Samsunspor sahasında Hacettepe’yi ağırladı.
Herkes gibi ben de çok rahat bir galibiyet elde edeceğimizi düşünüyordum.
Çünkü rakibimizin ligdeki durumu belliydi.
Ayrıca geçen afta ilk 11’inden 4 oyuncu da kırmızı kart görmüştü.
Yani rakibimiz oldukça yaralıydı.
Ligin de en fazla gol yiyen ikinci takımıydı.
Hal böyle olunca da bol gollü bir müsabaka izleyeceğimiz kanısına vardım.
Ama hiç de öyle olmadı.
İlk yarıda özellikle Bahattin’in neredeyse yüzde yüz denilecek 2 pozisyondafileleri havalandıramaması sonucu devre 0-0 sona erdi.
İkinci yarı başladığında Bahattin kendisini affettirircesine 49’da Kırmızı-Beyazlıları 1-0 öne geçirdi.
Bu golün ardından farkın artacağını bekliyorduk.
Ama beklentilerimiz yine karşılıksız çıktı.
76’ncı dakikada penaltıdan kalemizde gördüğümüz golün ardından stres dolu dakikalar da başladı.
Maçın kırılma anı Hacettepeli Yağız’ın 85’inci dakikada kaleci ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda topu dışarı atmasıydı.
O pozisyon gol olsaydı çok farklı şeyler yazıyor, konuşuyor olacaktık.
Neyse ki uzatma dakikalarında Kubilay ile golü bulduk ve futbol adına hiçbir şey yapmadığımız maçı kazanmayı başardık.
Şampiyonluk yalındaki rakibimiz Manisa FK, yoluna doludizgin devam ederken bizim bu şekilde kör topal ilerlememiz, “Acaba o sene bu sene değil mi?” sorusunu da akıllara getirdi.
Umarım devre arasına kadar kayıpsız gideriz.
Aksi halde hayaller şampiyonluk, gerçekler play-off olur.
Bu arada artık saha zemini için kötü bir şey söylemeyeceğim.
Baksanıza, Hacettepeliler bizim beğenmediğimiz saha zeminini o kadar çok sevmişler ki yatan kalkmadı.