Engelli bireyler için şehir hayatı, her gün aşılması gereken zorluklarla dolu. Özellikle büyük şehirlerde engelli bireylerin günlük hayatta karşılaştıkları en temel sorunlardan biri, tek başına güvenli ve rahat bir şekilde hareket edememek. Engelli bireylerin sosyal hayatın içinde daha fazla yer alması gerektiğini savunan nice proje var, ancak maalesef bu projelerin büyük çoğunluğu kağıt üzerinde kalıyor. Gerçek hayata baktığımızda ise şehirlerin, engellilere uygun bir yapıda olmadığını acı bir şekilde görüyoruz.
Şehirde tek başına bir yerlere gitmek, bir işini halletmek ya da sadece hava almak için dışarı çıkmak, çoğu engelli birey için büyük bir mücadele haline geliyor. Çünkü ne yollar, ne kaldırımlar, ne de toplu taşıma araçları yeterince erişilebilir. Kaldırımlarda rampalar ya yok ya da standart dışı yapıldığı için kullanılamaz durumda. Yol üzerindeki engeller, park edilmiş araçlar, yeterince geniş olmayan yollar ya da eksik yaya geçitleri, tekerlekli sandalye kullanan bireyler için ciddi riskler taşıyor.
Toplu taşımaya ulaşmak da ayrı bir sorun. Asansörleri arızalı ya da olmayan metro ve otobüs durakları, tekerlekli sandalye kullanıcıları için çoğu zaman ulaşımı imkansız hale getiriyor. Özel araçlarla yapılan ulaşımda bile, park yerlerinin engellilere uygun olmayışı ve mevcut park alanlarının kötüye kullanılması, şehirde rahatça dolaşmayı neredeyse imkansız kılıyor.
Engelli bireylerin şehirde rahatça ve güvenle hareket edebilmeleri, onların da tıpkı herkes gibi toplumsal hayata aktif olarak katılmalarını sağlar. Bu, yalnızca engelli bireyler için değil, tüm toplum için önemli bir gerekliliktir.Herkesin bir gün engelli olma ihtimali vardır. O yüzden bugün bir adım atmak, gelecekte hepimiz için daha erişilebilir ve yaşanabilir bir şehir yaratmak demektir.