Altay maçında alınan beraberlik sonrası ‘golcü eksikliğine’ dikkat çekmiştik…
Bitmiş transferi daha fazla bekleyemezdik, ilk uçakla Samsun’a getirdik…
Adı uzun ama kısa ismi ‘Tomane…’
Arkadaşları ona saha içinde ‘Tomi’ diyor…
18 numaralı formasıyla sahaya çıktı tüm fotoğraf makineleri ona döndü…
55. yıla özel formayla ilk karesini yakaladık ama bir de gol sonrası yok mu!...
Kalitesini, golü koklayan sezilerini daha ilk maçtan ortaya koydu…
Hatta bizim kanatlar bile şaştı kaldı…
Koşan, pres yapan, topu isteyen kaliteli bir ayak olduğunu gösterdi…
Orta sahaya geldi, kanatları hareketlendirdi, ‘gol istiyorum’ dedi arkadaşlarına…
Beklenen gol 53. dakikada geldi!
Burak Çalık’ın ince topuk pasıyla ceza alanına giren Kerem Can, topu Tomi’ye yuvarladı, “al da at” dedi…
Tomi ilk maçında taraftarını ve kendisinden çok şey bekleyen Başkanı Yüksel Yıldırım’ı ve Teknik Patronu Ertuğrul Sağlam’ı yanıltmadı…
Bıraktı plaseyi uzak köşeye.
İlk maçında karnesine ‘pekiyi’ yazdı…
Golden sonra tüm senaryo değişti.
Altay maçında ‘tadı tuzu olmayan’ takım, ilk yarıda da aynı görüntüyü verse de kinci yarıda beklenen oyunu, hareketi, heyecanı sahaya yansıttı.
Isırmaya başladık, üst üste kaleyi yokladık ama Savisevic ve Plumain!...
Alışmaları zaman alacak gibi görünüyor…
Sahada varlar ama oyunda yoklar…
Takım oyununa, ritmine ayak uydurmakta zorlanıyorlar..
Pas hataları da cabası!...
Ertuğrul hoca da dayanamadı, çekti kulübeye…
Savisevic’i bilmem ama Plumain; Gyasi’nin hazır olduğu gün tribüne gider…
Geçen hafta da eleştirilen odağında olan Gökhan Alsan, bu maçta bir tık daha performansını yükseltse de penaltı attırmak, ‘ona moral olmuştur…’
Bu galibiyetle ‘her şey çok güzel olacak’ diyelim…
O nasıl bir goldü Enes kardeşim, ayağına sağlık...
Gözlerimizin pası silindi..
Maskeni tak, sosyal mesafeni koru, hijyen önceliğimiz olsun…