Yener Cabbar’ ın genç ve dinamik ekibi.
Her sabah elinde tutuğunuz Halk ’ı hazırlayan gençler.
Benim yol arkadaşlarım.
Türk basın tarihini yeniden yazdılar.
Basın tarihinde bir ilk yaşandı Samsun’da.
Patronu protesto eden gazeteciler önceki gün bir gün boyunca Hedef Halk Gazetesini yayınlamadılar.
Bu alınlarından öpülesi gençler öyle para pul için de yapmadılar bunu bilesiniz.
Pazartesi günü Genel Yayın Yönetmenlerinin dikkatine yazılı ön duyuru ile Basın İlan Kurumu Şube Başkanlığından bir İlan Metni düştü gazetelerin e mail sayfalarına.
Önceki gün İsmail Başaran’da yazdı köşesinde biliyorsunuz.
Samsun Basınını dizayn etmeye çalışıyordu Basın İlan Kurumu Samsun Şube Başkanlığı.
Özetle ’’Bu sayfada toplumun huzurunu ve moralini bozacak haberler çıkmayacak’’ yazıyordu bir ilan metninde ve gazetelerin 3. Sayfasında tam sayfa olarak yayınlanması isteniyordu.
Yener Cabbar ‘’Şu saçmalığa bak’ ’diyerek bana da gösterdi metni.
Sahiden de deli saçması bir şey, gazetede çıkacak haberlerin hangileri olacağına ancak gazeteciler karar verebilir.
Kamu kurumu özelliğindeki Basın İlan Kurumu bugün toplumun huzurunu bozacak haberler olarak asayiş haberlerini görebilir ama yarın bir gün, hükümet aleyhindeki haberlerinde toplumun huzurunu bozan haberler olarak yorumlar ve yaptırıma karar verirse ne olacak.
Basını böylesine bir dizayn girişimi ancak cahil cesareti gerektirir. Bunların cüreti nasıl adlandırılır ben bilemedim.
Yener Cabbar, ’’Dikkate bile almaya gerek yok’’ diyerek, metni çöpe attı. Ama iki gün sonra bu konu üzerinde 9 Gazetenin Sahibi ve Genel Yönetmeni BİK’ de toplantıya çağırıldı.
Hedef Halk’ın Genel Yayın Yönetmeni bu toplantıya katılma gereğini bile duymadı. Katılma arzusundaki gazetenin patronlarına da ‘’Biz gazetecileri bağlayacak bir kararda olmayın’’ diye de uyardı.
Bütün bunlara rağmen, patronlar karara katılınca Yener Cabbar bu eylemi protesto ederek’’ O zaman gazeteyi de siz çıkarın’’ dedi ve gazeteyi terk etti.
Ben ve Salim Sürmeli de hemen peşinden gittik, bir süre sonra öğrendik ki bize çay ve su veren Zekiye Hanım dahil ekibin tamamı da terk etmiş gazeteyi.
Önceleri dönmeme kararındaydı Yener Cabbar, genç ve dinamik ekibi de onu destekliyordu.
Sonra ‘’1 gün çıkmasın gazete’ ’diye ortak karar alındı.
Genç gazetecilerinde katıldığı protestoyla Hedef Halk 1 gün süreyle yayınlanmadı.
10 Ocak 1961’de gazetecilere hak verilmesini protesto eden 9 gazetenin patronu ‘’Bu gazete 3 gün boyunca çıkmayacak’’ diyerek ortak bir bildiri yayınlamışlardı.
Aralarında Hürriyet, Milliyet, Tercüman gibi gazete patronlarının bu çıkışına karşın kendi gazetelerini çıkarak cevap veren 51 yıl öncesinin ustaları tarih yazmışlardı.
Sıradan görenler olabilir ama bu eylem Samsun’u aşmıştır.
Bilmeyenler için söyleyelim.
Türk Basın Tarihi yeniden yazılmıştır Samsun’da.
Tarihi yeniden yazdığının farkında mı bilmem ama. Yener Cabbar’ ın geri dönüş sonrası yaptığı ilk toplantı sırasında gözyaşlarını tutamıyordu bizim Yazı İşleri Müdürümüz Mihriban Koçaker.
Mihriban 29 Yaşında henüz ve 4 yıla bile ulaşmamış meslek tecrübesi.
Geri dönmemek için direniyordu “Enerjim yok oldu. Ben kimin için mücadele edeceğim” diyordu, Patronuna kırgınlığını belli etmek için.
Bizim sol tarafı daha güçlü atan arkadaşımız grafikçi Ahmet Eyüboğlu’ nu da gördüm bir ara Yener konuşurken gözyaşlarını siliyordu.
Sayfa sekreterlerimizden Gökay Dede, ’’Ben sayfa yapıyorum ve bundan çok zevk alıyorum, yine sayfa yapmak istiyorum, yaşım daha genç ama bu işimi yaprak Halk Gazetesinden emekli olmak istiyorum’’ diyordu.
Yener ‘’Ne sağlam ekip kurmuş’’ dedim, kendi kendime.
Önceki gün bir tarih yazıldı Samsun’da.
Bu genç arkadaşlarım yaptılar bunu.
Hepsini alınlarından öpüyorum ve kutluyorum.
Kendinizle ne kadar gurur duysanız hakkınızdır.
Ben sizinle aynı havayı teneffüs ediyorum ya bir süredir.
Kendimle gurur duyuyorum biliyor musunuz?
Yaptıklarım ve yazdıklarım için değil asla.
Gururum sizinle aynı çatı altında olmaktandır bilesiniz.
Ben bunları yazarken bilgisayarların birinde Edip Akbayram’ ın, Nazım Hikmet’in şiirinden Yaptığı o şarkı çalıyordu. Günün anlam ve önemine binaen
Güzel günler göreceğiz çocuklar
Güneşli günler
İnanın çocuklar,
Güzel günler göreceğiz güneşli günler.
Motorları maviliklere süreceğiz.
Halk’ın çocukları, benim genç dostlarım.
Güzel ve güneşli günlerinizin hiç eksilmemesini dilerim.