Anasayfa
  • SAMSUN HABER
  • SAMSUNSPOR
  • ASAYİŞ
  • EKONOMİ
  • SİYASET
  • SPOR
  • GÜNDEM
  • EĞİTİM MAGAZİN ÇEVRE - ENERJİ İNSAN DÜNYA TEKNOLOJİ KÜLTÜR SANAT YAŞAM TÜRKİYE GÜNDEMİ SAĞLIK
  • Ara
SON DAKİKA:
14:06
Afyonkarahisar’daki kazada ölü sayısı 8’e yükseldi
14:05
İzmir Polisi Uyuşturucu Tacirlerini 'ŞUT'ladı
14:00
Buzlanma nedeniyle otomobil şarampole yuvarlandı: 4 yaralı
14:00
Sultanbeyli’de Kaçak Sigara Satışı Yapan İş Yerine Baskın
13:59
Yolcu Otobüsü Devrildi: 6 Ölü, 35 Yaralı
13:58
Uyuşturucu Taciri Yakalandı
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. SADİ SUBAŞI
  3. SONUNDA KIZILAY’A OLAN GÜVENİ DE BİTİRDİLER
03 Şubat 2020 - 17:36

SONUNDA KIZILAY’A OLAN GÜVENİ DE BİTİRDİLER

03 Şubat 2020 - 17:36
Yorumlar
TAKİP ETTAKİP ET
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
SONUNDA KIZILAY’A OLAN GÜVENİ DE BİTİRDİLER
SADİ SUBAŞI

Ülkemiz, tüm kesimleri ile birlik olup bir hafta önce Elâzığ ve yöresinde yaşanan deprem felaketinin acılarını sarmaya çalışırken, bir başka felaket de bu tür felaketler olduğunda en büyük güvencemiz olan Kızılay’da yaşanandı.

   Bu konuya geçmeden, bu tür olayların neden ve nasıl giderek yaygınlaştığını, hatta nasıl yadırganamaz hale geldiğini irdelemek istiyorum.

   Üzülerek söylemek gerekirse, insan yapımızda giderek artan büyük bir yozlaşma yaşanıyor. Eline fırsat geçen veya bu tür akçeli işlerin olduğu yerlerde göreve gelenlerin yaptığı yolsuzluk ve bu yolla zenginleşme artık sıradanlaşmaya başladı.

   Evet bu ülkenin geçmişinden bugüne halkın diline doladığı. “Devleti malı deniz, yemeyen domuz” şeklinde çok kötü bir söylem vardır. Bu söz öylesine utanç verici ve ülkem adına öylesine kötü bir tanımlama ki, bu sözü ilk duyduğum günden beri bu ülkenin bir insanı olarak içime sindiremiyorum.

Bu sözü ilk duyduğum gençlik yıllarımda, doğrusu bu söylemi doğrulayacak çok açık bir olaya tanık olmamıştım. Hatta bu söz nerenden çıkmış ve neden halkın diline dolanmış diye de merak ederdim.

   Ne yazık ki, ben büyüdükçe bu söylemi doğrulayacak olaylarda duyulmaya başladı. Bunlardan ilki, rahmetli Süleyman Demirel’in Başbakanlığı döneminde bir yeğenin hayali ihracat yoluyla yolsuzluk yaptığı haberiydi.

   Bu olayın Türkiye gündemine düştüğü anda ilk tepki de rahmetli Demirel’den gelmiş ve “Bu suç işlenmişse, kim olursa olsun cezasını çeker” Diyerek yeğeninin yargılanmasının önünü açmış ve yolsuzluklara göz yummayacağını belirterek toplumu rahatlatmıştı.

Ne var ki Turgut Özal’ın iktidara gelişi ile Amerika’da ki bazı beyinler geri çağrılmış ve ülkemize geri dönüş yapan ve Özal’ın prensleri olarak tanıtılan genç yöneticilerin önemli görevlere getirilmesi ile ülkemizin tüm çivileri yerlerinden söküldü.

   “Benim memurum işini bilir”gGibi rüşveti adeta suç olmaktan çıkartan söylemlerle, adeta fırsat bulan herkesin yolsuzluk yapmasının önü açıldı. Bankaların içi boşaltıldı. Köşe dönücülük prim yapmaya başladı. O dönemin çocukları,köşe dönücülük hikayeleri ile büyüdü. Bazı evlerde ki çocuklar akşam eve gelen babalarının, o gün nasıl büyük paralar kazandığını dinleyerek geleceğe hazırlandı.

