Yerel seçimlere beş aydan az zaman kaldı. Başta Büyükşehir olmak üzere tüm ilçeler de, İktidar Partisin de aday adayı başvurularının yoğunlaştığı, diğer partiler de ise bir iki ilçe dışında anlaşılmaz suskunluğun sürdüğü günlerden geçiyoruz.
Muhalefet partilerinin suskunluğu nedeniyle, AKP aday adaylarının medya da ve bilbordlar da projeleri ile yer alarak bolca AKP reklamı yapması, siyasi arenanın AKP’ye bırakıldığı izlenimini yaratıyor.
Eminim ki, muhalefet partileri de hazırlıklarını tamamlayınca aday adayları da projeleri ile gündeme oturacaktır.
Bu konuya değinmemin nedeni, keşke tüm partilerin aday adayları ortaya çıksaydı da, onların da seçimi kazandıklarında yapmayı planladıkları projelerini öğrenmiş olsaydık.
O zaman bugün ki yazıma konu olan öneri ile ilgili onların da bir projelerinin olup olmadığını da öğrenmiş olacak ve yazımı o bilgilerin ışığında yazacaktım.
Gelelim bu gün ki konumuza;
Samsun geçmişte yapılan imar yanlışlarının cezasını çeken bir kenttir. Yapılan yanlışlar, Samsun’u yol yoksunu olmaya ve trafik karmaşasına mahkûm etmiştir.
Gerçek şu ki, trafik şu an da işsizlikten sonra Samsun’un en büyük sorunudur. Bırakın sokakları ana arter dediğimiz caddeler dahi trafik keşmekeşine mahkûm olmuştur.
Samsun’da ki trafik keşmekeşini artıran diğer neden de okullardır. Geçmişte ki şartlara göre, doğru bir tercihle her mahalle de bir okul olması ilkesi doğrultusun da okullaşmaya gidilmiştir.
Ancak, zaman içerisin de oluşan bazı nedenler, çocuklarımızın yaya olarak okullarına gitmesi konusun da aileleri endişeye sevk etmiştir.
Gerek trafik karmaşası ve gerekse son yıllarda yaşanan öğrenciler arası kavga ve yaralama olayları aileleri korkutmuştur. Bu korku, yeni bir sektör yaratmıştır. Yeni sektörün adı, servis taşımacılığıdır.
Bazı okulların eğitim kalitesi ile öne çıkması sonucu, uzak semtlerden okullara giden öğrencilerin sayısının artması ve yaya mesafesinde olan okullara dahi çocuklarını güvenli ulaştırmak isteyen ailelerin servis taşımacılığını seçmesi sonucu, okulların giriş ve çıkış saatlerinde okullar bölgesin de trafik kilitlenmektedir.
Araç kullanan tüm Samsunlular bu tabloyu her gün yaşamaktadır. O halde, buna bir çare üretilmesi gerekir diye düşünüyorum.
Aslında bunun çözüm projeleri yıllar önce Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olarak katılan iki adayın projeleri arasında yer almıştı.
Bunlardan birisi, 1994’ de SHP’den seçimlere aday olarak giren benim tarafımdan, diğeri de 2004 de DYP adayı olarak seçimlere giren Mazhar Başoğlu tarafından projelendirilmiştir.
Aradan geçen on- onbeş yıla rağmen, bu konunun gündeme gelmemesini Samsun’un siyasetçileri adına şanssızlık olarak görüyorum.
Ancak, haksızlık etmemek adına içeriğini tam olarak bilmesem de, Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı Sayın Osman Genç’in projeleri arasında böyle bir çalışmasının olduğunu gazete haberlerinden okuduğumu da belirtmek isterim.
Evet, dünün doğrusu bugün Samsun’un başına dert olmuştur. Bu günün şartların da servis gerçeği devam edeceğine göre, tek çare okulların şehir dışında ana arterlere yakın bir bölge de kurulacak kampüs alanına taşınmasıdır.
Üzülerek söylemek gerekirse, Samsun’un geleceğini aydınlatacak sayısı sınırlı olan alanlar dahi ranta kurban edilmektedir. Bunlardan birisi de yeni havaalanı yapılması ile boşa çıkan eski havaalanı arazisidir.
Ne yazık ki, Samsun adına çok önemli sorunlara çözüm olacak bu alan da siyasetçilerin popülist amaçlarına kurban edilmiştir. Bu alan parçalanarak kullanılmak yerine büyük projeler için ayrılmalıydı.
Önce, yapılabilecek çok yer bulunabilecekken Araştırma Hastanesi buraya yapıldı. Ana yol tarafında ki bir bölüm de, TOKİ’NİN çirkinlik abidesi çok katlı bloklarına mahkûm edildi.
Önerimin ilk basamağı, eğer yeterli alan kalmışsa 1994 de benim, 1999 da Mazhar Başoğlu’nun projeleri arasında yer alan, okulların eski havaalanının olduğu alanda oluşturulacak kampüs alanına taşınmasıdır.
Bu alan Üçüncü Bulvar ve Çevre Yoluna çok yakındır ve servislere sağlanacak park yerlerinden kent içine yapacakları öğrenci taşımasını çok rahatlatacak ve aynı anda bir bölgeyi trafik karmaşasına sokmayacaktır.
Bu arada günün değişen şartlarına göre, bu proje için bulunacak uygun başka yerlerde gündeme getirebilir. Asıl olan, bu sorunun nasıl olursa olsun bir şekilde çözülmesidir.
Bu kent bizim ise, bu kentin tüm sorunlarından arındırılarak dün bizden geride olup, bugün bizi ikiye üçe katlayan illeri yakalayabilmesi için bu kent adına siyaset yapanların doğruları yapmasını beklemek de hakkımızdır.
Aksi halde, dün Samsun adına yanlış yapanlar bu gün nasıl anılıyorsa, onlarda gelecekte bu kent insanları tarafından öyle anılacaktır.
Umuyorum partilerin adaylığı kesinleşecek isimleri, bu sorunun çözümünü de projeleri arasına alacaklardır.
Samsun ve ilçelerini yönetmeye talip olma cesaretini gösteren tüm aday adaylarına, çıktıkları yarışta başarıya ulaşmalarını diliyorum.
Samsun ve ilçelerini yönetmeye yeterliliği olan aday adaylarının adaylığının kesinleşmesi umuduyla, iyi haftalar diliyorum..