Ben bu mesleğe 1978 yılında Hürriyet Haber Ajansı Samsun Bürosu’nda başladım.
O yıllarda Hürriyet gazetesi tiraj bakımından Türkiye’nin en büyük gazetesiydi.
1996 yılına kadar bu gazetede özellikle spor muhabirliği yaparak her gün Samsunspor idmanlarını ve maçlarını takip ediyordum.
O yıllarda Samsunspor Başkanı İsmail Uyanık’tı.
Bir gün beni Nuri Asan Tesisleri’ne davet etti.
Bana bir yerel gazete çıkartma hazırlıklarında olduğunu söyleyerek, “Benimle çalışır mısın?” dedi.
Ben de teklifi kabul ettim.
Başka arkadaşlarında katılımıyla çalışmalara başladık ve Halk Gazetesi’ni kurma hazırlıkları yaptık.
O dönemin HALK’ı böyle ortaya çıktı, sonrasında çok badireler yaşadı.
Daha sonra Hedef Gazetesi’nin ‘vizyon büyütmesiyle’ bünyesindeki arkadaşlara, eski ve yeni bazı HALK çalışanları katıldı. Samsun basınında yeni bir yolculuk başladı.
İşte şimdi Samsun’un sesi olan bu gazete yani Hedef HALK böyle oluştu.
İyi ki de oluşmuş..
Bugün Yener Cabbar'ın genel yayın yönetmenliği yaptığı ve 7 il de okuyucular ile buluşarak yayın hayatını başarıyla sürdürüyor.
Şimdi esas konumuza geliyorum.
2019’da doların birden yükselmesiyle kağıt fiyatlarının doğal olarak artması bizim gazetemizi de zora soktu.
Bir gün masamda çalışıyordum.
Genel yayın yönetmenimiz odasına girdi.
Onun odasının kapısı hiç bir zaman kapalı olmaz.
Onu odasında çok düşünceli şekilde gördüm.
Az sonra da beni odasına çağırdı.
“Abi ekonomik yönden bayağı sıkıntıya girmek üzereyiz” dedi.
Gazetemizde 25 kişiden fazla çalışan arkadaşlarımız vardı.
Bunların hepsi sigortalıydı.
Yani hem maaşlar, hem sigortalar büyük para tutuyordu.
Bu nedenle, “Ne yapacağız abi? İşten adam çıkartmam lazım. Yoksa dönemiyorum” diyerek benim fikrimi sordu.
Ancak onun çalışanlarıyla olan diyalogları bir arkadaş gibidir.
İşten hiç kimseyi çıkartmamak için direniyordu.
O tarihlerde gazetemiz 24 sayfaydı ve Ankara’da basılıyordu.
Maliyet büyük rakamlar.
Bende kendisine gazeteyi 16 sayfaya düşürürsek kağıt masrafından ne kadar tasarruf ederiz diye sordum.
Hemen hesap makinesini aldı ve yaptığı hesapta 5 kişinin parasının çıktığını gördü.
Bu sıkıntıları hiç kimseye hissettirmedi.
Kimseyi işten çıkarmadı ve “Abi gittiği yere kadar” dedi.
KORONA VİRÜSÜ NEDENİYLE KİMSEYİ RİSKE ATMADI
Bütün dünyayı etkisi altına alan korona virüsünün ne kadar büyük bir tehlike olduğu henüz anlatılmamışken, Yener Cabbar önemli bir öngörü ile ben ve benim gibi yaşı 65’in üzerinde olan herkesi evlerine gönderdi.
Birkaç gün içinde de tüm çakışanlarına evden çalışılacağını ifade ederek herkesi bu tehlikeden korudu.
Ben Davut Aktaş olarak kendisine teşekkür ediyorum.
Dahası da var hiç kimseyi işten çıkartmayarak, maaşlarını ödeyerek mağdur etmedi.
Bu ona yakışan büyük bir sorumluluktu.
SAMSUN'UN İYİ Kİ BÖYLE BİR GAZETESİ VAR
Gazetemizin Yener Cabbar yönetiminde Samsun’un bütün sorunlarını cesurca gündeme getirmesi ve tecrübeli kadrosu ile bunu her sabah okuyucuların önüne sunması bu şehir için büyük bir şans.
Okuyucularımızın da bunun değerini bilerek gazetemizin tirajını her geçen gün arttırması yapılan işin doğruluğunun kanıtıdır diye düşünüyorum.
ENGİN CANER CABBAR'I KUTLUYORUM
Spor sayfası editörü Caner Cabbar’da kendi gençliğimi görüyorum.
Bitmez tükenmez enerjisi ve iş disiplini sayesinde bizler onu bu dönemde yalnız bırakmak zorunda olsak ta, o işini muhteşem yapmak için var gücü ile çalışıyor.
Herkes gibi oda evden çalışıyor.
Yaptığı haberlerle tüm sporseverlere farklı bir spor sayfası sunmaya çabalıyor.
Bunda da başarılı oluyor.
Kendisini tebrik ediyorum.
Biraz daha dayan.
Bu zor günleri atlatacağız ve yine birlikte çalışmaya devam edeceğiz.