   Ve o çocuklar büyüdü. Bugün ülkemizi yöneten kadrolarda bu kuşaktan çok sayıda yönetici var.

Çok daha üzücü olan, yolsuzluk konusunda bugün o günlerinde çok ötesine geçmiş olmamızdır. Bugün artık yolsuzluklar başta bazı bakanlıklar ile belediye başkanlıkları,çok değişik vakıf ve kuruluşlar aracılığı ile planlı bir şekilde yapılıyor.

   Ne yazık ki halkımız, gözleri önünde olan bu yolsuzluk ve soygunları çaresizlikle izlerken hızla fakirleşiyor.Bu tür makam ve görevlere gelmeden önceekonomik durumları nedeniyle sıradan bir yaşamı olanların nasıl hızla zenginleştiğini de görüyor.

İşte bu tablo nedeniyle, yaşanan yolsuzluklar ve bu yolla zenginleşmeler, siyaseti ve siyasetçileri, bazı dini kuruluşları, bu işlere aracılık yapan bazı vakıflar ile denetim kurumlarına olan güveni yerle bir etmiştir.

  KIZILAY’IN HAZİN DURUMU.

İşte bu kuruluşların başında gelen ve halkımızın tüm tarihi boyunca en çok güvendiği ve yaşanan her felakette yardıma koşan ilk kuruluş olarak tanıdığı KIZILAY, şu anda çok büyük yolsuzluklara ve savurganlıklara aracılık yapan bir kuruluş olarak tartışılır hale gelmiş bulunmaktadır.

Kızılay, halkımızın çok güvendiği ve kurban derilerini gözü kapalı bağışladığı, kan vermek için kampanyalar düzenlediği, bir doğa felaketi yaşandığında gönül rahatlığı ile o yöre halkına yardımlarını ulaştırmak için tercih ettiği kuruluştu.

   Bu kuruluş ne yazık ki, kendisine en çok ihtiyaç duyulduğu ülkemizin 17 Ağustos 1999 günü Marmara bölgesinde yaşadığı ve 18.000 civarında vatandaşımızın yaşamını yitirdiği büyük deprem felaketin de gerekli erken müdahaleyi gerçekleştiremedi.

   Bu nedenle büyük eleştiriler alan Kızılay, 2005 de Başkanlık göreve getirilen Tekin Küçükali döneminde önemli gelişmeler sağladı ve kendini yeniledi.

   Ancak bu ekip siyasi iradelere boyun eğmediği için görevi bıraktı ve 2011 de bugün yaşanan akıl ve mantık dışı işlere imza atan Kerem Kınık yönetimi görevi devraldı.

Bu dönem yaşananların üzücü ve düşündürücü yanı, Kızılay’ın dolaylı yönden vergi kaçırılmasına ve dini duygulardan beslenen bazı tarikatlarla ilişkili vakıflara para aktaran kurum haline getirilerek sahip olduğu inanılan yardım kuruluşu olma özelliklerini yitirmesidir.

   Halkımızın gözü kapalı kan vermeye koştuğu, yardımlarını dağıtması için verdiği bu ülkenin göz bebeği bir kuruluş olan KIZILAY’I da güvenirliğini yitirmiş kuruluşların yanına gönderdik.

   ÇÖZÜM:

Bu kurumun şu anda başında olan yönetim kadrosunun hemen görevlerini bırakıp, yapılan yanlışları kamuoyuyla paylaşıp kendisini yenileyecek yeni bir yönetim ile güven kazanması şarttır.

   Aksi halde bu kuruluşun eskiden olduğu gibi kan çağrısında bulunması ve halkın bağış yapmasını beklemesi çok da kolay olmayacaktır.

    Kızılay, bu dönemin “Kazan da nasıl kazanırsan kazan” anlayışının ve bu yolsuzluklara göz yuman ve bundan nemalanan siyaset anlayışının yok ettiği son kuruluştur.

    Kısacası yazık oldu KIZILAYIMIZA…

Siyasi iradeye yakın bazı şirketleri önceden belirlenmiş bazı vakıflara bağış yaparak devlete vergi vermekten kurtaran yasal düzenlemeyi yapanlarında, bugün geldiğimiz noktada yeniden bir durum değerlendirmesi yapmasında yarar vardır diye düşünüyorum.

