemiz için hangisi hayırlı olacaksa onun seçilmesi temennimizdir. Biz, Batılılar istiyor ve destekliyor diye yıllarca Sayın Erdoğan’a destek vermedik. Sayın Erdoğan ne zaman Batının çıkarlarını değil ülkemizin çıkarlarını düşünmeye başladı, bizlerde o zaman Sayın Erdoğan’a destek verdik.
Elbette hükümetin her uygulamasından memnun değiliz, tabii ki; çok şey istediğimiz gibi değil.
Onun için AK Parti’ye kerhen destek veriyoruz. Bizim desteğimizi alacak kişinin yerli fikirleri olacak, milli değerleri olacak, adaletli yönetim gösterecek, en önemlisi de batı zihniyetinin başımıza getirmeye çalıştığı birisi olmayacak.
İnsanın yaşamına inandığı değerler yön verir. İnsan, sanatçı da olsa insandır ve inandığı değerler yönünde tarafını belli edebilir. Burada sıkıntı bazı sanatçılar AK Parti’den yana tavır alınca muhalefetin “ yalaka” ve bazıları da muhalefetten yana tavır alınca iktidar tarafından “ dalkavuk” gibi ifadelerle hor görülmesindedir. Sanatçı aslında tarafını belli ederek hayran kitlesini sınırlandırıp bir bedel ödemektedir. Ama her şeye rağmen bir sanatçı bedelini ödediği hayatı yaşama hakkına sahiptir. Tarafını ve fikrini belli etti diye bir sanatçıyı kınamak doğru değildir.
Sayın İmamoğlu ile ilgili kaygımız şudur ki, Yunanistan, ABD, İsrail, Almanya Fransa ve Ermenistan’da dahil bütün sorun yaşadığımız batı zihniyeti onu istiyor. Geçen hafta bahsettiğimiz Batı zihniyetinin neyi niye istediğini hepimiz biliyoruz. Onun için Sayın İmamoğlu’na mesafeli ve endişeli bakıyoruz. Ama her şeye rağmen millet iradesi Sayın İmamoğlu’nu seçerse mazbatası hemen verilmelidir.
İktidar çok hata yapmıştır ama buna rağmen millet yine de desteğini kesmemiştir.İktidar seçimi almak istiyorsa gençleri ümitlendirecek ve heyecanlandıracak bir şeyler yapmalıdır. Gençlerimiz, geçmişte yaşanmış sıkıntılar ve yokluklar anlatılarak ikna edilemez, edilemedi de.AK Parti seçimi almak istiyorsa şunu düşünüp cevabını bulup ona göre bir seçim stratejisi belirlemelidir. Oda şudur “ bu gençler AK Parti’ye neden oy versinler?” evet bu sorunun cevabı İstanbul seçimlerini kazanmanın anahtarı olabilir.
İktidar yönetme yeridir ağlama, sızlanma yeri değildir. Yanlış işlerin yapılmasına müsaade edilmemelidir. Vatandaşın verdiği oy sorumlularının namusudur ve o oylar yerine ulaşmalıdır. Kim kime oy verdi ise o oy verilen kişiye gitmelidir. Herkesin çok dikkatli olacağını düşündüğümüz bu seçimler ivedilikle, sonuç açıklanarak sürüncemede bırakılmamalıdır.
Sayın İmamoğlu kazansa da, kaybetse de ilk Cumhurbaşkanlığı seçiminde potansiyel ve seçilmesi en güçlü adaylardan birisidir. Ama cumhurbaşkanlığı seçimlerine çok zaman var ülke bu sıkıntılardan kurtulursa durum değişebilir. Fakat bu günkü ki ekonomik hal ve ekonomi yönetimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimlerine gidilirse AK Parti’nin hüsran yaşayacağı kesindir.
Herkes kendisine çekidüzen vermelidir. Milletin değerleri ile savaşanlar bu ülkede iktidar göremezler. Sayın İmamoğlu’da bunu bildiği için ona göre davranıyor ama etrafı ve onudestekleyenlerin bir kısmı toplumun tepkisini çeken kişi ve gruplardır. Yine söylüyoruz bu bir savaş değil bir seçimdir ve millet en azından milli politikalarda siyasilerin birlikte hareket edebilmesini beklemektedir. Herkes tavrını ve durumunu buna göre belirlemelidir.