Hafta içerisinde, Tottenham Teknik Direktörü Conte’nin "Bir sportif direktör arkadaşım, 'Eşini seçerken hata yapabilirsin ama kaleci ve forvetini seçerken hata yapamazsın' demişti. Benim için futbolu en iyi anlatan budur." sözleri futbol kamuoyunda çok konuşuldu.
Dün oynanan Ümraniyespor-Samsunspor maçı da Conte’nin bu sözlerini adeta haklı çıkaran anlara sahne oldu.
Geçen haftaki Denizli galibiyeti ile İstanbul’a moralli gelen Samsunspor nispeten dengeli devam eden maçta önce Nurullah’ın, sonrasında da Alp’in hatalarıyla hem eksik kaldı hem de geriye düştü. Play-off potasındaki iddiasını sürdürebilmek için sahaya çıkan Samsunspor, bu son derece kritik haftada iki kalecisinin hatalarının bedelini ağır ödedi..
Bu seviyedeki karşılaşmalarda böylesine major hataların telafisinin olmadığına bir kez daha tanık olduk. Kalecilerin bir libero kimliğinde oyunu takip etmek zorunda olduğu günümüz futbolunda Nurullah’ın pozisyonu daha önce sezmesi gerekirdi. Bu pozisyon aslında 2 yıl önce Beşiktaş’ın kalesine yakıştırılan Nurullah’ın neden bir üst seviyeye kendisini taşıyamadığının ve Samsunspor’da halen neden kaleci tartışmalarının yapıldığının da cevabı…
Kaleci hatalarına, son dönemin formda isimleri Yasin ve Fofana’nın etkisiz oyunları da eklenince Ümraniye deplasmanından puan çıkaramadı kırmızı-beyazlı ekip ve playoff yolunda büyük yara aldı…
Samsunspor yanlış kadro planlamasının, takımdaki kalite eksikliğinin, teknik direktör istikrarsızlığının sonucunda taraftarın beklentisinin çok uzağında bir sezonun daha sonuna yaklaşıyor. Bu yıl bu kadro ile tamamlanacak, belki Samsunspor bir üst lige çıkmayı da başaracak ama kulübün herşeyden önce bir futbol aklına ihtiyacı olduğu gerçeği değişmeyecek. Samsunspor’un, taraftarının hayalindeki konuma bir an önce erişebilmesi ümidiyle, hoşça kalın…