Bu yıl ,21 Mart Nevruz Bayramı’nı ülkemizde yaşanan depremler ve sel felaketleriyle çok olumsuz koşullarda karşılıyoruz.
Üzüntülüyüz, yaralıyız, yastayız…
Buna rağmen, Dünyanın neresinde insanları mutlu eden bir şey varsa; değerli gördükleri bir yer, bir kişi, bir anı var da o insanlar onunla mutlu oluyorlarsa, o tüm insanlık için değerli , anlamlı ve önemlidir…Çünkü nerede gülen bir insan varsa, orada insanlık gülüyor; nerede bir çocuk ağlıyorsa orada bütün insanlık kahroluyor demektir…
Etnik ve dini kimliği ne olursa olsun; insanların her kutlu günü, bu yüzden değerlidir… Tüm insanlar bunu anladığı zaman, dünya bugünkü sorunlarından kurtulacaktır.
Uzakdoğu’dan Anadolu’ya, bu coğrafya, medeniyetler beşiği ve kavşağı olmuş; bu nedenle de hem yarattığı değerlerle hem de taşıdığı önemle, hem uygarlıkların, hem de uygar olduğunu iddia eden emperyalistlerin çıkar kavgasının arenası olmuştur…Bu coğrafya, İpek ve Baharat Yolları’nın ortasında, Tanrının dört kitaplı dinlerine ve yetmiş iki peygamberine rağmen, bir türlü ıslah olamamış, kan ve gözyaşından ne yazık ki kurtulamamıştır…
Aynı bahtsızlığı, emperyalizmin oyunları, kukla yönetimlerin ve bir türlü uykudan uyanamayan halklarının aymazlığı ile yıllardır süren acıları bugün de sürmekte; bu coğrafyanın insanları da, insanlığın ve uygarlıkların beşiği olmanın bedelini çok ağır bir biçimde ödemektedirler…
Bu insanların -farklı anlamlar yükleyerek de olsa- kutladıkları Nev-roz(yeni-gün), bu anlamda ortaklaştıkları bir değer olduğu için anlamlı ve önemlidir.
Doğanın canlandığı, kış ve karanlığın kendini berekete ve ışığa terk ettiği , umutların yeşerdiği gündür Nevruz… Çünkü nevruz karanlığın azalıp aydınlığın çoğalmaya başladığı bir gündür.
Tüm insanlığın ve bölge halklarının, acılarından arınıp aydınlık bir gelecek için umutların çoğaldığı , barış, mutluluk ve kardeşlik içinde nice Nevruzlar kutlamasını dilerim…