Samsun Büyükşehir Belediyesi İYİ Parti Meclis Üyesi Alper Aydemir'in, toplu taşımada öğrencilere yapılan (4 liradan 5 lira 25 kuruşa yükselen) yüzde 30’un üzerindeki zammın geri çekilmesi önergesi UKM üyeleri tarafından reddedildi.
Milli Eğitim, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler, Çevre ve Şehircilik Bakanlıkları ile TCDD Taşımacılık A.Ş, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı temsilcileri tarafından oluşturulan Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKM) üyeleri akaryakıt ve maliyet artışını gerekçe göstererek ‘oy birliği’ ulaşımda öğrenci indirimini reddederek, aynı şekilde sürdürülmesine karar verdi.
Aynı komisyon İstanbul’da öğrenci indirimini savunuyor ve tekrar tekrar gündeme getirmesi ‘Karakolda doğru söyler mahkemede şaşar’ dedirtecek bir durum değil de nedir?
Doğanın kanunu bu; her nefis ölümü tadacak; belirli bir zaman sonra bugünün yöneticileri ölüp gidecek, yerlerine bugünün gençleri geçecek Atatürk gençlere ve çocuklara geleceğin büyükleri gibi davranın diyor. Peki, biz gençlerin iyi yetişmesi için gerekeni yapıyor, onlara dolayısıyla Türkiye’nin geleceğine yatırım yapıyor muyuz? Hayır, iyi yetişmeleri için değil; yetişmemeleri için önlerine engeller çıkarıyor, yaşama ve yetişme hakkı tanımıyor; Türkiye’yi terk etmeye zorluyoruz.
Kurt kuzuya şah olsa bu kadar adaletsiz davranmaz. Burs ve kredilerin 850 TL olduğu bir yerde aylık 250 TL’den fazla ulaşım gideri öğrencilere haksızlık ve adaletsizlik değil de nedir?
HEPİMİZ ‘ÜMİT ÖZDAĞ’IZ!
Zafer Partisi Gen Bşk İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ’ın Hatay’a girmesini engellendi, ilin girişindeki benzinlikte bekletildi. Özdağ’ın ‘Yasak kararı kalkıncaya kadar bulunduğu yerden ayrılmayacağını açıklaması, halkı Hatay’a davet etmesi ve Memleket Partisi Gen Bşk Muharrem İnce’nin Özdağ’a destek için Ankara’dan yola çıkması ve Niğde’ye kadar gelmesi üzerine; bu sıcağa kar dayanmadı; Özdağ’ın Hatay’a girişine izin verildi.
Haklı ve kararlı tutuları için Özdağ ve İnce’yi kutlamalı, ‘Hepimiz Özdağ’ız’ demeliyiz.
Başta Araplar olmak üzere birçok ülkeden yüz binlerce kaçak; kim oldukları bilinmeyen göçmenin girişi engellenmezken, Özdağ’ın engellenmesi vicdan sahibi hiç kimsenin kabul edemeyeceği bir durudur.
Hatay’ın nüfus (demografik) yapısı Araplar lehine değiştirildi. Hatay, Atatürk’ün özel gayreti ve dehasıyla önce bağımsız devlet olmuş, sonra da referandumla anavatana katılmıştır. Suriye hala haritalarında Hatay’ı kendilerine ait göstermekte, Batı’nın desteğiyle yeni bir referandum, self determinasyonla geri almanın hesabını yapmaktadır.
Bir halkın coğrafi sınırlarını, politik durumunu veya kendi geleceğini diğer devletlerden bağımsız olarak kendisinin özgürce belirlemesi anlamına gelen self determinasyon bir haktır.
Bu açıdan Arapların vatandaşlığa veya ülkeye kabul edilmeleri eve hatta yatak odasına alınmalarından daha büyük tehlikedir. Arapların sığınmacı olarak kabul edilmesi ya ihanet ya da cehalettir, özellikle de nüfus yapısı dışarıdan geleceklerle bozulma ihtimali olan illere kabul edilmesi doğrudan herkesin yargılanabileceği vatana ihanettir. Sessiz kalmak suçtur, suça ortak olmaktır. Bu açıdan Araplar dış güçlerin kullanabileceği mükemmel bir aparat olarak sığınmacı değil; istilacıdır.