Aksi halde kazancının vergisini devletine veren tüm namuslu vatandaşlarımızın da devletine olan güvenini de zedeleyeceğiz diye korkuyorum.

     Umuyorum hatadan dönmenin de bir erdem olduğunun anlaşıldığı günleri de görürüz. İyi haftalar…

  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • SAMSUN SAHİLİ YOK OLURKEN SUSANLAR, ŞİMDİ KONUŞUYOR. - 31 Ocak 2023
  • BURASI SAMSUN, OLUR BÖYLE ŞEYLER - 06 Ocak 2023
  • BUNLAR BENİM ÜLKEM DE OLAMAZ, OLMAMALIDIR - 13 Aralık 2022
  • SAMSUNSPOR'DA SÜREGELEN GERÇEK SORUN NEDİR? - 16 Eylül 2022
  • SAYIN KILIÇDAROĞLU VE MUHALEFET BLOĞUNU TEMSİL EDEN "ALTILI MASA'NIN" DEĞERLENDİRMESİ - 2. BÖLÜM - - 24 Ağustos 2022
  • ALTILI MASA VE KEMAL KILIÇDAROĞLU'NUN CUMHURBAŞKANLIĞI ADAYLIĞININ DEĞERLENDİRMESİ. 1.BÖLÜM - 23 Ağustos 2022
  • GÜNÜMÜZ TÜRKİYE'SİNDE YAŞANANLARIN BENİM PENCEREMDEN DEĞERLENDİRİLMESİ - 27 Temmuz 2022
  • SAMSUN'DA DOĞMUŞ OLMAK VE SAMSUNLUYUM DEMEK, SAMSUNLU OLMAK İÇİN YETERLİ DEĞİLDİR. - 16 Temmuz 2022
  • SAMSUN'DA DOĞMUŞ OLMAK VE SAMSUNLUYUM DEMEK, SAMSUNLU OLMAK İÇİN YETERLİ DEĞİLDİR. - 15 Temmuz 2022
  • SİYASETTE İNATLAŞMA, DAYATMA VE KORKUTMA İLE BAŞARILI OLUNAMAZ.  - 28 Haziran 2022
  • SAMSUN İLE BU KADAR İNATLAŞMAK NEDEN? - 18 Mayıs 2022
  • ÜLKEMİZDE YAŞANAN OLUSUZLUKLAR BİR RASTLANTI OLABİLİR Mİ? 2. BÖLÜM - 15 Nisan 2022
  • ÜLKEMİZDE YAŞANAN OLUSUZLUKLAR BİR RASTLANTI OLABİLİR Mİ? 1. BÖLÜM - 14 Nisan 2022
  • RUSYA-UKRAYNA SAVAŞININ HATIRLATTIĞI ACI GERÇEKLER. 3. BÖLÜM - 30 Mart 2022
  •  RUSYA-UKRAYNA SAVAŞININ HATIRLATTIĞI ACI GERÇEKLER. 2. BÖLÜM - 29 Mart 2022
  • RUSYA-UKRAYNA SAVAŞININ HATIRLATTIĞI ACI GERÇEKLER. - 28 Mart 2022
  • YARGIDAN SONRA TIP CAMİASI VE TÜRK FUTBOLUNA DA DARBE VURULDU - 14 Mart 2022
  • SON ELLİ YILDA NELERİ KAYBETTİK, NELERİ? HATIRLAYALIM MI? - 23 Şubat 2022
  • SAMSUNLULAR, BU UTANCI HAK ETMEDİKLERİNİ HAYKIRIYOR - 08 Şubat 2022
  • BU TOPLUMU SİYASETÇİLER DE BÖLEMEYECEK - 01 Şubat 2022
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 26
Köşe Yazarları
 TOYBELEN ÇIKMAZI...
A.YENER CABBAR
TOYBELEN ÇIKMAZI...
KAR YAĞDI BÖYLE OLDU
İSMAİL BAŞARAN
KAR YAĞDI BÖYLE OLDU
Bir başarı hikayesi olarak Romatem
RAGIP GÖKER
Bir başarı hikayesi olarak Romatem
YAYGIN MEDYA S. KILIÇ'I NEDEN GÖRMEDİ?
MEHMET AKSOY
YAYGIN MEDYA S. KILIÇ'I NEDEN GÖRMEDİ?
