‘Sular yükselince balıklar karıncaları, çekilince de karıncalar balıkları yer’ güç ne karıncalarda ne de balıklardadır, güç suyun seviyesindedir. İstihbarat örgütlerinde de savaş -daha avantajlı bir- barış için, barış da -daha güçlü girilecek bir -savaş için yapılır.
İstanbul özel yetkili savcılarının MİT Müsteşarı ve mensuplarını ifadeye çağırmaları kriz yarattı. Savcıların, Müsteşar Hakan Fidan’ın Ankara’da talimatla ifadesinin alınmasını istemesi, ifadeye davet ettiği diğer 4 MİT mensubu hakkında da yakalama kararı çıkarması krizi tırmandırdı. İfadeye gitmeyen Hakan Fidan, Köşke ve Başbakanlığa giderken, hakkında yakalama kararı çıkarılan diğer MİT görevlileri İstanbul MİT Bölge Müdürlüğünde eski mitçiler de evlerinde arandı, ancak polis Ankara’dan geldiği ifade edilen etkin bir müdahaleyle MİT mensuplarını lojmanlardan alamadan; eli boş dönmek zorunda kaldı.
Kontrataklar
MİT mensuplarına tutuklama kararı çıkartan savcı görevinden alındı. Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK)’ ndan yapılan açıklamada, savcının görevinden alınmasının kendilerinin değil; İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının bir tasarrufu olduğu söylendi. Görevinden alınan savcı da, görevini yaptığını; tasarrufun Başsavcılığa ait olduğunu ifade etti.
Mevcut hukuk sistemine göre Hakan Fidan’nın sorgulanması için Başbakanlığın iznine gerek olmadığını söyleyen Sabih Kanatoğlu’na cevap anında geldi; hükümet, MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın da katıldığı, Başbakanlık’taki toplantıda hazırlanan MİT Kanunu’nda değişiklik YAPARAK MİT MÜSTEŞARI’NIN SORGULANAMAMASI İÇİN kanun teklifi hazırlatıp TBMM’ye göndererek karşılık verdi. TEKLİF, 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu’nun “Soruşturma izni” başlıklı 26. maddesinde değişiklik öngörüyor. Öngörülen değişiklik metni şöyle:
“MİTmensuplarının veya Başbakan tarafından özel bir görevi ifa etmek üzere görevlendirilenlerin; görevlerini yerine getirirken, görevin niteliğinden doğan veya görevin ifası sırasında işledikleri iddia olunan suçlardan dolayı ya da 5271 sayılı CezaMuhakemesi Kanunu’nun 250.maddesinin birinci fıkrasına göre kurulan ağır ceza mahkemelerinin görev alanına giren suçları işledikleri iddiasıyla, haklarında soruşturma yapılması Başbakan’ın iznine bağlıdır.” Tasarı TBMM Adalet Altkomisyonu'nda kabul edildi, TBMM genel kurulunda da kabul edileceğine kesin gözle bakılıyor.Tarih tekerrür ediyor.
Daha önce bu köşede yazdığımız olay yeniden yaşandı. Başbakanın açıklamasına muhalefet milletvekili karşı çıkar ve ‘Sayın Başbakan uygulamanız falan yasayı ihlal ediyor, bunu yapamazsınız’ der. Başbakan yanındaki hukuk danışmanına bakar, hukuk danışmanı da başını doğru anlamında sallar. Başbakan, ‘Niçin bekliyorsun, değişiklik önergesi hazırlat’ der. On milletvekilinin imzasıyla hazırlanan değişiklik önergesi, toplantı halindeki meclise sunulur, hükümetin önergesi olduğu için, muhalefet reddedir, çoğunluğu oluşturan iktidar milletvekilleri kabul eder. Başbakanın danışmanı yasanın Köşk tarafından onaylanacağından emin bir şekilde Başbakanın yanına gider ve ’Sayın başbakanım şimdi yasal’ der. Bu durum tamamen demokratik ve halkın iradesiyle olduğu için muhalefet vekili de başbakan da huzur içinde tokalaşarak ayrılırlar.
İsterseniz ‘yasalara saygılı’ diyebilirsiniz, istersiniz; ‘yasalar küçük sineklerin takılıp kaldığı, büyük sineklerin delip geçtiği örümcek ağlarıdır ‘ diyebilirsiniz; yorum sizin.
Türkiye’de sıkça ismi geçen istihbarat örgütlerinden ABD/ Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı ( Central Intelligence Agency) CIA,Rusya / KGB, İsrail/MOSSAD, Suriye MUHABERAT başta olmak üzere uluslar arası birçok istihbarat örgütüyle işbirliği içinde çalışan MİT mensuplarının emekli olduğunda ABD’de yaşamaları, çalışırken de ulusal operasyonlardan çok Amerikan operasyonlarına hizmet ettikleri kuşkusunu yaratmaktadır.
Tüm yanlışlarına rağmen İsrail’e karşı bir yaptırım uygulanmamasına rağmen ve de Türkiye aksini iddia ettiği halde, kamuoyu oluşturmak amacıyla yapılan açıklamalar, İsrail tarafından Yahudi aleyhtarlığı (Antisemitizm) olarak algılandı.
Tam bu süreçte 12 Haziran seçimlerine kadar PKK'nın ateş kesmesini sağlayan MİT’in OSLO’daki PKK görüşmelerinin kayıtları piyasaya sürüldü, Uludere’de henüz nereden geldiği açıklanmayan istihbarat sonucu 34 kaçakçı PKK’lıymış gibi hava saldırısına uğradı. İstihbaratın MOSSAD-MİT işbirliğiyle oluşturulduğu iddiaları henüz yalanmadı. Suriye’de Devlet Başkanı Esad’a karşı ayaklanmayı organize eden albay Türkiye’de kayboldu, yapılan teknik takip sonucu MİT mensupları tarafından 100 bin dolar karşılığı Suriye’ye verildiği iddiasıyla MİT mensupları tutuklandı.
Mit dış Operasyonlar Dairesi’nde görevli Kaşif Kozinoğlu tutuklandı Silivri’ye gönderildi. Cezaevinde kalp krizinden öldüğü açıklandı, ancak adli tıp raporunda kalp krizinden ölmediği tespit edildi. KCK operasyonlarında MİT mensuplarına da rastlandı. İçişleri Bakanı Şahin, örgütün belirli derecedeki eylemlerine katılmadan örgütün içine sızmanın mümkün olmadığını, istihbaratçıların terör örgütü üyesi olmasının normal olduğunu, deşifre edilmelerinin istihbarata darbe vuracağını açıkladı. Karıncaları balıklara, balıkları da karıncalara yem eden med-cezirlere ‘Okyanus’taki dalgalar neden olmasın? Neden olmasın?