Gözden ırak olan gönülden de ırak oluyormuş ya, gerçekten doğruymuş!
Sosyal medyada görüntülerini görmesek, Derecik Mezarlığı’ndaki gidişatın üzücülüğünden haberdar olmayacaktık.
“Benim orada bir yakınım yok ki, bana ne!?” deyip geçebilirdim belki, kendime bu acımasızlığı yakıştırsaydım ya da “Ölmüşler zaten, yıkılsın mezarları ne olacak ki?” de deseydim kendimden nefret ederdim galiba.
İzlediklerim beni mahvetmişti ama yine de kalkıp gitmek istedim oraya, durumu yakından gözlemleyip hissettiklerimle yoğurup anlatmalıydım bu durumu.
Öyle de yaptım…
Mezarlığa ilk gittiğinizde her şey normal görünüyor, alt kısımlarda sorun yokmuş gibi görünüyor hatta ama çatlamaya başlayan mezar taşları, yarılmaya başlamış betonlar göze çarpıyor.
Asıl mesele mezarlığın orta alanına gelince başlıyor, ilk gördüğüm anda hem şok oldum hem de çok üzüldüm.
Hayatları boyunca saygı görmüş mü, nasıl zorlu bir yaşamdan geçmişler bilinmez, ama o insanların mezarlarında çok büyük bir saygısızlık vardı!
Heyelan olduğunu bilmesem, deprem olduğunu düşüneceğim bu yerde; çoğu mezar taşları kırılmış, alt kısımlarında boşluklar oluşmuş, bazılarının baş kısmı toprağa gömülüp alt kısmı havaya kalkmış, kiminin mezarı bir başkasının mezarına doğru yıkılmış.
Bazı yeni defnedilmiş insanların mezar isimlikleri de üstten gelen baskıyla eğilip bükülmüş.
Bastığım toprak normal bir zemin mi, yoksa kayan mezarlardan biri mi diye tedirgin oldum birçok defa?!
İşin aslına bakarsanız; önce aşırı kurak ile toprakların yarılması, sonra aşırı yağışların suyu yukarıdan aşağıya indirmesi, mezarlığın birçok yerinin dolgu toprak olması derken bu olaylar yaşanıyor. Önlem alınmış mı derseniz? Ben bir önlem göremedim!
Mezar aralarında, yarılan ve yukarıya doğru fırlayan beton yollara köprü niyetine çakıl taşları dökmüşler işte, olan o!
Kabir ziyaretine gelenlerden görüştüğüm birkaç kişi durumun vaziyetine ve hiçbir şey yapılmayışına üzülürken, toprak görünümlü mezarların içlerinin su dolu olduğunu da söylediler. Hem üzülerek hem de şaşırarak dinledim yaşadıkları bazı olayları.
Oradan ayrıldığımda birçoğu gibi ben de unutur muydum, aklımdan çıkar mıydı acaba diye düşünüp üzüldüm…?
Mümkün değildi, insan olan unutmazdı!
İnsanoğlu bekleyip erteleyebilir ama hepimiz biliyoruz ki doğa durmaz, bugün gördüğümüz bu üzücü görüntüler eğer önlem alınmazsa daha da ilerlemiş olacaktır.
Bizim gördüğümüzü yetkili kişilerin de görmesi ve önlem alması dileğiyle…
Elinize emeğinize sağlık her yazınızı hevesle okuyorum ❤️????????