Türk milleti kısa iki hafta içinde iki defa sandığa gitti, çeşitli kışkırtma ve provokasyonlara rağmen büyük bir olgunluk içinde oyunu kullandı önce TBMM’de kendini temsil edecek olan milletvekillerini iki hafta sonra da cumhurbaşkanını seçti. Bu açıdan bakıldığında seçimin ilk kazananı millettir.
Milletin tercihini eleştirenler öncelikle kendilerini eleştirmelidir. Defalarca yazdığım gibi oy vermeyeni değil; almayanı veya alamayanı eleştirmek gerekir, oy verilmez, alınır. Her partinin her sandıkta kurul üyesi ve müşahidi var, usulsüzlük varsa itirazla düzeltilir. Her sonuç milletin iradesidir ve sonuca saygı duyulması gerekir.
Fırsat ve tehditleri bir arada göremeyen, fırsatlardan sırasıyla yararlanamayan, tehditlere karşı sırasıyla önlem alamayan, Porsche veya Ferrari garajda bekletilerek, düşük hızlı bir araçla yarışa katılan kaybetmeye mahkumdur.
TÜRK MİLLETİ BÖLÜNMEZ BİR BÜTÜNDÜR
İstanbul ‘da imam MG Cuma namazı hutbesinde ‘Kardeşim, silahlarınızı hazırlayın. 28 Mayıs akşamı silahlarınızı ayarlayın, benim iki tane silahım ağzına kadar dolu. Nedir bu sizden çektiğimiz? 80 yıldır bu ülke sizden ne çekiyor, Ermeni döllerinden ne çekiyor. Bu kadar şehitlerimiz var’ dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı, cami cemaati ve sosyal medyadan gelen tepkiler üzerine soruşturma başlattı, İmam soruşturmanın sonuçlanması ve olayın aydınlatılması amacıyla görevinden uzaklaştırıldı.
Avukat Cingil tarafından yapılan başvuruda, İmamın ‘tehdit, halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama, görevi kötüye kullanma ihmal gibi suçları işlediği, toplumda kutuplaşmaya, şiddete ve düşmanlığa yol açabileceği iddiasıyla soruşturma başlatılması, soruşturma süresince tutuklu yargılanması ve cezalandırılması istendi.
İslam dini yokluğuna kısa süre dayanılabilen hava ve su gibi hayat verir. Söz konusu din taciri imamların elinde hayat veren din; havanın kasırgaya, suyun sele dönüşmesi gibi hayatları söndürür. Söz makas gibidir. Doğru söz kaftan, yanlış kefen biçtirir insana.
Hangi etnik kökenden, hangi inançtan veya mezhepten olursa olsun, aynı bedende can gibiyiz, cana can veren kan gibiyiz, yanıp da bitmez köz gibiyiz. Biz ayrılamayız; siyasiler, din taciri imamlar, her türlü bölücüler, içerde ve dışarıdaki düşmanlar, yıllar, yollar ayırsa bile biz birbirimize can bağıyla bağlıyız, ayrılamayız. Herkes ayrılacağımıza inansa da biz ayrılamayız.
Barış dini İslam’ın öğretmek için maaş alan imamın camide; Cuma hutbesinde savaş naraları atması, halkın bir kısmının diğeriyle çatışmasını tahrik ve teşvik etmesi ne göreviyle ne de İslam’la bağdaşır. Hemen derhal meslekten ihraç edilmesi ve camilere girmesi engellenmelidir.
