Ülkenin en iyi yabancı oyuncularına sahip takımı Belediye. Maalesef. Samsunspor ise tam zıttı. İki takım arasındaki kaliteyi belirleyen ana etken o.
Ofansif becerili orta saha Hollmen ve defansifi Mahmut'un yokluklarına rağmen... Maç boyunca kontrolün Belediyeliler'in elinde olması Samsunspor'da top becerisine sahip oyuncu olmayışından kaynaklandı.
Fink Hakan ve her iki Murat benzer özellikli oyuncular. Ama doğru yapılanmış bir takımda olması gereken bu değil.
Aranan homojen bir yapı!
Yani birbirlerini tamamlayan oyuncular.
Ligde kalma mücadelesi veren bir takımın daha agrasif yapıda olması gerekmez mi? İlk gol denemesi 35'de oldu Samsunspor'un. Hakan zoru yaparak topu dışarı attı. Belediyeliler ise ev sahibi takımın cesa sahası içi veya civarında nerede ise cirit attı.
Süreci hızlandıran ise genel hakemliği berbat olan Koray Gencerler'di. Oyun 1-1'e gelebilecekken, Fink'e yapılan hareketin karşılığı penaltı değil de neydi? Ya da sarı kartlı Ekrem'in ikinci sarı karttan atılması gerektiğini görmezden gelmesi!
Arif Erdem bile uyandı. Hemen oyuncusunu dışarı alırken, Gencerler sandalyeyi çeken isim olarak akılda kaldı.
Bu takım Serdar Özkan oyuna girdikten sonra atak yapabileceğini hatırladı ancak. Manisa'da ki gibi...
Ama ikinci 45'le birlikte Adem, Akaki, Hakan Aslan ve Bahia'dan oluşan defans bloğu ile oldukça aciz durumlara düştü.
Belediye forvetinin yaptığı kedinin fareyle oynaması gibi bi şeydi.
Takke düşüp kel görünmüştü aslında.
Kemal'in olmadığında diğer defans oyuncularının foyalarının ortaya çıktığı için...