Muhalefet miting yaparak sesini duyurur, başbakan gereğini yaparak. Başbakan da sokağı seçti. İlk illerde genel ve yerel seçimlerden daha fazla kalabalık toplanınca kalabalığın cazibesine kapıldı. İçerik ve üslup unutuldu. Ancak mitinglerin sayısı arttıkça cazibesi azaldı. Samsun’da beklenen kalabalık sağlanamadı.
Bugüne kadar gündemi belirleyen aksiyonerliğiyle övünen Başbakan Erdoğan Gezi Parkı eylemlerinden sonra gündemin takipçisi; reaksiyoner oldu. Başbakan için çok sinir bozucu bir şey. Başbakanın ezberi bozuldu.
Başbakan her ilde o ilin beklentileriyle ilgili açıklamalar yaptığı için merakla dinlenirdi. Oysa Samsun’da yaptığı konuşma Kayseri'nin, Ankara'nın, İstanbul'un aynısı oldu. Başbakan Cumhuriyet Meydanı’nda konuşmasını sürdürürken insanların bir kısmı alandan ayrıldı. Çünkü ne konuşulacağını biliyorlardı.
‘Dört aydır şehit gelmiyor, camide içki içildi, kızımın başörtüsüyle oynandı, faiz lobisi’ v.s. bunları vatandaş ezberledi. Kaldı ki Başbakan Erdoğan şehit cenazesi kaldırılmıyor dediği sırada terörle mücadelenin en üst komutanları; generallerin de içinde bulunduğu helikoptere ateş açıldı, helikopter isabet aldı, pilotun becerikli manevraları sayesinde ateşten kurtularak güvenli bölgeye indirilebildi.
Başbakan şimdi ‘Şehit cenazesi yok’ diye övünüyor. Helikopter isabet alsaydı, ‘Barış ortamını bozmak isteyenler var’ diyecekti. O generaller de bu dünyadan gidecekti. Gidene de, kalana da lafı var Sayın Başbakanın. Ama eskisi kadar inandırıcı olamıyor.
Dün tüm kameralar halkın gözüne tutuluyordu ve halk göremiyordu. Bugün kameraların bir kısmı halkın önüne tutuluyor ve halk önünü görmeye başladı.
Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı tartışılır hale geldi
Kendilerine çizilen hudutları dar bulan ve bu hudutları genişletmek isteyenler bulundukları illerde gösteri yaptılar ve yapıyorlar. Aynı yerlerde insanları diri diri yakan teröristlere müdahale etmeyen veya edemeyen polis, her şeyine karışılmasından rahatsız olan sivil göstericilere şiddet uygulayınca vicdanının sesini dinleyen herkes (AKP’liler de dahil) sivil eylemcilere destek verdi. Kimi bizzat giderek, kimi ışığını yakıp söndürerek, kimi tenceresine tavasına vurarak, kimi ekmeğini bölüşerek v.s
AKP’nin oyları bugün itibarıyla fazla düşmemiştir. Ancak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın itibarı düşmüştür. Cumhurbaşkanlığı tehlikeye girmiştir. Halkın yarısının temsilcisi durumuna düşen birinin halkın tamamını temsil edecek bir göreve talip olması artık zorlaşmıştır.
Gündem belirleyen Erdoğan, belirlenen gündemlerin peşinden koşmak zorunda kalmıştır. Başbakan Erdoğan eylemcilerin değil; kendi rakiplerinin oyununa gelmiştir. Cami’de içki içilmediği Başbakan’a yakın gazeteciler ve cami görevlilerince açıklanmasına rağmen Koskoca R.T.Erdoğan ‘Camide içki içildiğini’, başı kapalı birçok eylemciye rağmen ‘Başı kapalıların saldırıya uğradığını’ ısrarla her şehirde, her mitingde söylüyor.
Başbakan kaybettiklerini, miting yapıp daha fazla ayrıştırarak değil; mitingleri durdurup, toplumun tamamının temsilcisi olduğunu göstererek kazanabilir. Hazır siyasi muhalefet bu direnişi oya dönüştürememişken Başbakan Erdoğan’ın yapacağı budur.