Bir deplasman takımından beklenilenin aksine bir anlayış içinde gördük sahada Adana’yı. Önde baskı ile Samsunspor defansını hataya sürükleme niyetindeydiler bir kere. Pas oyunu ve oyun akıcılığında çok daha etkin ve üretkenlerdi. 29’da, ev sahibinin Ayite ile ilk gol deneyimine teşebbüs ettiği ana kadar, 3 kez Furkan’a takılmaları bu oyun iştahlarının bir sonucuydu. Önde Mageye ve Bahattin...
Arkasındaki destek oyuncu Bekir ve soldan yaptığı sürpriz çıkışlar ile Gökhan Süzen oyunun gidişatına direkt etki eden isimlerdi. Aynı etkiyi gösterebilen Samsunsporlu bir oyuncunun olmayışı ilginçti. Aynı zamanda gelecek adına da kaygı verici ve düşündürücüydü tabii. Bireysel performanslardaki yetersizlik ve formsuzluklar bir yana plansızlıkta sırıttı bu kez. Oyun liderliğini üstlenmesi beklenen Cheubike, bu beklentileri vermekten çok uzaktı. İlk kez forma şansı bulan Oğuzhan... Ve Gökay’da...
Adana’nın oyunu tutma becerisi biraz da bundan geldi. Fazla yumuşak kalan orta sahada Ramazan tercihi, daha ikna edici bir kadro olabilirdi. Ama hoca onu ancak 77’de, hem de oyun 0-0’ken ancak düşündü, bu da bir başka ilginçlikti. Nerede ise pozisyonsuz geçtiği maçı, son dakikada Samaras zoru değil de kolayı yapabilse yine de kazanacaktı Samsunspor. Keyifsiz ve umut vermeyen bir futbol gününde...