Teknik Direktör Ertuğrul Sağlam, Keçiörengücü galibiyeti ve Adana Demirspor beraberliğini alan kadroyu bozmayarak bir istikrar yakalamak istemiş belli ki.
3 haftadır aynı kadro ve oyun düzeniyle Altınordu karşısına çıktı takım.
Daha önce 18’de yer alan 3 oyuncu ise kadro dışı kalmıştı; Oğuz, Ercan ve Yameogo.
İyi olmasına rağmen Plumain ise geçen hafta olduğu gibi 18’de kendine yer bulamayanlardan biri oldu.
Kupa maçı performansı da değerlendirildiğinde doğru bir karar.
Yabancı konusuna daha sonra değineceğim, öncelikle Altınordu maçına bir bakalım yeniden.
Sezonun en verimli ilk 45 dakikasını izledik. Direkten dönen toplar, ofsayt gerekçesiyle sayılmayan gol ve bir çok pozisyon.
Maçı ilk yarıda koparabilecek bir takım görüntüsü vardı. Şanssızlık, beceriksizlik adını ne koyarsanız artık.
Maçın başında Ahmet Dereli’nin alt pastan dışarı vurduğu kafa pozisyonu dışında Altınordu’ya ilk yarı hiç şans vermedi Yılport Samsunspor.
Bu kadar pozisyona rağmen skor üretememek ayrı bir konu.
Oyun anlamında elbette eksikleri var takımın ama mücadele noktasında iyi bir günündeydi.
İkinci yarıda da Ahmet İlhan’ın, kafa vuruşuyla gelen skor dezavantajına hemen cevap vermek önemli. Gol gecikseydi daha büyük sıkıntılar olabilirdi.
İlk yarıdaki kadar üretken olamasa da rakibin savunmayı geri çekip Samsunspor’a alan daraltması ikinci golün gelmesine engel oldu.
Sadece doldur boşalt ile pozisyon üretmek, uzaktan şut ve duran top organizasyonu anlamında etkisizliği bir teknik direktör sorunu olarak görebiliriz.
Altınordu maçını iki puanın kaybedilmesi olarak görmeliyiz. Rakibi bu denli yumuşak yakalayıp pozisyon üretkenliği sağladığınız bir maçta hanenize 3 puanı yazdırmalıydınız.
Milli ara bazı sorunların da aşılması, sakatlıkların düzelmesi açısından da bir fırsat olacaktır. Umarım bunu iyi değerlendiririz.
YABANCI TRANSFERLER KONUSU
Sezon başında Başkan Yüksel Yıldırım’ın ortaya koyacakları futbolu anlatırken, sağ ve sol kenar hücum organizasyonlarından bahsetmesi, orta sahanın güçlü olmasına vurgu yapmasından hepimiz umutlanmıştık.
Süper Lige çıktığımız sezonda Agbetu ve Zenke ikilisine benzer yabancı oyuncular hayal etmiştik.
Ama ne Plumain ne de Gysai, topla hızlanan oyuncu tipi değil. Rakip kaleye kısa sürede inen oyuncu özelliklerine sahip değiller.
Zaten Plumain 18 dışında kalması, Gyasi’nin 11’de tercih edilmemesinin altındaki nedende bu.
Tomane ve Boli’nin sakatlıkları Saviceviç’in de henüz Kubilay’ın ortaya koyduğu performans ve istatistiğe ulaşamaması da yabancı tercihlerinin sorgulanmasına neden oluyor.
Ertuğrul hoca son 3 haftadır takımın 11’inde yer alan 8 oyuncusunu geçen yıl ki kadrodan tercih ediyor.
Bu bile transferlerin başarı/başarısızlığını ortaya koyuyor.