Süper Lig'de bugün Anadolu rüzgarını en sert şekilde estiren Samsunspor, Avrupa kupalarına doğru emin adımlarla gidiyor.
Sezon başında kimsenin hayalinde bile olmayan, ligde kalmayı başarı sayacağımız bir sezonda, bugün bulunduğumuz konum elbette takdire şayandır.
Emeği geçenleri ayakta alkışlamak gerekir.
Ama tribünleri görünce insan şaşırmıyor da değil.
"Bir yerde bir hata var!" gibi geliyor.
Henüz çözebilmiş değilim ama yakındır sebepleri gün yüzüne çıkar.
Evet Ramazan ayı, oruç vakti, soğuk karlı havaydı anlarım.
Ama başka bir neden var gibi geliyor.
Şehirde bir sakinlik, sanki takım Avrupa'ya gitmiyor gibi!
* Ortada bir başarısızlık mı var?
Aksine, ama neden bu sessizlik?
* Oynanan futbol mu keyif vermiyor...
* Aynı oyuncuları izlemek mi artık sıktı?
* Yoksa kulüpten bir bilet kampanyası mı bekleniyor?
Bakalım, izleyelim.
Dönelim sezon sonu ve transfere...
Ligin boyu kısaldıkça ve diğer takımların da hedeflerini netleştirmeye çalıştığı dönemde kritik ve bir hayli zorlu maçlar oynuyoruz.
Sezon başından bugüne mevcut kadronun elinden geleni fazlasıyla yaptığı, önce ligde kalma hedefi ardından da Avrupa yolu derken, üst üste maçlar oynadık ve artık yorulduk.
Bu süreçte çok değerli puanları aldık.
Avrupa kupalarına yakınız. En kötü 4-5'teyiz.
Elbette gelecek sezon planlaması için iç transferde yapılan hamlelerin dış transferde de doğru takviyeler olması gerekiyor.
Çalışan bir scout ekibi var.
Tahminince 6 ya da 8 arası 22-25 yaş arası transfer yapılacaktır.
Mevkileri söylemeye gerek yok.
Ancak alternatifsiz kadro önümüzdeki sezonda bırak Avrupa'yı, Süper Lig'de bile işimizi zora sokar.
Macera aramadan nokta atışı transfer süreci yaşarız umarım.
******
Ve Samsunspor Başkanı Yüksel Yıldırım ve Ümit Özat arasındaki diyalog.
Bu konuda tek cümle yazarak, geçmek en doğrusu.
"Ne günlere kaldık arkadaş, derdimize bak..."