TMO FINDIK ÜRETİCİLERİNİ PERİŞAN ETTİ
CEMİL CİĞERİM
TMO FINDIK ÜRETİCİLERİNİ PERİŞAN ETTİ
HİKAYESİ UZUN İLK DEVRE....
N. ALPER CABBAR
HİKAYESİ UZUN İLK DEVRE....
Şimdi Onlar Düşünsün...
SELÇUK KAYA
Şimdi Onlar Düşünsün...
Hüseyin Eroğlu dokunuşu…
DAVUT AKTAŞ
Hüseyin Eroğlu dokunuşu…
YUSUF ZİYA ÇAKIR
YUSUF ZİYA ÇAKIR
ŞAPKA ÇIKARIN LİDERE...
SAMSUN SAHİLİ YOK OLURKEN SUSANLAR, ŞİMDİ KONUŞUYOR.
SADİ SUBAŞI
SAMSUN SAHİLİ YOK OLURKEN SUSANLAR, ŞİMDİ KONUŞUYOR.
YOLUN SONU GÖRÜNDÜ AMA?
ADNAN ÖZ
YOLUN SONU GÖRÜNDÜ AMA?
BU ÜLKEDEN GAZETECİ ABDİ İPEKÇİ GELDİ GEÇTİ..
ŞAKİR DEMİRCİ
BU ÜLKEDEN GAZETECİ ABDİ İPEKÇİ GELDİ GEÇTİ..
Canik sel felaketinin sorumluları bulunamadı
ZEKERİYA FIRAT
Canik sel felaketinin sorumluları bulunamadı
Av. GÜRHAN GÜNDÜZ
Av. GÜRHAN GÜNDÜZ
DUR ! YOLCU
YILDIRIM ZİRVEYİ SEVER!
TUFAN İPEK
YILDIRIM ZİRVEYİ SEVER!
CANBERK CONKOR
CANBERK CONKOR
HÜSEYİN EROĞLU'NUN ETKİSİ!
Rize'de cevap arayan sorular
Dr. BATUHAN ÖRS
Rize'de cevap arayan sorular
ALMANYA BİZİ KISKANIYOR
ALPARSLAN ÇEPNİ
ALMANYA BİZİ KISKANIYOR
Seçimler de izlenmesi gereken stratejiler…
REMZİ KOZAL
Seçimler de izlenmesi gereken stratejiler…
KADININ HAKKI TERAZİDE KALMASIN
TAHSİN ÇAYIROĞLU
KADININ HAKKI TERAZİDE KALMASIN
ZURNA
ZEKAİ GÜL
ZURNA
KİM ART NİYETLİ?
E. CANER CABBAR
KİM ART NİYETLİ?
BAŞARININ EN BÜYÜK ANAHTARI
ZEKAİ ANIL
BAŞARININ EN BÜYÜK ANAHTARI
ESAT BEŞER
ESAT BEŞER
Türk Aşığı Çeçen Lider
Çok Okunan Haberler
Tekkeköy'de 'mağduriyetimizi duyun çağrısı' yaptılar
Tekkeköy'de 'mağduriyetimizi duyun çağrısı' yaptılar
Taraftarlardan Sarıcaoğlu ve Akgül'e Teşekkür 
Taraftarlardan Sarıcaoğlu ve Akgül'e Teşekkür 
Lider gittiniz lider dönün
Lider gittiniz lider dönün
Bafra’da Huzur ve Güven Uygulaması
Bafra’da Huzur ve Güven Uygulaması
Galatasaray: Düşman Değil, Rakibiz. Adaleti Birlikte Getireceğiz
Galatasaray: Düşman Değil, Rakibiz. Adaleti Birlikte Getireceğiz
Ana Sayfa
SAMSUN HABER
SAMSUNSPOR
ASAYİŞ
EKONOMİ
SİYASET
SPOR
GÜNDEM
EĞİTİM
MAGAZİN
ÇEVRE - ENERJİ
İNSAN
DÜNYA
TEKNOLOJİ
KÜLTÜR SANAT
YAŞAM
TÜRKİYE GÜNDEMİ
SAĞLIK
Foto Galeri
Video Galeri
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • ASAYİŞ
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • GÜNDEM
  • SAMSUN HABER
  • SAMSUNSPOR
  • SİYASET
  • SPOR
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.

Yazılım: Tumeva Bilişim