İlyas Kubilay Yavuz.Bu çocuk farklı.Bu çocuk özel.Yine yaptı yapacağını.Açtı kilidi.Çok iyi vurdu.Kapanan takımı açmayı bildi.
Bandırma maçı Ümraniye maçının havasını dağıtmak,geride bırakmak için önemliydi.Kazanmak gerekiyordu ve kazanıldı güzel oyunla.
Evet güzel oyun. Rakibin tek planının Samsunspor ‘u oynatmamak ve topun arkasında kalabalık kalarak savunma yapmak olduğu bir maçta. Erken bulunan gol erken yenen gol maçı ilginç hale getirse de oyunun genelinde topa hakim olan,kazanmak isteyen taraf Samsunspor'du. Zaman zaman tempo arttı zaman zaman düştü. Ama hep pozisyon arayan, rakibin üstüne gitmeyi düşünen bir Samsunspor izledik. Duran toptan gelen gol dışında rakibin akılda kalan bir tehlikesi yok. Son 10 maçın 7’sini kazanmış bir Bandırma takımına karşı bariz üstünlük sağlayan bizdik.
Takımın oynadığı sabırlı oyuna,oyun disiplinine dikkat çekmek lazım.
Dje dje tam bir omurga kemiği. Yine takımın en iyilerindendi. Hem hücumda atak başlangıçlarında hem savunmada rakibi karşılamada ön plana çıktı. Buna paralel Vukan Saviçeviç’in her geçen gün oyuna katkısının arttığı çok net görülüyor.
Mathias ilk kez 11’de ve yerinde oynarken aranan 9 numara gibi bir hava verdi. İki topu direkten dönen Mathias'ın golle tanışması onun için de iyi bir başlangıç oldu. Orta alana gelip top alması, sürekli deplase olabilmesi, ceza alanında etkili vuruş tekniği ile ilerisi için umut verdi.
Yasin Öztekin solda oynadığı bölümlerde daha etkili olduğu gösterdi.
Caner Arıcı ‘nın maç eksiği gözlerden kaçmazken Gökhan Karadeniz’in beklentilerden uzak bir oyun ortaya koyması dikkat çekiciydi.
4 gol 4 asistle skora en çok katkı veren nöbetçi çilingirimizi bir kez daha ayakta alkışlıyorum.
Sağlam adımlarla hedefe koşan bir Samsunspor var. Duyan duymayana, gören görmeyene ya da görmek duymak istemeyenlere anlatsın.