Çoğu futbolcunun şu anda burada olmak istediği hayallerini süslediği Atatürklü armayı taşıyorsun...
Milyonlarca para harcanmış, yatırım yapılmış, yıllardır hasret kanılan kurumsal bir yapıya kavuşturulmuş, yediğini saymakla bitmez, yenilmeyenin arkandan geldiği bir zenginlikte sezona başlıyorsun...
Daha ne ister ki bir futbolcu?
Hadi hep birlikte düşünelim!!!
31 hafta geçmiş, bacak bacak üstüne atıp rahatça izlediğiniz maç sayısı el parmaklarını geçer mi?
Geçmez...
Hatta tek eli bile..
Hep stres hep acaba yer miyiz?..
Altın tepside sunulan bunca nimeti bir insan "ki bu senin işin" böylesine bir cömertlikte" geri çevirir mi?" evetse cevap tam da karşınızda işte!!!
Yılport Samsunspor'un formasını terletenler...
Terletenler diyorum çünkü o forma 90 dakika bir şekilde terliyor ama boşa...
Yazıktır, ayıptır, günahtır ve şehre ihanettir...
Üstündeki rakiplerinle oynadığın ve kaybettiğin puanları geçtim, bu Hacettepe'ye ne demeli?
Bu nasıl bir özgüvendir?
Bu nasıl bir rahatlıktır?
Bu nedir? Tarif edin Allah aşkına...
İlk yarıdaki futbol neydi?
Bu sezon canımızı çok yakan son dakikalar sendromuna ne demeli?
Sen bu maçı ilk 20 dakikada bitireceksin....
Ha bitiremedin gol gecikti yemeyeceksin.
Başımız önde ilk devre, tam yüzümüz güldü derken, şaaakkkk 2-2.
Yine hüsran...
Sizin "nasılsa kazanırız" şımarıklığınız bugün bu koca şehri play-off'lardan bile ümitsiz bıraktı...
Kalmış büyük finalle beraber 8 maç.
Hoca değiştirsek deniyorsa bir şehirde, 30 hafta susmuş taraftar "ruhsuzlar" diye bağırıyorsa burada ne hakemle kaybedilen 8-10 puanın önemi ver ne de senin milyonlarca yatırımın...
Kimse kaybedilen 10 puana bakmaz, sezon sonu yaşadığı hayal kırıklığına bakar...
Neden mi?
Sezon başı bu şehrin umutları oldu, göğsü kabardı, şampiyonluğa inandı...
Bu şehir bu ligi hak etmiyordu ve siz kurtarıcı olarak seçildiniz...
Öyle de kalın...
İyi hikayelerle ayrılın bu şehirden.
Göreviniz büyük. Baskıyı hissedin ama gerçekten hissedin. Bu şehir arkanızdan geliyor...
Top ayağınızda...
Demem o ki, ne yapın ne edin, yakın yıkın. Dar edin o sahayı. Nefes aldırmayın 8 hafta. İşiniz gücünüz bu maçlar olsun. Eğlencenize, özel yaşantınıza biraz ara lütfen....
Play-off'ları başarıyla geçin, Ramazan'la beraber bu şehre çifte bayram yaşatın...
Bu şehrin duvarlarını süsleyin...