3 Aralık Dünya Engelliler Günü, engelli bireylerin toplumsal hayatta hak ettikleri yere ulaşmaları için farkındalığın artması gereken önemli bir gün. Ancak bu farkındalık sadece bir günde konuşulup unutulmamalı; aksine yıl boyunca süren bir hassasiyetin parçası olmalı.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın bu özel günde verdiği mesaj, hepimize bir hatırlatma niteliğindeydi: Engelli vatandaşlarımıza samimi bir destek sağlamamız gerekiyor. Bu ifade, sadece sözle değil, somut adımlarla hareket etmemiz gerektiğini vurguluyor.
Engellilere destek sağlamak, onları toplumun eşit bireyleri olarak kabul etmekle başlar. Fiziksel engelleri kaldırmak, sosyal hayatta yer almalarını sağlamak, eğitim ve istihdam olanakları sunmak bu sürecin temel taşlarıdır. Ancak daha önemlisi, toplumun zihniyetini değiştirmektir. Engelli bireyleri "yardıma muhtaç" olarak değil, yetenekleri ve katkılarıyla toplumu zenginleştiren bireyler olarak görmek gerekir.
Samsun gibi gelişen bir şehirde bu farkındalık ne düzeyde? Yerel yönetimler ve kamu kurumları, engelli bireyler için ne gibi projeler üretiyor? Sokaklarımız, parklarımız, toplu taşıma araçlarımız engelliler için gerçekten erişilebilir mi?
Engelli bireylerin spor yapabilmesi için de desteğe ihtiyaç duyulduğunu unutmamalıyız. Birçok genç engelli kardeşimiz, evlerinden çıkamıyor. Kulüplerin maddi güçleri yetersiz olduğu için bu gençleri topluma kazandırmakta zorlanıyorlar. Spor yapabilmeleri için gerekli altyapının sağlanması ve maddi desteklerin artırılması şart. Engelli bireylerin spor aracılığıyla sosyal hayata katılımını sağlamak, onların hem fiziksel hem de ruhsal sağlıklarına önemli katkılar sunacaktır.
Cumhurbaşkanımızın da belirttiği gibi, samimi destekle bu bireylerin yanında olmak, toplumsal dayanışmayı güçlendirecek önemli bir adım. Hepimiz bireysel olarak bu konuda neler yapabileceğimizi düşünmeliyiz. Engelli bireylerle aynı toplumu paylaşıyor ve onların yaşam kalitesini artıracak çözümler sunamıyorsak, medeniyet anlayışımızı sorgulamalıyız.
Bir toplumun medeniyet seviyesi, engelli bireylerine gösterdiği özen ve sağladığı imkânlarla ölçülür. Bu bağlamda Samsun olarak üzerimize düşeni yapıyor muyuz? Bu soruyu sormaya ve cevap aramaya devam etmeliyiz.