Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) ile ilgili son dakika gelişmeleri merakla takip ediliyor.
EYT’den ilk sigortalı olduğu tarih 1999 yılının eylül ayından önce olanlar yararlanacak.
Bu biliniyor.
Askerlik, doğum borçlanması ve staj konusu gündemdeki yerini koruyor.
Çünkü net bir açıklama yapılmıyor.
Bilinen bir başka konuda kadın çalışanların 20 yıllık sigortalılık süresi ve 5 bin prim gün sayısını, erkek çalışanların ise 25 yıllık sigortalılık süresini ve 5 bin prim gün sayısını tamamlanması gerekiyor.
Askerlik durumu ile ilgili uzmanlar şu yorumu yapıyor:
“İlk sigortalı olduğu tarihten sonra askere gidenler, askerde geçirdikleri sürelerde primleri yatmadığından, bu süreleri borçlanarak, eksik prim gün sayılarını tamamlayabilirler. Bu durumda askerlik borçlanması sigorta giriş tarihini öne çekmez ama borçlanarak eksik prim gün sayısını artırır. Askerlik borçlanmasında tek bir istisna var. Çalışmaya başlamadan önce, yani ilk sigortalı olduğu tarihten önce askere gidilmişse; askerlik borçlanması yapılarak, ilk sigortalı olunan tarih borçlanma süresi kadar geriye çekilir. Örneğin, ilk sigortalı olduğunuz tarih 2000 yılının şubat ayı ise bu durumda EYT düzenlemesinden yararlanamazsınız. 1999 yılının haziran ayında askere gittiyseniz ve 18 ay askerlik yaptıysanız, askerlik borçlanması yaparak, ilk sigortalı olduğunuz tarihi Eylül 1999 öncesine çekebiliyor ve bu durumda da EYT düzenlemesinden yararlanabiliyorsunuz.”
Bu konuyla ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin ne diyor ona da bakalım:
“EYT için net tarih 8 Eylül 1999. Yıpranma hakkı, doğum ve askerlik borçlanmaları olsa bileişe başlangıç tarihi geriye çekilemez. Bunlar ancak eksik prim gün sayısını tamamlamak üzere yapılır. Yani o eksik kalan prim gün sayısını telafi eder. Ama işe başlangıcı geri çekmez. Öyle bir şey yok.”
Şimdi diyeceksiniz ki bunlar bilinen gerçekler, gazeteler yazıyor, televizyonlarda izleniyor.
Haklısınız ama; gündeki yakın takip etmedikleri için bilmeyenlerde o kadar çok ki, öğrendikleri zaman saçını başını yolanlara tanık oldum da onun için yazmak istedim.
Aracımın lastiklerini değiştirmek için gittiğim lastikçide çalışan biri yaptığı borçlanma ile ilgili olarak tepkisini şöyle dile getiriyordu:
“Yaptığım askerlik süresi ile ilgili borçlanma yaparsam emekliliğime yansıyacağımı ve çıkacak yasadan yararlanabileceğimi söylediler. Bankadan kredi çektim, tam 25 bin lira yatırarak borçlanmamı gerçekleştirdim. Hatta tanıdığım bir arkadaşımda köydeki ineği babasına sattırarak benim gibi askerlik borçlanması yaptı. Bakan beyin ‘askerlik borçlanması işe başlangıç tarihini geri çekmez’ şeklindeki açıklaması ile yıkıldık.”
Evet durum böyle.
Babasına ineğini sattıran, bankadan kredi çeken gibi yüzlerce binlerce örnek vardır.
İşte bunlar ve bu gibiler umut fakirin ekmeği diyerek askerlik borçlanmasının emekliliğe yansıması için mecliste görüşülecek yasa tasarısında bir düzenleme yapılabileceğinin umudu içinde gün sayıyorlar.
Vatan görevi yaparken ‘gel tezkere’ diyorlardı, şimdi ise ‘gel askerlik borçlanması’ diyorlar!
Borçlanmanın işe başlangıç tarihine yansımasını istiyorlar!