Türklerin Orta Asya'dan göç etmeden önce Hun ve Göktürkler'in de kullandığı; Osmanlı İmparatorluğu döneminde bir dövüş stili olarak ortaya çıkan, özel yetiştirilmiş ve eğitilmiş çocukların uygun yaşa ulaştıktan sonra da her gün mermer tokatlayarak avuç içleri nasırlı ve güçlü hale getirilip, kol kasları özel olarak geliştirilerek atabildikleri tokada ‘Osmanlı tokadı’ denir.
Düşmanı en önde karşılayan askerler gerek düşman atlarını gerekse de silahsız kalan düşmanı tokatlayarak saf dışı bırakırdı. Dünyaca meşhur olan Osmanlı tokadını yiyen, tokadın şiddetine göre bayılabilir, beyin kanaması ya da kulak hasarları yaşayabilir ya da ölebilir. Osmanlı dönemine ait kazılarda atların, insanların ve metal miğferlerin üzerinde bile bu tokadın izlerine rastlanmıştır.
Herkes konuştu seçmen sustu; tercihini bile yeterince ifade edemedi. Seçmen sokak, çarşı, pazarda değil; sandıkta konuşur, gerekirse tokadını atar. 2002 Kasım seçimlerinde seçmenin tokadını yiyen TBMM’de grubu bulunan iktidar veya muhalefet; tüm partiler baraj altında kalırken, TBMM’de bulunmayan Ak Parti ve CHP meclise girdi.
Seçmen 14 Mayıs Pazar günü bu tokadı atmak üzere yine elini havaya kaldırdı. Tokat kimin veya kimlerin yüzüne inecek pazar günü göreceğiz. Tokadın hedefi olmamak için yeteri kadar olmasa da hala zaman var. Kalan zamanı değerlendiremeyen bu tokadı yiyecek.