Samsun’da aralarında belediye çalışanı, özel güvenlik görevlisi, polis, emekli polis, öğrenci esnaf, iş insanı, eğitimli, eğitimsiz her yaştan, her cinsiyetten farklı kişiler; kimi ekonomik, kimi psikolojik, kimi mobbing ve benzeri nedenlerle intihar etti ve intiharlar artarak devam ediyor.
Meslek örgütleri kendi meslek mensuplarının intiharlarına ve sebeplerine vurgu yaparken toplumun topyekün intihar ettiğinin kimse farkında değil.
‘Parayla saadet olmaz veya parasız hiçbir şey olmaz’ gibi ifadelerin yanında ‘üşüyen çocuk her zaman kabanla değil; bazen sıkı sarılmayla ısıtılır’ ifadeleri mutluluk ve mutsuzluğun sıcak ve soğuk, siyah ve beyaz gibi kolay ayırt edilemez.
Acı da mutluluk da paylaşılır. Mutluluk paylaşıldıkça artarken, acı azalır. Bir kişiye yardım deyince ilk akla para gelse de parasız da yardım edilebilir, derdine tercüman da derman da olunabilir.
Sevme ve sevilme arzusu, sevgi ihtiyacıyla dünyaya gelen birini sevgiden mahrum bırakmak, kendisini değersiz hissetmesine neden olmak, yalnızlığa terk etmek ona yapılabilecek en büyük kötülüktür. Sosyal medyada 4 bin arkadaşı olanın gerçekte derdini çözmek bir tarafa dinleyecek bir tane bile arkadaşı olmayabilir.
Kazalar ve intihar olaylarında taziye, sabır ve metanet dileklerinde bulunuluyor, olaylar kadere bağlanarak geçiştiriliyor. Kazalar da intiharlar da engellenebilir.
Sebepler değişmeden sonuçlar değişmez; sonuçlara feryat ve figan etmek ne kazaları ne de intiharları durdurur ne de kaybedilenleri geri getirir. Kaza ve intiharları doğuran sebepler ortadan kaldırılırsa kaza ve intiharlar ya engellenir ya da azaltılır.
Samsun'da KYK yurdunda 6. kattan atlayarak hayatına son veren öğrencinin peşi sıra yine Atakum’da belediye çalışan H.Ç. evinin 5. katından atlayarak, İlkadım ilçesinde Ağabali Köprüsünde özel güvenlik görevlisi İ.Ş kendini asarak, Atakum ilçesinde polis memuru okul bahçesinde silahla, emekli polis memuru silahla, iki çocuk babası kendini doğalgaz borusuna asarak, İYİ Parti İl Yönetim Kurulu üyesi Serkan Lay silahla, Atakum ilçesinde 16 yaşındaki Sezgin T. ranzaya kendini asarak, Atakum sahilinde geride intihar mektubu bırakan 20 yaşındaki İ.N.A adındaki kız başından silahla vurularak hayatını kaybederken, Asarcık’ta 23 yaşındaki C.Ç. av tüfeğiyle hayatına son verdi.
Ak Parti Grup Başkanvekili Yılmaz Tunç, TBMM Genel Kurulu'nda Bartın’da 41 kişinin hayatını kaybettiği maden kazasıyla ilgili ‘Bu alınan tedbirlere ve rapordaki tavsiyeler doğrultusunda gerçekleştirilen uygulamalara rağmen bu kazaların devam ediyor olması, demek ki bir yerlerde eksiklik var, bunu gösteriyor.’ diyor.
Tunç’un söylediği gibi kazalar ya yasa ve yönetmeliklerin eksikliğinden ya da eksik uygulanmasından kaynaklanır. Her iki durumda da eksiklik ve kusur vardır; ya yasa ve yönetmelikleri yapanda ya da uygulayanda. Yasa / yönetmeliğin veya uygulamanın eksikliği bunca kazadan sonra mı fark edilir. Her kazadan sonra yapılan bu tartışmalara rağmen yeni kazaların ardı arkası kesilmedi.
Kazalar da intiharlar da ilgililerin nakaratları da sürüp gidiyor. ‘Dün dünle geçti cancağızım, bugün yeni bir şey söylemek lazım’ sözünde olduğu gibi yeni şeyler söylemek ve yapmak gerekir.
