‘Samsun bu hale nasıl geldi’ başlıklı yazımda Samsun ihracat rakamının 500 milyonu geçemediği şeklindeki tespitime, dostum Haluk Tan’dan hem övgü, hem de bir eleştiri gelmişti.
MÜSİAD Başkanı da olan Haluk Tan, sosyal paylaşım sitesinde de yayınlanan yazıma yaptığı yorumda, haklı olarak Samsun’un 2019 ihracatının, 500 milyonu aşarak 722 milyon dolara ulaştığını hatırlatıyordu.
Kendisine teşekkür ederim.
Yazıda bir önceki yılın ihracat rakamını koymak benim dikkatsizliğimdi ama o yazıyı kaleme almaktaki amacım aslında bire bir rakam vermek değildi.
Amacım, Samsun’un üretmeyen bir şehir olduğuna dikkati çekmekti.
Madem durum hasıl oldu, şimdi rakamları analiz etmek gerekiyor.
722 milyon liraya hangi ürünleri ihraç etmişiz.
Çelik ihracatı 185 milyon lira civarında.
Samsun’un ihracatına bu önemli katkıyı yapan Cemal Abi’nın (Yeşilyurt) ömrüne bereket.
Hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar da 111 milyon dolara ulaşmış.
Fındık ihracatı ise azalarak 41 milyon dolar olarak gerçekleşmiş.
Ve fakat
722 milyon dolarak ihraç ürünleri arasında teknoloji gerektiren sanayi ürünü ise yok denecek kadar az maalesef.
Zeytin ve zeytinyağı ihraç etmişiz mesela ama bizde zeytin yetişmiyor biliyorsunuz.
Dolayısıyla zeytin ve zeytinyağı ihracatı başka illerin üretimi olmalı.
Tıbbi cihaz ihracatı ve otomotiv yan sanayi ürünleri de var bir miktar
Ki;
Otomotiv yan sanayi sektöründe üretim yapan biri FKK Güney Oto Lastik Takoz Sanayi ile SAMPA gibi iki önemli firmamız var.
İhracatımız uzun yıllar 450-500 milyon bandında kalmıştı.
Geçen yıl bu rakam 700 milyonu aşmış.
Bu yılki hedef ise 1milyar dolar olarak açıklandı.
Umarım ve dilerim o hedef tutar.
Ve fakat.
Bununla yetinmeli miyiz?
Bilemedim.
Gaziantep mesela.
7 Milyar doları aşmış ancak, Gaziantepli sanayiciler bu ihracat rakamını yeterli bulmuyorlar.
Daha fazlasını hedefliyorlar.
Bizim ölçeğimizdeki Eskişehir’in bile ihracatta 1 milyar 100 milyonu aşmış.
Trabzon ‘da 1 milyar 160 milyon liralık ürün ihraç etmiş.
Hangi şehirleri geçtiğimizi sorarsanız söyleyeyim.
400 Milyon bandında kalan Çorum’u geçmişiz mesela.
Bununla övünebiliriz.,
Ama Kahraman Maraş’ın ardından nal toplamışız.
Ordu’yu da geçmişiz.
Bizden sonrakilerin tamamı, Sinop, Zonguldak, Tunceli, Adıyaman gibi sanayide ve ticarette bizimle boy ölçüşemeyecek küçük şehirlerden oluşuyor.
Bu düzeltmeyle birlikte sanırım meramımı da anlatmış oldum.
