Taraftar bir futbol kulübünün her şeyidir...
Başkanlar, yöneticiler, futbolcular hatta kulüp personeli, herkes gelir geçer, onlar kalır.
Her şeyi onlar yaşar.
Samsunspor'da onlarca başkan geldi gitti, daha bir buçuk sene önce bu kulübü kayyum bile yönetti.
Dün ve bugün başkanlık, yöneticilik, teknik direktörlük ve futbolculuk yapanlar belirli dönemlerde Samsunspor'un tarihinde yer aldılar, her zaman değil.
Ama taraftar hep vardı.
90'lı yıllarda Süper Lig'de fırtınalar estirirken, 2006 yılında ligden düşerken, 2011 yılında TFF 1. Lig'de şampiyon olurken, bugünde aynı taraftar, aynı tribün liderleri vardı.
O yüzden bu taraftarın düşüncesini, söylediklerini herkes dikkatlice dinlemeli, saygı göstermeli.
Sevinci de hüznü de onlar yaşadı.
Geçmiş ile bugünün kıyaslamasını en iyi yapacak olan taraftardır.
Bugünün kıymetini en iyi onlar bilir.
Ümit İren, Mehmet Sarıözkan ve Emir Ay'ın söyledikleri, düşünceleri, yaptıkları çağrılar aslında Türkiye'nin hatta dünyanın dört bir yanında yaşayan Samsunspor taraftarının ortak düşüncesidir.
Farklı düşünenler de olabilir, her camiada çatlak sesler olur, özellikle büyük camialarda.
Onlara da saygı gösterilmelidir ama doğru bir tanedir ve o da Ümit ağabeyin, Mehmet ağabeyin ve Emir kardeşimin söyledikleridir.
Başkan Yıldırım'ın "tek ses" çağrısına kayıtsız kalmayan tribün liderlerinin aldığı ortak karara uymak her Samsunspor taraftarının görevidir.
Sarıyer maçında tribünler, 70'den 70'e herkes, "tek ses" uygulamasına ayak uydurmalı, kulüp yönetiminin vizyonuna yakışır bir duruş sergilemelidir.
****
Buranın özellikle altını çiziyorum;
Yüksel Yıldırım'ı desteklemek, İsmail Uyanık'a karşı olmak değildir.
Son günlerde ortaya çıkan şu ayrımcılıktan bir an önce herkesin kurtulması gerekiyor.
Bu ayrımcılığı yapanlar, ilerleyen zamanlarda Başkan Yıldırım ve Uyanık'ı bir fotoğraf karesinde yan yana gördükleri gün yanlış düşüncede olduklarını anlayacaklardır.
Kimler, kimlerle yan yana geldi bu hayatta, o yüzden "yok olmaz" demeyin.