Orduda hiyerarşi piramidini düzenlemek amacıyla 3 Ağustos 1960'da ordu içinde tasfiyeler başladı. Emekli edilen orgeneral Ragıp Gümüşpala, Adalet Partisi'ni kurdu.
Rauf Orbay başkanlığındaki Kurucu Meclis'in çalışmalarına başlamasından bir ay sonra siyasi partilerin faaliyetlerine izin verildi. CHP ve CKMP'nin yanında 11 Şubat 1961'de Adalet Partisi, sonra Türkiye İşçi Partisi ve Yeni Türkiye Partisi kuruldu.
1961 Genel Seçimlerinde, CHP oyların 7'sini alarak 173, AP 158 vekil, YTP 65, CKMP ise 54 milletvekili çıkardı.
Cemal Gürsel, cumhurbaşkanı seçildi ve hükümeti kurma görevini İsmet İnönü'ye verdi. Bundan sonraki süreçte İnönü Koalisyon Hükümetleri kurulacaktır. 1. İnönü Koalisyon Hükümeti CHP-AP arasında (1961-62), 2. İnönü Koalisyon Hükümeti CHP-YTP-CKMP arasında (1962-63), 3. İnönü Koalisyon Hükümeti CHP ile bağımsızlar arasında kuruldu. Son Koalisyon Hükümeti de Suat Ürgüplü başkanlığında AP-YTP-CKMP-MP arasında kurulacaktır.
1962 ve 1963 arasında Kurmay Albay Talat Aydemir'in iki defa başarısız darbe girişimi oldu. Amacı Mili Demokratik Devrim adını verdikleri Türk Sosyalizmini (Yeni Devletçilik) fiiliyata geçirmekti. Albay Aydemir ve Binbaşı Fethi Gürcan idam edildi. Başını Doğan Avcıoğlu’nun çektiği Yön Dergisi, mevcut demokrasiyi “cici demokrasi” olarak tabir ederek, yeni devletçi politikalar önermekteydi.
1963’te Türkiye ile AET arasında Ankara Anlaşması imzalanarak, Türkiye’nin AB’ye üyelik maratonu başladı.
Süleyman Demirel'in AP başkanı olduğu 1965 Genel Seçimlerinde AP, oyların S'ünü alarak 240 milletvekili çıkardı. CHP 134, MP 31, YTP 19, TİP 15 ve CKMP 11 milletvekili çıkarabildi.
Bülent Ecevit’in etkili olduğu CHP, 1965 Seçimlerinden sonra “ortanın solu”nda yer aldığını açıkladı. Ecevit, 1972’de de İnönü’yü devirerek, CHP’nin başkanı oldu.
Cumhuriyet tarihinde ilk defa sol bir parti olarak TİP meclise girdi. Parti başkanı Mehmet Ali Aybar emperyalizme karşı çıkarak, “Güler Yüzlü Sosyalizm” anlayışı çerçevesinde “planlı devletçiliği” savundu.
1962’de CKMP'den Osman Bölükbaşı’nın ayrılmasıyla 61 İhtilali’nin etkin kurmaylarından olan Albay Alparsan Türkeş, 1965'te partinin başına geçti. 1969’da parti isim ve kadrosunda değişikliğe gidilerek, kapitalizmin ve sosyalizmin dışında, üçüncü yol olarak 9 Işık Doktrini benimsendi.
İstanbul ve İzmir'deki büyük sanayi çevrelerine karşı küçük ve orta büyüklükteki işletmeleri temsil etmek amacıyla bir parti kurma kararı alan Necmettin Erbakan, 1969’da AP’den ayrılarak Mili Nizam Partisi’ni kurdu. 1970' de kurulan parti, ekonomide ağır sanayiyi savunuyorken, siyasette laikliğe karşıydı. Nitekim 20 Mayıs 1971'de de kapatıldı.
1966’da hastalanan Cemal Gürsel'in yerine, uzlaşılmış aday Cevdet Sunay cumhurbaşkanı seçildi.
Bu dönemde Türkiye “ithal ikameci” bir sanayileşme stratejisi benimsedi.
Siyasi olarak öğrenci gruplaşmaları arttı. Düzen yanlısına “sağcı”, düzen karşısına “solcu” denildi.
Sol görüşlü öğrenciler (özellikle TİP) Fikir Kulüpleri Federasyonu altında örgütlendi.