Ertuğrul Sağlam, Perşembe günü düzenlediği basın toplantısında "Yaklaşık 7 gün oldu. Bu dönem içerisinde bir çok şeyi değiştirdik demek yanlış olur" dedi ama ben takıma dokunuşlarını Sarıyer maçında fazlasıyla hissettim.
Hem taktiksel, hem zihinsel açıdan.
Futbolcuların istek ve arzusuna bakıldığı zaman, Ertuğrul hocanın takıma moral ve motivasyon kazandırdığı net bir şekilde belli oluyor.
Bu mental açıdan takımın ileriye gittiğini işaret ediyor.
Taktisel açıdan bakıldığı zaman, Samsunspor zaman zaman rakip kalede baskı kuruyor, zaman zaman da topu "bilerek" rakibe veriyor.
Tabi bunun bir nedeni var.
Ertuğrul hoca, rakibi sürekli kendi yarı sahasına hapsederse, kapanmış, gömülmüş savunmayı açmakta zorlanacağını iyi biliyor.
O yüzden rakibin üzerine gelmesini istiyor ki geriye yaslanmış o savunma ve orta saha oyuncularının ileriye çıkmasını, dağılmasını sağlıyor.
Böylece rakip topla oynarken özellikle 2. bölgede kazanılan toplarla Samsunspor tehlikeli kontra ataklar üretiyor.
Sarıyer maçında bunu fazlasıyla gördük.
Taner Taşkın, İsmet Taşdemir ve İrfan Buz'un en fazla hata yaptığı konulardan biri buydu.
Rakibi yarı sahasına hapsedip, sadece baskı kurarak gol kazanmak.
Gol bulamazlarsa, şanssızdık, rakip doksan dakika kapandı, savunma yaptı, yattı kalktı diyip geçiştirmek, ama bir B Planı üretmemek.
Ertuğrul hoca baskı kurup gol atamayacağı zamanlar için kendisine bir B Planı üretmiş gibi gözüküyor.
Oyunun belirli zamanlarında uyguluyor.
Özellikle ilk yarıda bulduğumuz pozisyonların oluşumu böyle gerçekleşti.
Bahattin'in golü böyle geldi.
Bu Ertuğrul hocanın sadece Sarıyer'e karşı uyguladığı bir yöntem mi olacak?
Yoksa Samsunspor'u bu yönteme iten Sarıyer'in oynadığı futbol mu oldu? İlerleyen zamanlarda daha net göreceğiz.
Ama ben Ertuğrul hocanın tek bir oyun planıyla hareket edeceğini düşünmüyorum.
Cebinde bir B planı, hatta C planı bile mutlaka olacaktır.
Önemli olan bu oyun planlarına tüm takımın sadık kalmasıdır.