İyi Parti Gen Bşk Meral Akşener Samsun İl Kongresinde yaptığı konuşmada ‘İYİ Parti TBMM’ye girdi; Ak Parti çoğunluğu ilk kez kaybetti, bir şey değişti; her şey değişti. İYİ Parti’nin iktidar olmasıyla sorunlar çözülecek, bunun için de çok çalışılması; her eve girilerek, herkesin elinin sıkılması, oyunun alınması gerekiyor. Erdoğan başörtüsü konusunu istismar etti, çözmek gibi bir derdi hiç olmadı, bu nedenle CHP’nin teklifini gollük pas olarak değerlendirdi.
Anayasa ve cumhuriyetin değerleriyle korunması, haklının hakkını, haksızın cezasını alması, silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Ülkü Ocakları Eski Gen Bşk, Hacettepe Öğretim Üyesi Doç Dr Sinan Ateş’in faillerinin yakalanması ve yargılanması için birinci parti olmalıyız.’ dedi.
Ülkü Ocakları Eski Gen Bşk Doç Dr Sinan’ın ateşi milletin yüreğini yaktı, sönmez yağmurla, karla! Failler yakalanıp hak ettikleri cezayı almadan sönmez bu yangın maşalarla, kuklalarla. Maşayı tutan, kuklayı oynatan ellerin sahibi yakalanıp en ağır şekilde cezalandırılmadan sönmez bu ateş, bugün sönse de başka bir yerde başka bir zaman yine alevlenir.
Akşener, birbiriyle tek başına kalarak, birbirini yemeden kuzu, ot ve kurdu tek kayıkla nehirden karşıya nasıl geçirileceğinin hesabını yapmaktan zayıf düşmüş, çok kilo vermiş. Geldi, gördü, görüldü, kongreye katıldı, Samsun’da hiç kalmadan gitti. Belli ki zamanla yarışıyor.
Herkes delegeye odaklandığı için oyu olmayanın salona gelmesine hiç kafa yorulmamış. 650 delege ailesiyle gelse başkasına gerek kalmaksızın kongre alanı festival alanına, görsel şölene dönüşürdü. Kongreye katılım yeterliydi, ancak ‘İYİ Parti’yi 1. Parti, Akşener’i başbakan yapacak coşku kongrede var mıydı?’ sorusu için ‘yapılacak çok iş var’ derim.
Faaliyet raporuna göre; partinin tanıtım giderleri yok denecek kadar az. Herkes veya her ülke bir şey üretir. Ancak tanıtım ve pazarlama yapamadığı için ürettiği elinde kalır.. Erdoğan’ın medya gücü göz önüne alındığında medyasız ne yapılanlar ne de feryat ve figanlar duyulur. Yapılanlar ilgililere duyurulamazsa yapılmamış sayılır. Yapmak kadar ilgilisine ulaştırmak da önemlidir.
Kongreler, sadece başkan seçiminden ibaret olmamalı, aynı zamanda derde derman olmasa da tercüman olması gerekir; Samsun’un temel sorunları masaya yatırılarak mikro ve makro, kısa, orta ve uzun vadede yapılacaklar kısaca anlatılmalıydı.
Özelleştirilen veya hurda demir fiyatına satılarak, işsizliğe neden olan fabrikaların yeniden açılması, Elektrik dağıtımının yeniden kamulaştırılması, sağlık ve eğitimdeki aksaklıklar, tarımsal kalkınma, teşvik gibi konular kısa da olsa dile getirilmeliydi. İYİ Parti’nin ekran yüzü Samsun Milletvekili Gen Bşk Yrd Erhan Usta mutlaka konuşmalıydı..
Başkan adaylarından mevcut başkan Aksoy misyon üzerinden vefa vurgusu yaparken Şenol vizyon üzerinden yapacaklarını anlattı. Göz olanı akıl olacağı görür; Aksoy’un iki kattan fazla oy alacağını oylama başlamadan oradaki partililere de Aksoy’a da söyledim.
Zaman zaman yazıyorum bir şeyin yapılıp yapılmadığı kadar söyleniş veya yapılış tarzı da önemlidir. Su istediğiniz iki kişiden biri hiç getirmezken diğeri getirdiği suyu başa kakarcasına masaya çarparsa getirmesinin bir anlamı kalmaz.
Şenol iyi niyetli olarak projesini anlatsa da karşısındaki delegeyi parayı verenin çaldığı düdük durumuna düşürme ihtimalini göz ardı ettiğini kendisine kongreden önce söyledim. Biz millet olarak Kara Murat, Malkoçoğlu tiplemelerinde olduğu gibi kendimizin hangi durumda olduğuna bakmaksızın dardaki, zordakinin yardımına koşarız. Delege kendisinin veya eski başkanın satıldığı izlenimi yaratmak istemez ve de öyle oldu.
Strateji; fırsat v e tehditleri bir arada görebilmek, fırsatlardan sırasıyla yararlanırken tehditlere de sırasıyla önlem alabilme becerisidir. Bu da tecrübeyle kazanılır.
