Devletin Vatandaşıyla Barışması
Geçekondu, kaçak yapı, imara aykırı vb yapılar gereği vatandaş bir şekilde kanunsuz bir ortamda yaşamaktadır. Bunun çeşitli nedenleri vardır. Ancak vatandaş bir şekilde kendisine barınabileceği bir mekan, bir mesken yapmıştır ve burada hayatını devam ettirmektedir. Bu rakam yaklaşık 13 milyon kadar yapıyı kapsamaktadır ki, nerden baksak nüfusumuzun en az yarısı yasal çerçevesi oluşmamış yapılarda yaşamaktadır.
Bu insanların yaşadığı mekanları yasal çerçeveye almak ve bu insanlarla devleti karşı karşıya getirmemek çok önemli bir adımdır. Ancak, yılların biriktirdiği problemleri de beraberinde çözmek çok çok daha önemli bir adım olacaktır.
İmar barışı devletin vatandaşı ile barışması olmakla birlikte bir şekilde yasa dışına çıkmış vatandaşı da yasal çerçeveye kavuşturma, yani devletin vatandaşı ile barışması olacaktır.
Çağdaş Şehirlere Doğru…
İmar barışının asıl amacı aynı zamanda çağdaş şehirlerin oluşmasına ortam hazırlanması gerekliliğidir. Geleceğine güvenle bakan mutlu ve müreffeh bir toplum ancak ve ancak çağdaş şehirlerin oluşması ile mümkün olabilecektir. Çarpık, yolu, sosyal donatıları olmayan; ulaşım, atıkların toplanması ve yapılaşması çağın gerektirdiği niteliklere sahip olmayan bir şehirde sağlıklı nesiller yetiştirmek mümkün olmaz/olamaz.
Dünyada şehirlerin yenilenmesi genelde üçyüz yılda bir yapılabilen çok önemli bir atılımdır, aynı zamanda da şehirlerin çağdaş gerekliliklere göre yeni baştan planlanıp inşa edilmesiyle firsatlar ortaya koyar.
Şehirlerde tarihi doku korunup gelecek kuşaklara aktarılması sağlanmalı ve yeşil alanlar, sosyal donatılar yer almalı, binalar günümüz ve geleceğe yönelik ihtiyaçlar da düşünülerek tasarlanıp inşa edilmelidir.
Hem şehir yenilenmeli, hem de binalar sağlam, sağlıklı ve insan ruhuna uygun bir şekilde inşa edilmelidir. Özellikle şehirler ve binalar yeniden inşa edilirken en az bakım gerektirecek ve işletmeciği minimum giderle sağlanabilecek kurgular yapılmalı, gerekli sistemlerle beraber inşa edilmelidir.