Hz. Mevlana’nın‘ Nice insanlar gördüm üzerlerinde elbise yok, nice elbiseler gördüm içlerinde insan yok’ dediği gibi; nice siyasetçiler gördüm arkalarında teşkilat yok, nice teşkilatlar gördüm önlerinde siyasetçi yok.
AKP Atakum ilçe Başkanı Hüseyin Dereli ve ekibini yakından tanıyınca birçok partinin genel merkez ekibiyle kıyaslanabilecek görüntü verdi. Herkesin her konuda söyleyecek sözü var. Güler yüzlü, eğitimli, sosyal, kariyer ve iş güç sahibi genç siyasetçiler. Yıllar öncesinden üniversite sınavlarına hazırlanan öğrenciler gibi şimdiden seçim hazırlıklarını başlatmışlar.
Siyaset toplumsal bir olay; temelinde insan olduğu için tek sebeple ne kazanılır ne de kaybedilir. Seçimin kazanılmasında ya da kaybedilmesinde birçok faktör rol oynar. Hüseyin Dereli ve ekibi Atakum’da Adem Bektaş’la seçimi kaybetti. Kaybedilen seçimin faturasını Adem Bektaş’a kesmek, Bektaş’a haksızlıktır. Adem Bektaş Metin Burma’nın karşısında bir önceki seçimi kazanırken, 2009’ da kaybetti.
Yerel seçimlerde aday da teşkilat da önemli ama tek başına ikisi de seçimin kazanılması için yeterli değil. Seçmen yerel yönetimlerden yeni fırsat ve yeni imkan yaratmasını istiyor. Eski başkanın kadro ve çalışma arkadaşları belli olduğu için yeni dönem umut vermiyor. Beklenti içinde olanlar yeni adaylara yöneliyor. Durum böyle olunca teşkilat tam kapasite çalışsa da beklenen verimi elde edemiyor.
Bu nedenle olacaktır ki AK Parti Atakum ilçe başkanı H.Değerli,’ Atakum’u M.Burma kazanmadı, biz kaybettik’ diyor. Seçimden sonra köprünün altından çok su aktığını, yapılan hatalardan ders çıkarıldığını, kendinden önceki belediye başkanlarını suçlayarak seçilenlerin, başkanları suçladıkları konularda eski başkanlardan daha fazlasını yaptıklarını, devlette devamlılıktan bunu anladıklarını; yeni dönemin farklı olacağını, bire bir örtüşmese de referandum ve 2011 genel seçim sonuçlarının bunu gösterdiğini söylüyor.
Atakum Belediye Başkanı Metin Burma ve ekibini yakından tanıma ve dinleme fırsatı buldum. Metin Burma, çalışma arkadaşlarıyla mı seçimi kazandı, yoksa seçildikten sonra mı bu ekibi kurdu bilemiyorum. Ancak Başkan Burma’nın saymakla bitiremediği hizmetlerini halka yeterince duyuramadıkları görülüyor. İl ve bölge müdürleri yardımcılarını seçme hakkına sahip değil, kimle çalışacaklarını kendileri belirleyemiyor. Ancak belediye başkanları il müdürlerinden daha yetkili ve etkili. Başkan yetkisini devredebilir ama sorumluluğunu devredemez. Bu nedenle ekip seçerken günü kurtarmaya bakanlar; gelecek seçimleri hesaba katmayanlar, evdeki hesabın çarşıya uymadığını görürler.
Üstünlerin hukuku değil
Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının tartışıldığı, hukukun üstünlüğü yerine üstünlerin hukukunun geçerli olduğu tartışılırken Samsun’da mahkeme son noktayı koydu. Gazi Devlet hastanesinde taşeron olarak çalışırken görev yerleri dışında verilen göreve gitmedikleri için, iş akitleri feshedilen işçilerin açtığı davada ilgili mahkeme işçiler lehine karar verdi. Türkiye’de iddia edildiği gibi üstünlerin hukuku değil; hukukun üstünlüğünün geçerli olduğu görüldü, işçilerle birlikte hukukun üstünlüğü de kazandı.