Aralık ayında yola koyuldu.
Saha çalışmalarını GAP, Doğu Karadeniz, Batı Akdeniz’de sürdürdü.
Çalıştığı il sayısı 16 oldu.
5 Mart’ta Samsun’a Karadeniz’e tekrar gelecek.
24. Dönem Milletvekili Umut Oranher seçimde olduğu gibi 31 Mart için de yine CHP örgütleriyle birlikte gereken her “bir oyun peşinde” koşuyor.
Gittiği kentlerde 3 ayaklı bir çalışma yapıyor.
Birinci ayak: Örgütü motivasyon, adayları desteklemek, seçim-seçmen sistem (bilişim) konusunda uyarma.
İkinci ayak: Seçmen ile çalışma. Enformasyon. Sandığa gitme motivasyonunu artıma. Onlara güven ve umut vermek.
Üçüncü ayak: İlin sosyo-ekonomik tomografisini çekmek. Sektörel bölgesel tespit ve öneride bulunmak ve kamuoyuyla paylaşmak.
Soruyorsun;
“İktidarın kötülüklerini, hatalarını anlatmaya gerek yok vatandaşa. O her gününü bunun acısını çekerek yaşıyor.CHP’nin umut vermesi, iktidara geldiği zaman o kişinin hayatını nasıl iyileştireceğini anlatması lazım.Avantajımız çok yeter ki CHP özüne dönsün.” diyor.
“Partide yönetici değilsin, milletvekili değilsin neden uğraşıyorsun, neden Anadolu’yu karış karış geziyorsun” diye soranlara da Melih Cevdet Anday’ın Sis Çanı şiiriyle yanıt veriyor:
“Uyumayacaksın/Memleketinin hali/Seni seslerle uyandıracak/Oturup yazacaksın/ Çünkü sen artık o sen değilsin/Sen şimdi ıssız bir telgrafhane gibisin/Durmadan sesler alacak/Sesler vereceksin/Uyuyamayacaksın/Düzelmeden memleketin hali/
Düzelmeden dünyanın hali/Gözüne uyku giremez ki...
Uyumayacaksın/Bir sis çanı gibi gecenin içinde/Ta gün ışıyıncaya kadar/Vakur metin sade/Çalacaksın.”
Devam ediyor;
“Denizim ben batık aşklarla dolu. Muhalefet partileri ‘seçmenleri sandığa gitmeye’ ikna etmek için daha fazla çalışmalı. Zira sandıktan umudunu kesmiş büyük bir kitle var. Güneş ufuktan, gelecek umuttan doğar. 1919’un 100. yılında o günkü ve bugünkü şartları kıyaslarsak umutlu olmamız için çok nedenimiz var, inanalım ve çalışalım. Ülkemizin zenginliği, potansiyeli tüm yurttaşlarımıza yeter aslında!Bu güzel insanlar çok daha zengin, sağlıklı, mutlu, geleceğe güvenle bakan bir Türkiye’de yaşamayı hak ediyor. Bunu sağlamak da biz siyasetçilerin öncelikli görevi”